‘Karadeniz'de sellerin nedeni iktidarın rant anlayışıdır’

img

RİZE - Doğu Karadeniz’de yaşanan sel ve heyelanların iktidarın ranta dayalı yönetim anlayışından kaynaklı olduğunu dile getiren Derelerin Kardeşliği Platformu Sözcüsü Saltuk Deniz, “AKP’den kurtulmadığımız sürece bu seller her zaman olacak” dedi. 

Rize ve Artvin’de geçen günlerde yaşanan sel ve heyelan sonrası 6 kişi hayatını kaybetti. Son 20 yılda ise sadece Doğu Karadeniz bölgesinde yaşanan sel ve heyelanlarda en az 100 kişi hayatını kaybetti. Onlarca yurttaşın yaralandığı felaketlerde, yüzlerce hayvan telef oldu, evler ve araçlar kullanılamaz hale geldi. Sel ve heyelanların özellikle Hidroelektrik santrali (HES), baraj inşaatı gibi alanlarda yoğunlaşması ise dikkati çekiyor. Yine yapımı 2007 yılında biten Karadeniz Sahil Yolundan sonra yağmur sularının Karadeniz’e ulaşamaması da şehir ve ilçe merkezlerinde su baskınlarına neden oluyor. Sadece 2020 yılının ilk 7 ayında Giresun, Trabzon, Rize ve Artvin başta olmak üzere Doğu ve Orta Karadeniz’de irili ufaklı birçok sel ve heyelan yaşandı. Yollar, evler ve köprüler yıkılırken, Karadeniz Sahil Yolunda da büyük hasarlar meydana geldi. 
 
Derelerin Kardeşliği Platformu Sözcüsü ve Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Rize İl Başkanı Saltuk Deniz Karadeniz bölgesinde yaşanan sel ve heyelanların nedenlerini değerlendirdi. 
 
DERELER BETON DUVARLARA HAPSEDİLDİ
 
Bölgede yapılan HES’lerin, her mahalle ve mezraya yol yapılması, dere yataklarının ıslah edilmesinde uygulanan yanlışlıkların, çay ekim alanlarının bilinçsizce imara açılmasının, ormanların bilinçsizce kesilmesinin felaketlere davetiye çıkardığını belirten Deniz, Artvin’de yapılan barajın da bu nedenlerden biri olduğunu söyledi. Karedeniz Sahil Yolunun da bu felaketlerde etkisi olduğunun altını çizen Deniz, bir diğer etkenin de dereleri ıslah edeceğiz diye etrafının beton duvarlar ile sıkıştırılması olduğunu aktardı. 
 
‘MADEM YANLIŞ NEDEN ÖNLEM ALINMIYOR’
 
Bu duvarlar yüzünden dereye düşen bir canlının kendisini kurtarmasının mümkün olmadığını dile getiren Deniz, “Bu aynı zamanda bir rant dağıtımına da dönüşüyor. Dereleri ıslah çalışması yapıp oraları yine insanların kullanımına açıyorsunuz. Yeni bir mülkiyet ilişkisi kuruyorsunuz. Vatandaş dere kenarına ev yapıyor, siz de onun önüne istinat duvarı çekerek onu kalıcılaştırıyorsunuz. Sonra da vatandaşa neden buraya ev yaptın diyorsunuz. Bunun yanlış olduğunu biliyorsanız neden önlem almıyorsunuz? Halbuki dere çevresine hayat verir. Etrafını yeşillendirir, hayvanlar oradan su içer. Şimdi hangi hayvan Karadeniz’in derelerinden su içebiliyor” diye belirtti. 
 
HES VE BARAJ GÖLLERİ EN BÜYÜK ETKEN
 
HES ve baraj göllerinin artmasıyla birlikte bulutlarda biriken nemin oranının arttığını aktaran Deniz, “Eskiden Karadeniz’de yağmurlar geleneksel olarak zayıf ve uzun yağardı. Şimdi lokal olarak fazla yağıyor. Zaten iklim değişikliğinin özelliğidir bu durum. Bir yerde yağmur birikiyor ve 1 saat içinde 300 litre yağmuru dökerek sele, taşkınlara yol açıyor. Burada değişmeyen tek şey önlem alınmıyor olması” diye belirtti. 
 
Selden sonra Çayeli’ni ziyaret ettiğini de sözlerine ekleyen Deniz, bölgede insanlara dere yataklarına ev yapma denildiğini fakat alternatif gösterilmediğini aktardı. İnsanlara alternatif sunmadan bu felaketlerin önüne geçilemeyeceğini vurgulayan Deniz, AKP’nin afetlere, olur geçer diye baktığı için bunların yaşandığına işaret etti.  
 
‘ANLAYIŞ DEĞİŞMELİ’
 
Meselenin AKP iktidarının rant, beton ve çıkar ilişkisine dayalı yönetim anlayışından kaynaklandığını ifade eden Deniz, sözlerine şöyle devam etti: “AKP’nin bu bakış açısı ile ülkeyi yönetmesinden kurtarmadığımız sürece bu seller her zaman olacak. Selin olması doğaldır, doğal olmayan önlem almamaktır. Selin kendisi doğaldır ama selden ölmek kader değildir. Selin sonuçlarını kaderimiz gibi gösteren bir yönetim anlayışıyla karşı karşıyayız. Bunun değişmesi gerekiyor” 
 
AFET RANTA DÖNÜŞTÜRÜLÜYOR
 
Ayrıca afeti ranta dönüştüren bir anlayış olduğunu da belirten Deniz, selle derelerin taşıdığı çakıl ve kumun açılan tesislerde işlendiğini kaydetti. Fırtına Deresi’nde yaşanan sorunların bu yüzden meydana geldiğinin altını çizen Deniz, bu işlemlerden sonra derelerin sel taşkınlarına karşı daha elverişli olmaya başladığını ifade etti. Bu rant ilişkisinin sonlanması gerektiğini sözlerine ekleyen Deniz, iktidara “Doğa ve insan ile barışık olun, doğayı sadece para kazanacak bir mekanizma olarak görmeyin. Derelere baktığınız zaman yukarıdan gelen taşları görmeyin. Afeti ranta dönüştüren anlayışınızdan vazgeçin” diye seslendi. 
 
MA / Tolga Güney