İklim Adalet Kervanı Akbelen Orman'dan yola çıktı

img
MUĞLA - Akbelen Ormanı’ndan yola çıkan İklim Adaleti Kervan'ı, Çanakkale Karabiga’ya kadar bölgelerdeki termik santrallerde inceleme yaparak, basın açıklaması ve forumlar düzenleyecek.
 
İklim Adaleti Koalisyonu ve Ekoloji Birliği bileşenleri, Halkların İklim Anlaşması Ağı’nın 2 Nisan’da başlattığı uluslararası kervana katılmak üzere 9-10 Nisan’da Muğla Akbelen’den başlayarak, Çanakkale Karabiga kadar eylem ve etkinlikler düzenlemek için yola çıktı. Akbelen Ormanı’ndan yola çıkan kervan, Çanakkale’de Karabiga’ya kadar olan bölgelerdeki termik santrallerde inceleme yaparak basın açıklaması ve forumlar düzenleyecek.
 
Kervanın startını Muğla Çevre Platformu (MUÇEP), Muğla Milas ilçesi Akbelen ormanı önünde basın açıklamasıyla verdi. 
 
Açıklamayı yapan MUÇEP Datça Eş Sözcüsü Renate Ömeroğulları, İklim Adaleti Kervanı’nın dünyanın birçok ülkesinde yürüyüşe geçmesinin iklim adaleti talebi için sembolik bir başlangıç olduğunu belirterek, bütün halkların, iklim adaletiyle adil ve yaşanır bir dünya özlemini dile getirdiğini aktardı. Paris İklim Anlaşması’nın yıllar sonra imzalanmasını eleştiren Ömeroğlu, "İklimi değil, sistemi değiştir sloganıyla eşitsizlik üreten sistemin değiştirilmesini istiyoruz" dedi. 
 
YENİ KAR ALANI: MUĞLA
 
Uluslararası organizasyonlar ve mali desteklerle yürütülen Türkiye’de İklim Değişimine Uyum Kapasitesi’nin Artırılması Projesi’nin pilot illerinden biri olduklarını ifade eden Ömeroğlu, şöyle devam etti: "Bu projenin mevcut ve oluşacak yeni kar alanlarının korunmasını gözettiğini; ekolojinin ve yaşamın sürekliliğinin ekonomik çıkarlar için feda edildiğini de vurgulamak istiyoruz. Bir kere daha sürdürülebilir kalkınma değil, sürdürülebilir yaşam talebimizin esas olduğunu haykırıyoruz. Bütün veriler, yaşadığımız iklim krizinin doğal değil, kapitalizmin geliştiği döneme ait tarihsel bir olgu olduğunu gösteriyor. Adeta ihtiyaçlarımızı belirleyen kapitalizmin sunduğu bu tüketim toplumu üzerinden kazanç sağlama, rant devşirme, sermaye artırma mantığı sürdükçe iklim krizine çözüm bulunamayacaktır. İklim krizine yol açan kapitalizm soyut bir kavram olmadığı gibi iklim krizinin kendisi de soyut bir kavram değildir; iklim krizinin kötü sonuçları da, failleri de bellidir. Bugün bir felaketin eşiğine gelen dünyanın kaderini değiştirmek pekala da mümkündür."