İşten çıkarılan yemekhane işçilerinden protesto

img

ANKARA - İbni Sina Hastanesi ile Cebeci Araştırma ve Uygulama Hastanesi yemekhanelerinde çalışanların işten çıkarılmasına tepki gösteren DİSK Bölge Temsilcisi Tayfun Görgün, “Bu, işçi kıyımıdır. Eğer iş yoksa barış da yok, huzur da yok” dedi. 

Ankara Üniversitesi'ne (AÜ) bağlı İbni Sina Hastanesi ile Cebeci Araştırma ve Uygulama Hastanesi yemekhanelerinde çalışan Devrimci Turizm İşçileri Sendikası (Dev Turizm İş) üyesi 35 işçi, İbni Sina Hastanesi önünde bir araya gelerek, açıklama yaptı. Ankara’da bulunan emek örgütleri temsilcilerin de katıldığı açıklamada, “İşimizi geri istiyoruz” pankartını açan işçiler, sık sık “Taşeron öldürür,” “Birleşe birleşe kazanacağız”, “Köle değil işçiyiz birleşince güçlüyüz” sloganları attı.
 
Burada konuşan Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Ankara Bölge Temsilcisi Tayfun Görgün, hükümetin her defasında taşeron sistemini kaldırdığını ve bununla övündüğünü belirtti. “Taşeron işsiz bırakmaya, öldürmeye devam ediyor” diyen Görgün, halkın sağlığını koruyan kurumların bile işçileri işten atabildiğini belirtti. 
 
Görgün, “Ben yaptım oldu diye bir şey diyemezsiniz. Bu yapılanlar işçi kıyımıdır, ahlaksızlıktır, namussuzluktur. Buradan tekrar tekrar söylüyorum, eğer iş yoksa barış da yok, iş yoksa huzur da yok. Herkes şunu iyi bilsin ki hem burada hem de başka yerlerde eylemlerimiz sürdüreceğiz” şeklinde sert ifadeler kullandı.
 
35 İŞÇİ GEREKÇESİZ İŞTEN ATILDI
 
Ardından konuşan Dev Turizm İş Örgütleme Daire Başkanı Tahir Ozan, “Asıl işveren olan Ankara Üniversitesi hastaneleri yönetimini işten atılan işçiler konusunda daha fazla inisiyatif almaya çağırıyoruz. Çalışma yaşamında işçiler açısından bir zulme dönüşen, kölece çalışma koşullarını dayatan taşeron çalışmaya karşı Hastane yönetimini göreve çağırıyoruz” dedi.
 
Ozan, taşeron yasasında yapılan 696 sayılı KHK ile getirilen düzenleme ile birlikte taşeronlaştırmadaki keyfi uygulamaların devam ettirildiğini söyledi. 
 
İbni Sina ve Cebeci hastanelerindeki taşeronlaştırma sisteminin devam ettiğini belirten Ozan, şu bilgileri verdi: “2019 yılı sonbaharında yapılan; 1 Ocak 2020 tarihinde yürürlüğe girecek ihaleyi On Grup yerine yeni bir taşeron firma olan TUĞRASAN firması kazanmıştır. Yeni taşeron TUĞRASAN firması, ihale sonucu belirlendikten hemen sonra fiilen On Grup'un yerine yöneterek, işçilere yönelik baskı ve tehditler uygulamıştır. Ancak sendikamızın direnci karşısında geri adım atan taşeron firma 1 Ocak 2020 itibarıyla resmen ve fiilen taşeron olarak göreve başlaması sürecinde sendikamızın işyeri temsilcileri başta olmak üzere 35 işçi arkadaşımız herhangi bir gerekçe göstermeden işten çıkartmıştır.”
 
GÖRÜŞMELER OLUMSUZ SONUÇLANDI
 
TUĞRASAN firması yetkilileri ile yaptıkları görüşmelerin olumsuz sonuçlandığı bilgisini de paylaşan Ozan, şöyle devam etti: “Taşeron yasası bahane edilerek keyfi uygulamalar devam ettirilmeye çalışılmakta, İbni Sina ve Cebeci hastanelerinde sendikasızlaştırma sonucu işçiler esnek çalışmaya ve güvencesizliğe mahkum edilmek istenmektedir. 1 Ocak itibariyle işlerini kaybeden arkadaşlarımızın hizmet süreleri 5 ila 17 yıl arasındadır. Yıllardır taşeron firmalar değişse de bu işçiler işlerine devam etmişlerdir. Ayrıca arkadaşlarımız hakkında herhangi bir uyarı cezası veya bir tutanak söz konusu değildir. İşten atılan arkadaşlarımızın hepsi sendikamız üyesidir. Devrimci Turizm İşçileri Sendikası olarak Ankara Üniversitesi hastanelerinde çalışan bütün işçi arkadaşlarımızın her türlü mücadelesini vermeye devam edeceğiz. Öncelikle işçi arkadaşlarımız işlerine dönünceye kadar her platformda sesimizi duyurmaya çalışacağız, diğer yandan hukuki süreci başlatıyoruz.”