KAHİP: Çevre Koruma ve İklim Değişikliği bütçesi yetersiz

img
İSTANBUL - İklim İzleme raporunu yayınlayan KAHİP, kamu kurumlarının çevre koruma ve iklim değişikliğiyle ilgili 2021 bütçelerinde ayırdıkları payın yetersiz olduğunu kaydetti.
 
Kamu Harcamalarını İzleme Platformu (KAHİP), 2021 Yılı İklim İzleme raporunu yayınladı. 10 farklı kurumdan 16 kişi tarafından hazırlanan raporda, 8’i merkezi yönetim kurumu ve 14 büyükşehir belediyesinin 2021 bütçeleri, 2018-2020 döneminin bütçeleriyle karşılaştırıldı. 
 
Çevre Koruma ve İklim Değişikliği (ÇKİD) ile ilgili 2021’de ayrılan bütçenin merkezi yönetim bünyesindeki 8 kurum için 43 milyar TL; 14 büyükşehir belediyesi için ise 24 milyar TL civarında olduğu belirtilen raporda, bu bütçenin Karayolları Genel Müdürlüğü (KYGM), Milli Savunma Bakanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü gibi kurumların bütçe ve harcamaları ile karşılaştırıldığında oldukça yetersiz olduğu belirtildi. 
 
EK BÜTÇE GEREKLİ
 
ÇKİD ile ilgili özel ek bütçenin gerekli olduğu vurgulanan açıklamada, “Küresel ısınmaya olumsuz etkisi bulunan kurumların bütçelerinin içinden de iklim değişikliği ile mücadele için bir kaynak ayrılması düşünülmelidir. Örneğin nükleer ve hidrolik enerjiden güneş ve rüzgar enerjisine aktarılabilecek kaynaklar bulunmaktadır. Sera gazı üretiminde ve doğaya verilen zararlarda en büyük paya sahip olan karayolları yerine demir yollarının inşasına ve şehirlerdeki raylı sistemlere kaynak ayrılabilir” denildi. 
 
ENFLASYON KARŞISINDA ERİYOR
 
KAHİP’in raporunda yer alan diğer maddeler ise şu şekilde: 
“ *Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı 2021 bütçesi incelendiğinde, bütçenin yüzde 70’inin şehircilikle ilgili olduğu görülmektedir. Bakanlığın gerçekleşmiş harcamalarına bakıldığında ise şehircilik için yapılan harcamaların, toplam bakanlık bütçesinin yüzde 95’ine ulaştığı (2019 yılı için) görülmektedir. Bu nedenle Bakanlığın şehircilik ile ilgili bütçesinden çevre koruma ve iklim değişikliği ile ilgili bütçesine aktarma yapılabilir.  
 
*Tarım ve Orman Bakanlığı’nın en önemli harcama kalemi çiftçilerin desteklenmesine yöneliktir. Bu destekler iklim değişikliği ile mücadelede önemli olan organik tarım, yerelin şartlarına uyumlu ve sıcağa dayanıklı ürünlerin ekimi, metan gazı azaltımı ve kompost üretimi uygulamalarına yönlendirilebilir.
 
*Orman Genel Müdürlüğü (OGM), maliyet hesabı ile yönetilemeyecek olan ormanları korumakla görevlidir. OGM’nin orman yangınları ile ilgili her türlü önlemi alabilmesi, müdahale için gerekli araç ve donanımı kiralamak yerine envanterinde müdahaleye hazır durumda bulundurması önemlidir. Halbuki OGM’ye bütçeden ayrılan kaynak çok düşüktür. OGM’nin ormanların kiralanmasına ve orman ürünlerinin satışına dayalı gelir elde etme yaklaşımının değişmesi, orman yangınlarıyla mücadelede etkinliği artıracaktır.
 
*Çalışma kapsamında, bütçesi en büyük 14 büyükşehir belediyesi (BB) ve bağlı kurumlarının (BK) performans programları ayrı ayrı incelenmiş ve ÇKİD ile ilgili ayırdıkları bütçe hesaplanmıştır. Buna göre, 14 BB’nin ve BK’nın toplam ÇKİD bütçeleri 2021 yılı için 24 milyar TL civarında olduğu saptanmıştır. 2018 sabit fiyatı ile incelenen ÇKİD bütçelerinde, 2018-2020 yılları arasında bir artıştan söz edilemezken, 2021 yılında azalma olduğu görülmüştür. Giderek ağırlaşan iklim yıkımı koşullar altında, kentlerin sera gazı salınımına etkileri dikkate alındığında, çevre koruma ve iklim değişikliği ile mücadele konusuna ayrılan bütçenin enflasyon karşısında erimesi kabul edilemez.
 
*Geçtiğimiz on yıllarda, Türkiye’de, yaşanan kent yoksulluğuna bağlı olarak sosyal belediyecilik alanında gelişme sağlanmıştır. Küresel ısınma ve yaşanan iklim krizinin kentler üzerindeki etkileri ve kentlerin bu krize katkıları birlikte düşünüldüğünde, bu çalışma çerçevesinde incelenen bütçelerde iklim değişikliği ile gerçek bir mücadele için gerekli kalemlerin eksikliğine vurgu yapılmaktadır. Çalışmada, eksikliği belirtilen hedefleri içerecek bir ‘yeşil belediyecilik’ yaklaşımının büyükşehir olsun olmasın tüm belediyelerin gündemine ana akım olarak girmesi ve tüm yerel yönetimlerin iklim krizine karşı acilen harekete geçmeleri gerektiği vurgulanmaktadır.”