‘EYT ile ancak mezarda emekli olunur’

img

MERSİN - EYT'li yurttaşların ancak mezarda emekli olabileceğini ifade eden Emekli-Sen Mersin Şube Başkanı Adil Alaybeyoğlu, ülkenin bütün kaynaklarının halka dayalı olması gerektiğini vurguladı.

Türkiye'de Emeklilikte Yaşa Takılanların (EYT) sayısı 5.4 milyon kişi. 8 Eylül 1999 tarihinden önce kadın 20; erkek 25 yıl sigorta süresi ve 5 bin gün prim koşulunu yerine getirerek, emekli olabiliyordu. Bu tarihte 4447 Sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu ile emeklilik yaşı kademeli olarak kadınlarda 58, erkeklerde 60’a çıkartıldı. 2008 yılında yapılan ikinci bir değişiklikle emeklilik yaşı 2036’dan itibaren yeniden kademeli olarak artırılarak 2048 yılında kadın ve erkeklerde 65’te eşitlenecek. Bu uygulamadan dolayı milyonlarca kişi şartları yerine getirmesine rağmen emekli olamıyor. Tüm Emekliler Sendikası (Emekli-Sen) Mersin Şube Başkanı Adil Alaybeyoğlu, uygulamaya dair değerlendirmelerde bulundu. 
 
‘MEZARDA EMEKLİLİK’
 
İktidarın, “Yaş ya da kademeli emeklilik” olarak çıkardığı yasayla, ülkede emekli olabilme şansını yakalayan milyonlarca yurttaşın mağdur edildiğini ifade eden Alaybeyoğlu, çıkarılan yasaları “Mezarda emeklilik” olarak tanımladı. Mağdur edilenlerin emekli olabilmek için gerekli sorumlulukları yerine getirdiğini dile getiren Alaybeyoğlu, “1960 yıllarından bugüne kadar bu emeklilik yasası vardı. Şimdi Erdoğan çıkmış ‘Bu yaşta emekli mi olunur?’ diyor. Niye olmasın efendim? Biz de kendisine soruyoruz. Anlaşılan bu şatafat ve lüks yoğun harcamalara sebep oluyor ki EYT meselesi ortaya çıktı. Dünyanın her yerinde iktidarlar sermayedarlarla birlikte hareket ettiği sürece emeklilik yaşı artıyor. 50 yaşının üstünde kim çalışır ya da çalıştırılır? Hangi özel sektör bu yaş grubunu çalıştırır? Hem de 6 milyon gibi bir işsizlikten bahsediliyorken. Bu ülkenin yaş ortalaması zaten 60 ila 65 arasında. Siz emeklilik yaşını 65 yaşına çıkarırsanız 20 yaşındaki bir kişi tam tamına 45 yıl prim ödemek zorunda kalacak. İşte bu yasaya mezarda emeklilik diyoruz" dedi.
 
‘SGK GELECEĞİMİZİ TEHLİKEYE ATIYOR’
 
Sosyal Güvenlik Kurumu’nun (SGK) yaptığı emeklilikte kademeli geçiş, ücretlerin düşürülmesi, emeklilikte yaşın yükseltilmesi ve prim gün sayılarının yükseltilmesi değişikliklerin tamamen işçilerin aleyhine olduğuna işaret eden Alaybeyoğlu, bu uygulamalarla SGK’nın içinin boşaltılmaya çalışıldığını söyledi. Alaybeyoğlu, “Dünyanın her tarafında SGK insanların yarınlarının güvencesidir. Ama bugün SGK insanların yarınlarının güvencesini de tehlikeye atıyor” diye konuştu.
 
‘ÜLKENİN TÜM KAYNAKLARI YANDAŞLARA’
 
Türkiye’de emeklilerin, asgari ücretin çok altında maaş aldığını belirten Alaybeyoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Bin TL’nin altında maaş alan yok” sözlerine, “700 TL emekli ücreti alan yurttaş var. Asgari ücret 2 bin TL. Açlık sınırı 4 bin TL’ye çıktı. Yoksulluğun ise 7 bin TL’ye çıktığı ifade ediliyor. Ya Cumhurbaşkanı’nın olan bitenden haberi yok ya da onu çok fena kandırıyorlar. Tabi bu ülkenin bütün kaynakları yandaşlara ve birkaç şirkete veriliyor. Biz emeklilere görülen reva işte budur” diyerek tepki gösterdi.
 
Ülkenin bütün kaynaklarının halka dayalı olması gerektiğinin altını çizen Alaybeyoğlu, bütçe görüşmelerinde hassasiyetle yaklaşılması gerektiğini ifade etti.
 
MA / Ergin Çağlar