İSTANBUL - Merkez Bankası’nın "siyasi baskı" nedeniyle faiz indirimine gittiğini belirten ekonomist Bülent Falakaoğlu, “Hükümeti bir süre rahatlatan adımın faturası halka kesilecek" dedi.
Merkez Bankası'nın dün politika faizini yüzde 19'dan yüzde 18'e düşürmesi sonrası piyasalarda başlayan hareketlilik sürüyor. Kararın ardından yükselişe geçen dolar, 8.8017 TL'yle tüm zamanların rekorunu kırdı. Dolar, bu sabah saatlerinde rekor tazeleyerek, 8,85 TL'ye kadar çıktı. Karar öncesi 10.15 seviyelerinde seyreden Euro ise, şu an 10.30 TL civarında değer görüyor.
Faiz indirimi ve piyasalardaki hareketliliği değerlendiren Evrensel Gazetesi Ekonomi editörü Bülent Falakaoğlu, faiz indirimi kararının faturasının halka kesileceğini vurguladı.
FAİZ İNDİRİMİNİN NEDENLERİ
Geçmişte faiz indirimlerinin enflasyon düşüşe geçtikten sonra yapıldığına dikkati çeken Falakaoğlu, enflasyonun yükselmesine rağmen faiz indirimine gidilmesinin nedenin "siyasi baskının" göstergesi olduğunu söyledi. Falakaoğlu, Merkez Bankası üzerindeki baskının "zordaki KOBİ, müteahhit ve enerji şirketlerine krediyle can suyu vermek, krediyle tüketimi canlandırmak ve erken seçime hazırlanmak"tan kaynaklandığını ifade etti.
GEÇİÇİ ÖNLEM
Faiz indirimi sonrası kimi dönemlerde krediyle ekonomik büyüme sağlandığını ancak bunun geçici olduğunu vurgulayan Falakaoğlu, “Mevduat faizleri enflasyonun altına inince dolara, Euroya, altına hücum olmuş. Dolar alıp başını gitmiş. Bağımlı sanayi nedeniyle tüketim ithalatı artırmış, faiz düşüşü yurtdışındaki fabrikalara verilmiş. Bu da faiz indiriminde gidilebilecek yolun kısa mesafeli olduğunun göstergesi. Faizle açılan yolun bir zaman sonra tıkandığı ve tersine dönmeyi mecbur kıldığı aşikar” değerlendirmesi yaptı.
ALIM GÜCÜ DÜŞECEK
Falakaoğlu, kararla oluşacak kısa mesafeli geçici rahatlamanın yurttaşları olumsuz etkileyeceğine işaret ederek, kurların yükselişiyle yurttaşların alım gücünün düştüğünü belirtti. Yükselen kurun ithalata bağımlı Türkiye ekonomisine yeni hayat pahalılığı eklediğini söyleyen Falakaoğlu, “Enerji, emtia ve gıda fiyatları yükseldiği için yapılan her ithalat aynı zamanda Türkiye için enflasyonun ithal edilmesi sonucunu doğuruyor. Üretim maliyeti artan patronlar işçi ücretlerini baskılıyor, işçiler yoksullaşıyor. Vatandaşın yol, köprü, tünel, havalimanı vs. gibi yerlerin müteahhitlerine ödediği faturalar büyüyor" diye konuştu.
FATURA HALKA KESİLECEK
Faizdeki 1 puanlık düşüşün konut fiyatlarında 2 puanlık fiyat artışına yol açtığına dikkati çeken Falakaoğlu, şunları söyledi: “Konut fiyatlarındaki artış kiraları artırıyor. Öğrenciler kiralık yer bulamıyor, enflasyonu yukarı ittiriyor. Faiz inince çektikleri kredilerin geri ödemeleri, yoksullaştıkça yurttaşlar için ödenemez hale geliyor. İcra dosyalarındaki artış bunun en net göstergesi. Özetle, hükümeti bir süre rahatlatan adım vatandaşa bir süre sonra enflasyon, işsizlik, borç ve yoksulluk olarak dönecek."