Konukman: Emekçiler çift yönlü zam kıskacına alınacak

img

ANKARA – Önümüzdeki günlerde açıklanacak YDO’nun ardından emekçilerin “çift yönlü zam kıskacına” alınacağını belirten ekonomi profesörü Aziz Konukman, Cumhurbaşkanına yetkisini kullanarak emekçilerin taleplerini görme çağrısı yaptı.

Vergi Usul Kanunu'na göre her yıl ekim ayında 12 aylık ortalama üretici fiyat artışına göre belirlenen yeniden değerleme oranı Türkiye İstatistik Kurumu (TUİK) verileri uyarınca bu yıl yüzde 9.11 oldu. Vergi uzmanı ve ekonomi profesörü Aziz Konukman, açıklanan rakamların emekçilere yansımalarını değerlendirerek, Cumhurbaşkanı’na çağrı yaptı.
 
Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 298’inci maddesinin (B) fıkrasında yer alan, “Yeniden değerleme oranı, yeniden değerleme yapılacak yılın ekim ayında (ekim ayı dahil) bir önceki yılın aynı dönemine göre Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) üretici fiyatları endeksinde (ÜFE) meydana gelen ortalama fiyat artış oranıdır. Bu oran Maliye (yeni durumda Hazine ve Maliye) Bakanlığı’nca Resmi Gazete ile ilan edilir” hükmüne işaret eden Konukman, burada, Bakanlığın yetkisinin “bağlı yetki” olduğunu söyledi. 
 
Konukman bunu ise, “Özünde bu oranın ne olacağı yukarıda sözü edilen kanunla tarif ediliyor, Bakanlığa sadece bu oranı ilan etme yetkisi veriliyor. Bu tebliğin bugünlerde yayımlanması bekleniyor. Ardından ayrıca aralık ayında aynı Bakanlığın Gelir Vergisi Genel Tebliği de resmi gazetede yayımlanıyor. Bu tebliğ ile yeniden değerleme oranında (YDO) artırılan had ve tutarlar, basit usulde vergilendirme ve menkul sermaye iradının beyanında indirim oranı uygulamasına ilişkin hususlar açıklanıyor. Yani her iki tebliğin de eli kulağında” sözleri ile açıkladı. 
 
'VERGİ ZAMLANDI' HABERLERİ
 
 “YDO’nun açıklaması ardından bugün yapılmış olan ‘yeni yılda vergiler zamlandı’ haberleri yeniden sürüme girecek. Bu haberlerin temel dayanağını da birinci tebliğ oluşturacak” diyen Konukman, ikinci tebliğ için ise, şunları söyledi: “Tebliğde kira gelirleri için uygulanan istisna tutarı, hizmet erbabına yemek verilmek suretiyle sağlanan menfaatlere ilişkin istisna tutarı, engellilik indirimi tutarları, değer artışı kazançlarına ilişkin istisna tutarı, tevkifata ve istisnaya konu olmayan menkul ve gayrimenkul sermaye iratlarına ilişkin beyanname verme sınırı, basit usule tabi mükellefler için kazanç indirimi tutarı, gelir vergisine tabi gelirlerin vergilendirilmesinde esas alınan tarife (gelir vergisi matrahı veya dilimleri) ile basit usulde vergilendirme ve menkul sermaye iradının beyanında indirim oranı uygulamasına ilişkin hususlar yeniden değerlendirme oranı dikkate alınarak yeniden belirleniyor."
 
GELİR DÜZEYİYLE SINIRLI DEĞİL
 
Yeniden değerleme oranı etkisinin sadece gelir vergisiyle sınırlı değil, vergi mevzuatındaki başka birçok düzenlemenin de bundan etkilendiğinin altını çizen Konukman, "Veraset ve İntikal Vergisi’nde öngörülen istisnalarla birlikte matrah dilim tutarları, motorlu araç sahiplerince ödenecek motorlu taşıtlar vergisi tutarları, pasaport, ehliyet, yargı harcı gibi maktu olarak belirlenmiş pek çok harç tutarı, Vergi Usul Kanunu’nda yer alan pek çok had veya tutar, Vergi Usul Kanunu’nda maktu tutar olarak belirlenmiş cezalar, Emlak Vergisi Kanunu’nda öngörülen vergi matrahı değerleri, maktu damga vergileri ve damga vergisine ilişkin üst sınır, yıllık KDV iadeleri için geçerli asgari iade tutarları ve Belediye Gelirleri Kanunu’nca öngörülen çevre temizlik vergisi yeniden değerleme oranından etkileniyor. 
 
