Avukat Öyke: İmralı’dan haber alana kadar başvurular sürecek

img

RIHA - İmralı’dan haber alana kadar başvurularının devam edeceğini belirten ÖHD Riha Şubesi Eşbaşkanı İbrahim Halil Öyke, “Sayın Öcalan’a aile ve avukatlarıyla görüşme hakkının kullandırılmaması, hukuken açıklanacak bir durum değil” dedi. 

İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde “mutlak” tecrit altında tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan’dan 40 aydır haber alınamıyor. Yaşanan hukuksuzluğa karşı küresel çapta 10 Ekim 2023 tarihinde başlatılan “Abdullah Öcalan’a özgürlük, Kürt sorununa çözüm” kampanyası Kurdistan, Türkiye ve Avrupa’nın birçok ülkesinde eylem ve etkinliklerle devam ediyor. Bu kapsamda Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Riha Şubesi, 27 Haziran’da Adalet Bakanlığı’nın girişimde bulunulması talebiyle Riha Barosu’na başvuru yaptı.
 
Başvuruya dair konuşan ÖHD Riha Şubesi Eşbaşkanı İbrahim Halil Öyke, 3 yıl içerisinde binden fazla avukatın yaptığı başvuruların cevapsız bırakıldığını hatırlattı.
 
BAŞVURULAR YANITSIZ BIRAKILDI
 
Başvuruların yanıtsız bırakılmasına karşı Türkiye Barolar Birliği’nin (TBB) harekete geçmesi gerektiğini söyleyen Öyke, “Barodan, Adalet Bakanlığı ve Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı ile avukatlık mesleğimizi yapamıyor oluşumuz ve müvekkillerimizle görüşebilmemiz için girişimlerde bulunmasını talep ettik” dedi. Adalet Bakanlığı’na bağlı Ceza ve Tevkifevleri Müdürlüğü’nün İmralı’da “tecrit olmadığına” dair iddiasını anımsatan Öyke, “Yaklaşık 40 aydır haber alınamayan bir insandan bahsediyoruz. Haber alınmaması açıkça tecridin var olduğunu göstermektedir. Tecrit yoksa iletişim neden sağlanmıyor? Yapılan hukuksuzluğu kabullenmemek için söylenmiş bir söz. Kendisi de bir hukukçu olarak mutlak iletişimsizlik halinin bir tecrit olduğunu gayet iyi biliyor” diye belirtti. 
 
‘DİSİPLİN CEZALARI HUKUKA AYKIRI’ 
 
Tecride gerekçe yapılan “disiplin cezaları”nın hukuka aykırı olduğunun altını çizen Öyke, “Tek başına hücrede tutulan bir insanın her gün disiplin cezası alması mümkün değil. Sayın Öcalan ne gibi bir ‘suç’ işlemiş olabilir ki sürekli disiplin cezası veriliyor. Bunlar açıkça altı boş, sırf gerekçe uydurmak ve iletişimsizlik sürsün diye kağıt üzerinde alınmış kararlardır” ifadelerini kullandı. 
 
BAŞVURULAR DEVAM EDECEK 
 
ÖHD olarak cevap alana kadar aynı taleple başvuruları sürdüreceklerine dikkat çeken Öyke, İmralı’dan haber alana kadar her türlü hukuki yolu denemeye devam edeceklerini vurguladı. Öyke, şöyle devam etti: “Tecrit sisteminin derinleşmesi söz konusuyken, tecrit için ‘Hukuken geçerli mi değil mi?’ tartışması yapmaya gerek yok. ‘Disiplin cezası’ gerekçe gösterilerek Sayın Öcalan’a aile ve avukatlarıyla görüşme hakkının kullandırılmaması, hukuken açıklanacak bir durum değil. Gerek anayasada gerekse de uluslararası sözleşmelerde tüm mahpusların aile, avukat ve telefon görüş hakları mevcuttur. Bugün insanlar her anlamda tecrit altında. Aklınıza gelebilecek bütün alanlar siyasal iktidar tarafından baskılanmış ve bir istibdat yönetimi oluşturulmuş durumda. Tecridin temel sebebi Sayın Öcalan’ın Ortadoğu başta olmak üzere pek çok alanda yaşanan sorunların çözümünde mutlak rol oynayabilecek biri olmasıdır. Bu konuda gerek Kürt halkı gerekse başka kimlik ve kesimden insanlar Sayın Öcalan’ın rol ve misyonunun farkında. Kürt sorununun demokratik çözümünde Sayın Öcalan baş aktördür. Sayın Öcalan’ın dış dünyaya kendi fikirlerini, çözüm önerilerini sunmasının engellenmesi amacıyla tecrit bu kadar derinleştirilmiştir.”