Sağlık örgütleri tek ses oldu: Şiddet sona ersin

img

HABER MERKEZİ - Sağlık sisteminde artan şiddete dikkati çekmek için birçok kentte açıklama yapan meslek ve emek örgütleri, sorunları gidermenin iktidarın sorumluluğu olduğunu söyledi. 

Doktor Ersin Arslan'ın tedavi ettiği bir hastanın yakını tarafından 10 yıl önce öldürülmesinin ardından Türk Tabipleri Birliği’nce (TTB) ilan edilen “Sağlıkta Şiddete Karşı Mücadele Günü”ne ilişkin sağlık meslek ve emek örgütleri tarafından birçok ilde açıklama yapıldı. 
 
ANKARA
 
Ankara Tabip Odası (ATO) binasında düzenlenen basın toplantısına, Ankara Aile Hekimleri Derneği (ANKAHED), Ankara Diş Hekimleri Odası (ADO), Ankara Tabip Odası (ATO), Birlik ve Dayanışma Sendikası, Devrimci Sağlık İşçileri Sendikası (DEV SAĞLIK-İŞ), Sağlık Ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), Tüm Radyoloji Teknisyenleri ve Teknikerleri Derneği (TÜMRAD-DER), Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği (SHUDER) katıldı. 
 
Toplantıda, Dr. Arslan şahsında, sağlıkta şiddet sonucu hayatını kaybedenler ve sağlık sektöründe yaşanan ihlaller konu edildi.
 
“Sağlıkta Şiddet Sona Ersin!” pankartının bulunduğu toplantıda, konuşmayı katılımcı kurumlar adına ATO Yönetim Kurulu Üyesi Muharrem Baytemür yaptı.
 
‘ASIL SORUN MEVCUT SAĞLIK SİSTEMİ’
 
Son 20 yıl içinde öldürülen sağlık çalışanlarının sadece öfkeli hasta ve hasta yakınlarından kaynaklı olmadığını dile getiren Baytemür, mevcut sağlık sisteminin çözülmeyen sorunlarının sonuçları olduğunu belirtti. Sağlık sistemindeki sorunları gidermenin iktidarın sorumluluğu olduğunu vurgulayan Baytemür, iktidarın sorumluluk almak yerine, şiddet sarmalını besleyecek, büyütecek bir tutumda ısrarcı olduğunu söyledi. 
 
‘SAĞLIKTA ŞİDDET YASASI ÇÖZÜM DEĞİL’
 
Şiddet ortamının düzeltilmesinin yeni bir sağlık sistemi yapılandırılmasıyla mümkün olacağını belirten Baytemür, sağlık çalışanlarının ısrarlı eylemleri sonucu çıkarılan “Sağlıkta Şiddet Yasası”nın, sorunun sadece hukuki yanını görüp, sosyal boyutunda yeterli olmadığını kaydetti. Baytemür, “Sağlıkta yaşanan şiddetin kök nedenlerini kabul etmeden, vatandaşların sağlık alanında çalışma koşullarını iyileştirmeden, halk sağlığını öncelemeyen sağlık sistemi değiştirilmeden, salt şiddet yasası sağlıkta şiddeti kalıcı olarak çözemez” diye belirtti. 
 
‘ŞİDDET OLAĞANLAŞTI’
 
Sağlık politikaları sonucu şiddetin yayıldığına ve olağanlaştığına vurgu yapan Baytemür, şu bilgileri paylaştı: “TTB’nin yaptığı anket çalışmasına göre, hekimlerin yüzde 84’ü meslek hayatlarında en az bir defa fiziksel veya sözel şiddete uğramış ancak bunların yalnızca yarısı Beyaz Kod veya yetkili mercilere bildirimle sonuçlanmıştır. Başka bir anlatımla, Beyaz Kod verilerinin buz dağının görünen kısmı olduğunu belirtebiliriz. Ancak sadece Beyaz Kod verileri bile 2021 yılında Türkiye'de, günde ortalama 80’den fazla sağlıkta şiddet vakasının yaşandığını göstermektedir.”
 
‘MÜCADELEMİZ SÜRECEKTİR’
 
Şiddetin öngörülebilir ve önlenebilir toplumsal bir sorun olduğunu ifade eden Baytemür, “Şiddet sona erene kadar mücadelemiz sürecektir” diyerek sözlerini tamamladı.
 
