EMEP: İnsanca yaşanacak bir ücret

img

HABER MERKEZİ - EMEP Adana, Mersin ve Dersim il örgütleri, asgari ücretin insanca yaşanacak bir seviyeye çıkarılmasını ve vergiden muaf tutulmasını istedi.

 
Emek Partisi (EMEP) Adana İl Örgütü, asgari ücrete dair Atatürk Parkı'nda basın açıklaması yaptı. EMEP Adana İl Başkanı Sevil Aracı Bek, asgari ücret belirleme çalışmalarının devam ettiği bu süreçte, geçtiğimiz günlerde Samsun’da bir yurttaşın eline “iş ve aş” yazıp intihar etmesini hatırlattı. Bek, “Daha önce de geçim sıkıntıları nedeni ile canına kıyan vatandaşlarımız olmuştu. İnsanlar geçim sıkıntıları nedeni ile intihara dahi başvuracak duruma gelmişken, hükümet yoksula değil, zengine destek olmaya devam ediyor” dedi.
 
'EN BÜYÜK TOPLU SÖZLEŞMEDİR'
 
Pandemi sürecinin başından itibaren işçi ve emekçilerin sağlığını hiçe sayan, yaşamlarını iyileştirmek için en ufak adımı atmayan devletin, patronlara teşvik üzerine teşvik sağladığını dile getiren Bek, Türkiye’de 20 milyon çalışanın 8 milyon kadarının, yani yüzde 40’ının asgari ücret aldığını değindi. Asgari ücret seviyesindeki artışın, tüm ücret artışlarını da etkilediği göz önüne alındığında asgari ücretin Türkiye’nin en büyük toplu iş sözleşmesi olduğuna vurgu yapan Bek, bin 168 TL ödenekle zorunlu ücretsiz izne çıkarılan veya kısa çalışma ödeneğinden faydalandırılan 2 milyon kadar işçinin korona bahanesi ile asgari ücretin yarısı kadar bir gelirle yaşamaya zorlandığının altını çizdi. Bek, şunları dile getirdi: “Emek Partisi olarak işçileri, emekçileri, işçi sendikalarını, fabrikalarda, atölyelerde, hastanelerde, işyerlerinde birlik olmaya, Asgari Ücret Tespit Komisyonunda olan işçi sendikasını, patronları ve hükümeti insanca yaşanacak bir ücret belirlenmesi için zorlamaya çağırıyoruz. Haydi hep birlikte, birliğimizden gelen gücümüzü ortaya çıkaralım.”
 
MERSİN
 
EMEP Mersin İl Örgütü, asgari ücrete dair il binaları önünde basın açıklaması yaptı. “Asgari ücret insanca yaşanacak bir seviyeye yükseltilsin” pankartının açıldığı açıklamada basın metnini okuyan EMEP Partisi Mersin İl Başkanı Yusuf Kaya, elektrikten suya, sebzeden meyveye her şeyin fiyatının katlandığını belirterek, yurttaşlara asgari ücretin bile altında yaşamın dayatıldığını söyledi.
 
 
İşçilerin salgın koşullarında sokağa çıkma yasağında bile çalıştırıldığını kaydeden Kaya, “Serbest bölgede pek çok iş yerinde artan salgın vakalarına rağmen işçilerin sağlığı ve canı pahasına tekstil patronları üretimi devam ettiriyor. İşçi ve emekçilere 'acı reçeteyi ödemeye hazır olun' diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan patronlara teşvik üzerine teşvik veriyor. Bu da yetmezmiş gibi bir yandan yandaş şirketlerin vergi borcunu silerken diğer yandan da 156 ülkeye yardım etmekle övünüyor. Bir yanda vergi dilimine giren işçiler, diğer yanda vergi borcu silinen patronlar, bu düzen değişmeli. O nedenle asgari ücretin insanca yaşayacak bir seviyeye yükseltilmesi için sendikalı işçilerin de mücadele etmesi gerekmektedir. Fabrikalarda, işyerlerinde, oturduğumuz mahallelerde bize reva görülen ‘Acı reçeteyi’ ödememek için her yerde sesimizi yükseltelim” diye konuştu.
 
DERSİM 
 
EMEP Dersim İl Örgütü de, parti binasında basın açıklaması yaptı. Açıklamayı yapan EMEP Dersim İl Başkanı Ergin Tekin, işten atmaların yaygınlaştığını ve işsizliğin çığ gibi büyüdüğünü belirterek, “Emekçiler bu dönemde ücretsiz izin, kısa çalışma ödeneği, zorunlu izne çıkarmayla fiilen bin 100-bin 700 TL düzeyine düşen ücretlerle hayatta kalmaya çalışıyor” dedi.
 
Tekin, taleplerini ise şu şekilde sıraladı: “İşten atmalar gerçekten yasaklanmalı ve ücretsiz izinler durdurulmalıdır. Tüm emekçilere, iş güvencesi sağlanmalıdır. Asgari ücret, insanca yaşanacak bir düzeyde olmalı, asgari ücret vergi dışı bırakılmalıdır! Artan enflasyon ve hayat pahalılığı karşısında eriyen tüm ücretler iyileştirilmeli ve maaşlara ek zam yapılmalıdır. Temel tüketim maddelerine yapılan zamlar geri alınmalı ve fiyatlar dondurulmalıdır. Ağırlaşan ve kötüleşen çalışma koşulları nedeniyle her geçen gün hızla artan iş cinayetlerine ve iş kazalarına karşı, işçi sağlığı iş güvenliği için gerekli tedbirler alınmalıdır. Herhangi bir gelir ve ücret kaybına izin verilmeden çalışma saatleri düşürülmelidir. Vergi tabana değil tavana yayılmalı ve az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınmalıdır. ‘Yap işlet devret’ modeliyle yaptırılan ve kamudan sürekli patronlara kaynak aktarılan sözleşmeler iptal edilmeli ve Varlık Fonu lağvedilmelidir.”