MUĞLA - Marmaris Milli Parkı içinde yapımına devam edilen otel ve devremülk projesinin imar ruhsatına karşı açılan davada bilirkişi heyeti, ruhsatı mevzuata uygun buldu.
Muğla Marmaris Kızılbük'te Sinpaş tarafından milli park alanında yapımına devam edilen otel ve devremülk projesi için Marmaris Belediyesi'nin verdiği yapı ruhsatının iptali istemiyle açılan davada bilirkişi raporu açıklandı. Dosyanın görüldüğü Muğla 2'inci İdare Mahkemesi'ne sunulan rapor, beledinin verdiği yapı ruhsatını onaylıyor. Raporda, belediyenin verdiği imar durum belgesinin, imar planı ve imar durumu ile uyumlu olduğu, imar durum belgesinin imar planına uygun olarak verildiği belirtildi.
Yine Marmarislilerin iddialarının boşa çıkarıldığı raporda, "Yapı ruhsatını düzenleyen olarak şehir plancısı, harita mühendisi olmadığı iddiası ise yapı ruhsatında teknik elemanın imzasının yeterli olduğu, ruhsatın şehir plancısı, harita mühendisince düzenleneceğine dair bir mevzuatın bulunmadığı, mimarın teknik eleman olarak düzenleyen kısmında yeterli olacağı kanaatine varılmıştır" ifadeleri yer aldı.
'BİLİRKİŞİ HEYETİ TARAFLI'
Bilirkişi raporuna yönelik açıklama yayınlayan Marmaris Kent Konseyi ise, rapora itiraz edeceğini duyurdu. Mevzuatlar yokmuşçasına Sinpaş’ın ilerleyişine yol veren pek çok kurum olduğu vurgulanan açıklamada, "İlk kaygıyı mahkemenin bilirkişi heyetini görevlendirmesinde yaşadık. Zira bilirkişi heyeti ağırlıklı olarak konuya taraf olan kurum çalışanlarından oluşturuldu. Hem de bir defa değil iki kez aynı yöntem tercih edildi. Tarafsızlık ilkesinin sağlanması için öğretim üyelerinden oluşmuş bir heyetin görevlendirilmesi talebimiz idari mahkemece ret edildi" denildi.
AVUKATIN VEKALETİ SİLİNDİ
Yine kurum lehine karar çıkmasını destekleyecek vasıfta soruların bilirkişi heyetine yöneltildi belirtilen açıklamada, "Açıklanan raporda, mevzuatlara göre alınması mümkün olmayan bir imar durum belgesinin, imar uygulama planlarına uygunluğu anlatılıyor. Ama hala daha mahkemenin çözmesi gereken konular yanıtlanmamış halde dava dosyasında beklemeye devam ediyor. Şu ana kadar paylaştıklarımızı bile aratacak, neredeyse skandal sayılabilecek bir diğer olay ise davacı vekillerinden Atilla Öztürk’ün uzun zaman dosyada vekil olarak kayıtlı, defalarca dilekçeler sunmuş, mahkeme ona vekil sıfatıyla tebligat yapmış olmasına rağmen, bir anda dosyadaki vekil kaydı yok oldu. Yeniden, yeni vekil olarak dosyaya vekaletnamesini sunmak zorunda kaldı ve dosyaya ancak böyle erişebildi. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları adına karar vermeye yetkili olan mahkeme, adalet ve eşitlik uygulanmasını talep eden dava dosyasının, tarafını, sehven dahi olsa dosyadan silmek lüksüne, hak ve yetkisine sahip değildir" ifadeleri yer aldı.
İTİRAZ EDİLECEK
Bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi sunulacağı ve yeni bir bilirkişi raporu talep edecekleri vurgulanan açıklamada, "Sürdürdüğümüz yaşam hakkı mücadelesinde yani kurdun, kuşun, böceğin, ağacın ve insanın yaşam hakkı mücadelesinde adaletin olmazsa olmaz olduğuna yürekten inanıyoruz. Adaletin er ya da geç kamu yararından yana sağlanması için sonuna kadar mücadele etmekten asla vazgeçmeyeceğiz" diye belirtildi.