ADANA
 
Adana Tabip Odası ve SES Şubesi, şiddet nedeniyle yaşamını yitiren tüm sağlık çalışanlarını Adana Şehir Hastanesi Başhekimlik önünde düzenlendikleri basın açıklamasıyla andı. Adana Tabip Odası Başkanı Selahattin Menteş, sağlıkta şiddetin azalmasını sağlamak yerine; şiddet sarmalını besleyecek, büyütecek bir tutumda ısrarcı olunduğuna değinerek, "Bu tutum sonucunda şiddet yayılmış, olağanlaşmıştır. Sağlıkta şiddet, artık sorun çözme aracı olarak başvurulan doğal bir davranış ve düşünce biçimine dönüşmüştür. Tıkanmış sağlık sisteminin aynı şekilde devam ettirilmeye çalışılması, sağlıkta şiddetin daha da artmasına zemin hazırlamıştır. İktidarın kolaylıkla hazırlayabileceği etkili bir yasal düzenleme maalesef ısrarla çıkarılmamaktadır. Bu konuda hekimlerin, kendi yaşam hakları, sağlıklı çalışma yaşamı için seslerini ve güçlerini; her yerde, her koşulda, hep birlikte göstermeye hazır olduklarını bir kere daha belirtmek istiyoruz. Kaybettiğimiz arkadaşlarımızı, 30 yaşında aramızdan ayrılan Dr. Ersin Arslan şahsında saygı ve şükranla anıyoruz" dedi.
 
İZMİR 
 
İzmir Tabip Odası, oda binasında basın toplantısı düzenledi. Toplantıda konuşan İzmir Tabip Odası Başkanı Lütfi Çamlı, bitmek bilmeyen sağlıkta şiddeti konuştuklarını belirterek, "Sağlıkta şiddet şu anda hekim kitlesinin en can yakıcı sorunlarının başı da geliyor. Erken emeklilikler, istifalar, yurtdışına göçlerdeki en önemli parametrelerden bir tanesi sağlıkta şiddet ve durdurulamıyor. Hiçbir ciddi önlemin alınmadığını görüyoruz. Örneğin son iki yılı değerlendirirsek 2020 yılında beyaz kod sayısı ki beyaz kod sayısı oluşan şiddetin sadece küçük bir kısmı, çoğu olayda beyaz kod verilmediğini de biliyoruz. 2020’de 11.000 civarında iken 2021’de bu sayı 30.000’e çıkmış, yani üç katına yaklaşmış. Sağlıkta şiddeti durdurmak için, somut bir adımın atılmadığını görüyoruz. Sağlıkta dönüşüm politikalarının yarattığı tahribat göz önüne alınmadan sağlıkta şiddete yönelik başarı elde etmek mümkün değildir" dedi. 
 
VAN
 
Van-Hakkari Tabip Odası, Gaziantep'te 17 yaşındaki M.G. tarafından kalbinden bıçaklanarak öldürülen Dr. Ersin Arslan ve öldürülen meslektaşlarını andı. Tabip Odasında düzenlenen basın toplantısında konuşan Van-Hakkari Tabip Odası Başkanı Hüseyin Yaviç, Arslan’ın, tedavi ettiği bir hastanın yakını tarafından öldürülmesinin üzerinden 10 yıl geçtiğini belirterek, Türk Tabipleri Birliği’nin bu üzücü günü “sağlıkta şiddete karşı mücadele günü” ilan ettiğini dile getirdi. 
 
‘SAĞLIKTA ŞİDDET ARTTI’
 
“Dr. Ersin Aslan’ı ve son 20 yıl içinde öldürülen diğer 10 meslektaşımızı; sadece öfkeli hasta ve yakınları değil, mevcut sağlık sisteminin ağır sorunları aramızdan almıştır” diyen Yaviç, bu sorunları gidermenin siyasi iktidarın sorumluluğunda olduğunu belirtti. Yaviç, “Ancak sağlıkta şiddetin azalmasını sağlamak yerine; şiddet sarmalını besleyecek, büyütecek bir tutumda ısrarcı olunmuştur. Bu tutum sonucunda şiddet yayılmış, olağanlaşmıştır. Sağlıkta şiddet, artık sorun çözme aracı olarak başvurulan doğal bir davranış ve düşünce biçimine dönüşmüştür. Hekime ve tüm sağlık çalışanlarına hakaret, küfür, tehdit, aşağılama, darp ve hatta cinayet; sorunlar karşısında başvurulan genel geçer bir yöntem halini almıştır” dedi.