Bu oranın vergi mevzuatında yer alan vergi kanunlarının çoğunu etkilediği görülüyor. Yeni değerleme oranının etkisi, sadece vergi mevzuatındaki düzenlemelerle sınırlı değil. Bu etki diğer mevzuatlara da uzanıyor. Örneğin trafik cezaları, İş Kanunu ve Sendikalar Kanunu uyarınca kesilen idari para cezaları, Rekabet Kurulu’nca uygulanan para cezalarının tutarları da bu oranda artırılıyor.”
 
MAKTU VERGİLER ARTACAK
 
Konukman, “İlk tebliği ile 2021 yılı için YDO’nun yüzde 9,11 olarak (hatırlanacaktır, birkaç gün önce Yİ-ÜFE  2020 yılı Ekim ayında on iki aylık ortalamalara göre yüzde 9,11 artış gösterdi) belirlenmesi bekleniyor. Ocak 2021’de maktu vergilerde (çevre temizlik vergisi, emlak vergisi, motorlu taşıt vergilerinin tamamı ile bazı işlemlere ilişkin harçlar, damga vergileri ve özel tüketim vergileri maktu olarak belirleniyor) emlak hariç (Emlak Vergisi Kanunu’nda matrahın hesabında vergi değerlerinin her yıl YDO’nun  yarısı kadar artırılarak uygulanması öngörülmekte) yüzde 9,11’lik bir artış yapılması anlamına geliyor. Bunun dışında vergi cezaları, gelir vergisi tarife dilimleri, konut kira gelirlerinde uygulanan istisna gibi birçok vergisel tutar ve trafik cezaları da yine bu oranda artacak” ifadelerini kullandı.
 
YETKİLİ CUMHURBAŞKANI
 
Cumhurbaşkanı Hükümet Sistemine geçiş ile birlikte, had, tutar ve tarifeyi daha düşük ya da fazla oranda artırabilme yetkisinin Cumhurbaşkanına verildiği söyleyen Konukman, “Cumhurbaşkanı, bu surette tespit edilen had ve tutarları yüzde 50’sine kadar artırmaya veya indirmeye yetkilidir.Daha önce bu yetki Bakanlar Kurulu’nda idi. Bu nedenle sadece YDO’ya bakmayıp, Cumhurbaşkanlığı Kararlarını da izlemek gerekiyor” dedi.
 
EMEKÇİLERE ZAM KISKACI
 
Cumhurbaşkanın bu yetkilerini kullanmaması durumda genel bütçe vergi ve diğer gelirlere ait öngörülerde beklenmeyen bu olası yüksek YDO nedeniyle yukarı doğru bir düzeltme gerekeceğini ifade eden Konukman,  “Bu başta emekçiler olmak üzere geniş halk yığınlarının çift yönlü bir zam kıskacına sokulacağı anlamına geliyor. Çünkü bir taraftan birbiri ardına temel mal ve hizmetler gelen zamlarla enflasyon göstergelerinin öngörülen düzeyleri yükseliyor iken öte taraftan ödenecek vergi (gelir vergisi tutarları hariçtir. Çünkü her vergi dilimindeki matrah tutarları yeniden değerleme oranı kadar artırılacağı için üst dilime geçmek daha fazla zaman alacak ve dolayısıyla ödenecek gelir vergisi öngörülenin gerisinde kalacaktır) ve cezalar öngörülenden daha fazla zamlanmış olacaktır” diye konuştu.
 
