Yüksekova esnafı: Krizden kurtulmanın tek yolu barış 2019-09-04 09:02:53 HAKKARİ – Her geçen gün biraz daha derinleşen krizden kaynaklı Hakkari'nin Yüksekova ilçe esnafı artık dükkanın kirasını ödemeyecek duruma geldi. Esnaf, krizden kurtulmanın tek yolunun “barış” olduğunu belirtti.  Ekonomideki kriz gizlenemez bir duruma geldi. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) Ağustos ayı rakamlarına göre, enflasyon bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 15.01 oranında gerçekleşti. Enflasyonla birlikte halk, en temel ihtiyaçlarını dahi karşılaşmakta zorlanırken, kapanan işyerlerine her gün yenileri ekleniyor. İflasın eşiğinde olduğunu belirten Hakkari'nin Yüksekova ilçe esnafı, artık dükkanın kirasını ödemeyecek durumda.   ‘KÜÇÜK ESNAF BİRAZ DAHA KÜÇÜLÜYOR’   Halı satışı yapan ilçe esnafından Aydın Örbeyi, ülkede çok büyük bir ekonomik krizin yaşandığını dile getirdi. 1989 yılından beri esnaflık yaptığını belirten Örbeyi, bugünü geçmişle kıyasladıklarında hiçbir dönem böylesi sıkışık bir durum yaşamadıklarından yakındı.   Örbeyi, içerisinde bulundukları durumu “Esnaf olarak sıkıntı çekiyoruz. Küçük esnaf, her gün biraz daha küçülerek yok oluyor. Yüksekova halkının en temel geçim kaynaklarından biri olan Esendere Sınır Kapısı'nda artık ticaret tamamen durmuş durumda. Yıllardır 'Derecik Sınır Kapısı açılacak' diyorlar ama şu ana kadar bir gelişme yaşanmadı. Yüksekova gibi bir yerde esnaflar yok oluyor. Burada artık eskisi gibi ticaret kalmamış, ithalat ve ihracat ise yok. Bu ilçenin bir fabrikası bile yok” sözleriyle dile getirdi.   İlçe ekonomisinin bugün daha çok memur kesimi üzerinden döndüğünü ancak onlar bile artık geçimlerini sağlayamadıkları için bu döngünün durduğunu dile getiren Örbeyi, “Çocuğunun nişanı için artık bir çeyrek altın alamayan insanlar var. Çeyrek altın neredeyse 500 TL’ye çıktı. Ben esnaf olarak Bin TL'ye aldığım buzdolabını şuan 2 bin TL'ye alamıyorum. Türkiye’nin ekonomisi günden güne çöküyor. İnsanlar artık İstanbul, Adana, İzmir gibi kentlere giderek iş bulmaya çalışıyor. Yüksekova gibi bir memlekette artık ekonomik olarak yaşayamıyor olmak çok üzücü bir durum. Ben artık dükkanın kirasını, vergisini, elektriğini ödeyemez durumdayım" ifadelerini kullandı.    'KURTULMANIN TEK YOLU BARIŞ’   Örbeyi, hemen yanı başlarında süren savaşın ekonomiye olan etkisi üzerinde de durdu. Sınırın öte tarafına gece gündüz bombaların atıldığını söyleyen Örbeyi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın daha önce sarf ettiği “2 ay Afrin'de biz leblebi çekirdek mi kullandık? Mermi kullandık, bombaları kullandık” sözlerini hatırlatarak, savaş politikalarının insani yıkımın yanı sıra yarattığı ekonomik maliyete dikkat çekti.    Örbeyi, “Bize bu savaşın devam edeceği, insanların tutuklanacağı ve bir çözümün olmayacağı mesajını veriyor. Bizim tek talebimiz Ortadoğu'da kalıcı bir barışın sağlanmasıdır. Bu olduğu takdirde Kürt ve Türk kardeşliği de sağlamlaşır. Bu kriz ve kötü durumdan kurtulmanın tek yolu barıştır" diye konuştu.    'KREDİMİZİ BORÇLA ÖDÜYORUZ'    22 yıldır mobilya satıcısı olan Ali Altan da, özellikle son üç yıl zorlandığı kadar daha önce hiç zorlanmadığından şikayet etti.   Kiralarını veremediklerini, kredi borçlarını ise ancak borç alıp ödemeye çalıştıklarını söyleyen Altan, “Yani borçla borcu vermeye çalışıyoruz. Esnaflar olarak çok zor durumdayız. Daha önce sınır ticareti vardı. İnsanlar sınır kapısına giderek sigara, pirinç, çay getirirdi. Bu ilçe ticaretine canlılık katıyordu ama şimdi sınır kapıları kapalı olduğu için insanlar ticaret de yapamıyor. Eskiden İran’a giriş yapmak için 15 TL’ye pul alırlardı şimdi ise 50 TL alıyorlar. Sınır ticareti yapanlar insanların günlük kazancı şuan ancak pul parasına yetiyor" diye belirtti.   'SINIR KAPILARININ KAPATILMASI POLİTİKTİR'   İlçede 8 yıldır ayakkabı mağazası işleten Reşat Canan ise, yaşanan ekonomik krizin asıl nedenin savaş politikaları olduğu görüşünde.   “Türkiye'de barış olur, huzur sağlanırsa ekonomik kriz de ortadan kalkar” diyen Canan, şöyle devam etti: “Özellikle sınır kapıları açılırsa burada yaşayan herkes mutlu olur. Önceleri sınır kapıları açıktı, ticaret vardı. Ama sınır kapılarını kapattıktan sonra işlerimiz tamamen bitti. Günlük bazen 100 TL bile kazanamıyoruz. Bazen de siftah açmadan dükkanı kapatıp eve gidiyoruz. Ülkede yaşanan olumsuz durumlar her gün zam olarak bize yansıyor. Önceden normal bir ayakkabıyı 30 TL’ye alıyordum, şimdi aynı ayakkabıyı 60 TL’ye alıyorum ama satamıyorum. Artık kiramızı ödeyemeyecek duruma geldik. Sınır kapılarının kapatılması politik bir yaklaşımdır ve Kürtlere yönelik bir tutumdur.”    'KRİZ SAVAŞTAN KAYNAKLI'   7 yıldır elektrikçilik yapan Şoreş Tekin de, kriz nedeniyle son üç yıldır işlerinde düşüş yaşandığını belirtti. Tekin, “Bugün eğer elektrikçi çalışmıyorsa, eczaneci ilaç satamıyorsa, kitapçı kitap satamıyorsa bunun nedeni Türkiye’deki savaştan kaynaklanıyor. Eğer ki bir barış sağlanmaz, huzur olmaz, savaş devam ederse ekonomik krizin çok daha ağırı yaşanır. Bu krizin artık son bulmasını istiyoruz" dedi.