İSTANBUL - KHK ile mesleğinden ihraç edilen 15 yıllık sınıf öğretmeni Sema Uçar, kararı duyduğunda düşündüğü ilk şeyin, “Yarın sabah okula gidip sınıfta ders anlatamayacak mıyım” olduğunu anlattı. Uçar’ın "İhraç edilenler ağaç kökü yesin" diyenlere yanıtı da, “Biz ağaç kökü yeriz ama sisteme biat etmeyiz” oldu.
İki yıl sonra kaldırılan Olağanüstü Hal (OHAL) döneminde çıkarılan 32 Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile 125 bin 800 kamu görevlisi işinden ihraç edildi. İhraç edilenlerden biri de, 7 Şubat 2017’de çıkarılan 686 No’lu KHK ile işinden edilen 15 yıllık sınıf öğretmeni Sema Uçar’dı.
İLK TEPKİSİ ‘YARIN SABAH DERS ANLATAMAYACAK MIYIM?’ OLDU
Kamu Emekçiler Sendikaları Konfederasyonu (KESK) üyesi olan Uçar, ihraçlar ilk başladığında iktidara muhalif olan herkes gibi sıranın kendisine de geleceğini tahmin etmiş.
O süreci; “Buna hazırlıklı olsam da insanın bunu yaşaması farklı bir duygu. Her KHK çıktığında listede adımı arıyor, ‘mutlaka bu KHK’de ben de varım’ diyordum. İhraç edildikten sonra insanın yaşadığı andaki duygusu ve psikolojisi farklı oluyor diyor” sözleriyle dile getiren Uçar’ın ihraç edildiğini öğrendikten sonraki ilk tepkisi de, “Yarın sabah okula gidip sınıfta ders anlatamayacak mıyım?” olmuş.
‘İŞİMİZİ GERİ İSTİYORUZ’ DEDİLER
İhraç edildikten sonra ise, OHAL ve KHK rejimine karşı nasıl mücadele edebiliriz diye tartışma yürüttüklerini anlatan Uçar, ihraç edilen arkadaşlarıyla beraber her hafta “İşimizi geri istiyoruz” talebinde bulundukları eyleme başladı. Haklarını aradıkları bu eylemlerde polis saldırısına maruz kalıp, gözaltına alındıkları oldu.
HAYATINA EN GÜZEL ANILAR BU DÖNEMDE EKLENDİ
Bu süreçte kısa sürede bir aile ortamı yakaladıklarını ve hayatına en güzel anıların yine bu dönemde eklediğini paylaşan Uçar, bunu şu sözlerle dile getirdi: “Kimseye anlatamadıklarımızı birbirimizle paylaştık. KHK’li olarak bu süreçte bu şekilde direndik. İktidara şunu diyorduk; bizi işten atsanız da biz size biat etmeyeceğiz. Hatta bizler için şöyle bir ifade kullanılmıştı; ‘İş bulamadıklarında ağaç kökü yesinler.’ Buna karşı biz de şunu söyledik; Biz ağaç kökü yeriz ama yine de bu sisteme biat etmeyiz. Bu şekilde direniyorduk.”
‘ÖĞRENCİLERİMLE BİR ARADA OLMAYI ÖZLEDİM’
Uçar, getirilen OHAL görünürde kaldırılsa da, sürdürdükleri mücadele ile çok sevdiği mesleğine kısa sürede dönemeyeceğinin de farkında. Buna rağmen ihraç edilmesine sebebi her ne ise, aynısını yine yapacağını söyleyen Uçar, “Resmiyette OHAL kaldırılmış gibi görünebilir ama OHAL düzenini yaratan maddelerin büyük bir kısmı yasallaştı. Aslında kalıcı OHAL ilan edildi. Görünürde yönetim şekli OHAL değil, ama kalıcı OHAL ilan edildi. Bundan dolayı bizim işe dönüşümüzün öyle çok kolay olacağını düşünmüyorum. Fakat bir şekilde hakkımızı alacağız. İşlerimize geri döneceğiz. Öğrencilerimize kavuşacağız. Buna dair umudum hep var. Okulumu, öğrencilerimle bir arada olmayı özledim” diye konuştu.
MÜCADELELERİNİ MECLİS’E TAŞIMAK İSTEDİ
Mesleğine dönmek için sokakta mücadelesini sürdüren Uçar, 24 Haziran seçimlerinde Halkların Demokratik Partisi’nden (HDP) İstanbul milletvekili adayı da oldu. Uçar, neden aday olduğunu ise, “Meclisin de verdiğimiz mücadelenin bunun bir parçası olacağını düşündüğüm için aday oldum. Mücadelemizi Meclis’te en iyi temsil edecek parti olduğunu düşündüğüm için de, HDP’den milletvekili adayı oldum” sözleriyle dile getirdi.
EN ÇOK O OLAYA ÜZÜLDÜ
Uçar, ihraç edildiği süreçte en çok üzüldüğü olayı da paylaştı. Bir arkadaşının kendisini direndikleri alanda görüp, yanından selam vermeden geçmesinin çok ağırına gittiğini belirten Uçar, yine telefon rehberinden adını silenler olsa da, kendisini en çok mutlu eden şeyin ise, öğrencileri ve velilerinin kendisini sürekli ziyarete gelmesi, arayıp sormaları olduğunu ifade etti. Uçar, öyle ki bir öğrenci velisinin eylem günleri her akşam kendisine ‘Evine sağ salim vardın mı?’ diye mesaj attığını belirtti.
Mesleklerine geri dönene kadar mücadelelerini sürdüreceklerini vurgulayan Uçar, son olarak herkesi de her hafta İstanbul’un farklı noktalarında sürdürdükleri eylemlerine davet etti.
MA / Bilal Seçkin