ENFLASYON HEDEFİ 
 
Cumhurbaşkanın bu yetkilerini kullanmamasının bir diğer sakıncasını ise Konukman, " Bir biri ardına gelecek bu vergi, harç ve ceza zamlarının YEP'te (2021-2023)de öngörülen 2021 yılı enflasyon hedefini geçersiz kılacak olmasıdır. Yani bu oranda ısrar edilmesi, enflasyonla mücadeleyi ciddi bir şekilde sekteye uğratmış olacaktır. Bu ayağa kurşun sıkmak anlamına geliyor. Bundan kaçınmak isteniyorsa Cumhurbaşkanının mutlaka devreye girerek yetkisini kullanması gerekiyor” sözleri ile açıkladı. 
 
EMEKÇİLERİN İKİ BEKLENTİSİ VAR
 
Başta emekçiler olmak üzere geniş halk yığınlarının iki beklentisi olduğunu belirten Konukman, şöyle konuştu: “İlki gelir vergisi dilimlerinin yüzde 9,11 oranında artırılması veya gerekirse bu oranın yüzde 50 oranında yukarıya çekilmesi. Bu özellikle ücretli çalışanları önemli ölçüde rahatlatacaktır. Çünkü üst dilime geçmek vergi matrahının çok geniş tutulması nedeniyle daha fazla zaman alacak ve dolayısıyla ödenecek gelir vergisi tutarı daha az olacaktır. 
 
İkincisi, vergi, harç ve cezalara uygulanacak yüzde 9,11 ‘lik zam oranının yarıya indirilmesi, yani zam oranında yüzde 50’lik bir indirime gidilmesi gerekiyor. Bu makul talep yerine getirilmelidir. Aksi durumda, memur ve memur emeklileri ile SGK ve Bağ-Kur emeklilerinin maaş ve aylıklarına yıl başında yapılacak zamlar uçup gitmiş olacaktır.”
 
MAAŞ ZAMMI YDO’NUN ALTINDA KALACAK
 
Konukman, Ekim TÜFE verisinin ardından Haziran ayından bu yana geçen 4 aylık enflasyon oranının yüzde 4,62 olarak gerçekleşmiş olduğuna işaret etti. 4 aylık enflasyona göre yapılacak zam oranının ilk gruptakiler için yüzde 3.62; ikinci gruptakiler için yüzde 4,62 düzeyinde olacağını belirten Konukman, şöyle konuştu: “Kesin zam oranlar için kasım ve aralık verisini beklemek gerekiyor. Çünkü kesin zam oranları yılın ikinci yarısındaki enflasyon oranı belirlendiğinde hesaplanabiliyor. Ancak görülüyor ki, bu oran YDO’nun bir hayli gerisinde kalacak ve dolayısıyla iki ay sonra belirlenecek zam oranları YDO’ya yetişemeyecek. Ve böylece Ocak ayında yapılacak maaş zamları, açıklanacak YDO’nun bir hayli altında kalacak. Keza özel sektörde çalışan milyonlarca işçi ise kriz ve pandemi gerekçesiyle önümüzdeki yıl yine zamsız bırakılacağı için büyük bir mağduriyetle karşı karşıya kalacaktır. Bu duruma izin verilmemelidir. Kaldı ki, iki yıldır üst üste servet vergisi olarak tanımlanan Motorlu Taşıtlar Vergisi için YDO, 2019’da 23.73 yerine 15,9; 2020’de ise 22,58 yerine 12 olarak Cumhurbaşkanlığı kararıyla belirlenmişti. Bu kez sermayeye gösterilen duyarlılık geniş halk yığınları için de gösterilmelidir.”
 
CUMHURBAŞKANINA ÇAĞRI
 
Son olarak yetkileri elinde bulunduran Cumhurbaşkanına çağrı yapan Konukman,  “Bu yeni rejimde, başta emekçiler olmak üzere geniş halk yığınlarının bu iki önemli beklentisini karşılayabilecek tek merci Cumhurbaşkanının bizatihi kendisidir. Başta emekçi kesimin örgütlü olduğu sendikalar olmak üzere toplumun tüm örgütlü kesimleri bu taleplerin takipçisi olmak durumundadır. Bunun yolu ise Cumhurbaşkanına çağrı yapmaktan geçiyor. Bu aynı zaman da bizim de bir çağrımızdır. Umarız, Cumhurbaşkanı bu çağrıya kayıtsız kalmaz ve gereğini yapar” şeklinde konuştu. 
 
MA / Deniz Nazlım