6 oğlu ve eşi tutuklanan Sürme: Annelerin mücadelesi sonuç verecek 2020-03-03 09:08:49 DİYARBAKIR - Barış Anneleri Meclisi’nde yer alan Fatma Sürme’nin eşi ve 6 oğlu yıllarca tutuklu kaldı. Halen 2 oğlu tutuklu olan Sürme, Kürtlerin özgürlüğü için verdiği mücadelenin bir gün sonuç vereceğine inandığını belirterek, aynı acıyı yaşayan Kürt annelerinin mücadelesine dikkati çekti.  Doğduğu topraklardan ekonomik nedenlerden dolayı İzmir’e göç etmek zorunda kalan Fatma Sürme’nin (63), hayatı cezaevi kapılarında geçti. Eşi ve 5 oğlu aynı gün tutuklanan ve ardından cezaevi kapılarını yol eyleyen Sürme, Kürt bir anne olarak tüm acıları yaşamış. “Kürtler çocukları ile sınanmaya çalışıyor” diye belirten Sürme, Kürt annelerinin yaşadıkları acılar karşısında daha dirençli olduğunu düşünüyor.     BABA VE OĞULLAR AYNI GÜN TUTUKLANIR   1993 yılında Diyarbakır’dan İzmir’e göç ettikten sonra eşi ve 13 çocuğu ile birlikte yeni bir hayat kurmaya çalışan Sürme, 2008 yılında İzmir’de polis aracının geçişi sırasında gerçekleşen patlama sonrası başlayan ev baskınlarında 5 oğlu ve eşi önce gözaltına alınır, daha sonra “örgüt üyeliğinden” tutuklanır.   O güne kadar farklı bir iş kolunda çalışmayan Sürme, artık evde demlediği çayı satarak geriye kalan çocuklarına bakmaya çalışır. Ardından oturduğu evin altında bulunan dükkanda hem demlediği çayı dağıtır, hem de çay ve şeker satar, haftanın bir gününde ise kestiği koyunları da pazarlarda satar. Sürme, çocukları ile birlikte bir yıl boyunca her hafta aksatmadan 5 oğlu ve eşinin görüşüne gider. Sürme, bir yandan çocuklarına bakabilmek için çalışırken, bir yandan da ülkeye barışı getirmek adına Barış Anneleri Meclisi’ne çalışmalarını yürütüyordu. 2009 yılında eşi ve 5 oğlunun duruşması görülür.  Ancak Sürme, Kürt halkının hep beraber özgürleşeceğine olan inancından, mahkemeye gitmek yerine o gün, barış annelerinin de katıldığı ve Kürtlerin özgürlük taleplerini dile getirdiği bir basın açıklamasına katılır. Sürme’nin katılmadığı duruşmada ise 3 oğlu tahliye edilir.  Sürme, yine cezaevi yollarındadır. Eşi Takyeddin Sürme ve iki oğlu Bünyamin ve Ahmet Sürme hala cezaevindedir.   CEZAEVİNE GİDEBİLMEK İÇİN OKUMA YAZMA ÖĞRENİR   Türkçe bilmemesine rağmen, 3 aylık bir eğitim sonucunda okuma yazma öğrenir. Okuma-yazma öğrenme isteğindeki amacını ise “Çocuklarının görüşene giderken yanlış otobüslere binmemek” olarak açıklayan Sürme, Kurmanci ve Türkçe okumayı öğrenir.   YA CEZAEVİ YA SÜRGÜN   Sürme’nin tek hayali eşi ve tüm çocukları ile birlikte aynı çatı altında yaşamaktır. Bu pek de mümkün olmaz. Çocukları ya cezaevinde, ya da sürgündedir. Cezaevinden çıkan 3 oğlu siyasi nedenlerden dolayı yurt dışına çıkmak zorunda kalır. 6 yıl yurtdışında yaşarlar. Eşi ve iki oğlu cezaevinde olan Sürme’nin 6 yıl sonra bir oğlu daha tahliye edilir. 6 yıl sonra oğluna kavuşan Sürme’nin bu sevinci de ileriki yıllarda yerini yeni acılara bırakacaktır.   TEKRAR DİYARBAKIR’A YERLEŞİR   Yaşadıkları bazı sorunlardan kaynaklı İzmir’den 22 yıl sonra tekrardan doğduğu topraklara dönen Sürme, Diyarbakır’a dönüş için “Tekrar evimize döndük. İnsanın kendi yurdu gibisi yok. İzmir güzel olabilir. Ancak ben hiç sevmedim” diyor.   AYAĞINDA ALÇI ELİNDE BASTON EYLEMDE   Anne Sürme, burada daha sıkı sarılır mücadeleye, ilk işi Diyarbakır’daki Barış Anneleri ile bir araya gelmek olur. Küçük bir kaza sonucu ayağı kırılmasına rağmen, ayağında alçısı elinde bastonu ile hiçbir basın açıklamasını, eylem ve etkinliği kaçırmaz.   7 Haziran seçimleri gelir çatar. Tüm çocukları ile oy kullanan Sürme, ölüm döşeğinde olan kayınbabasını sandık başına götürür, o günlere dair, “Bir oy birçok şeyi değiştirir diye düşündüm. Hala hatırlayınca gülüyorum. Onu o halde alıp sandığa götürdük” diye anlatıyor.   BİR OĞUL DAHA TUTUKLANIR   Sürme’nin 8 yıldır kayıp olan bir oğlu daha “örgüt üyeliğinden”  Muğla’da tutuklanır. Muğla Cezaevi’nde 3 ay kalan oğlu, buradan da Tekirdağ Cezaevi’ne sürgün edilir. Anne Sürme, 8 yıldır görmediği oğlunu, ilk defa cezaevinde görür. Sürme, eşi için Şakran oğlu için de Kırıklar Cezaevi’ne, diğer oğlu için de Tekirdağ Cezaevi’nin yolunu tutar.   BEYAZ TÜLBENTLİ ANNELERİN İÇİNDE YER ALIR   10 yıl gibi bir süre sonra Sürme’nin eşi İzmir Şakran Cezaevi’nden 2018 yılında tahliye edilir. Evde bir bayram havası yaşansa da Sürme’nin hala iki oğlu cezaevindedir. Sürme, Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Leyla Güven öncülüğünde başlayan ve tüm cezaevlerine yayılan açlık grevleri sonrası sokaklara çıkan annelerin içinde yer alır. Her gün Diyarbakır’da Koşuyolu Parkı’nda siyasi tutsaklar için eşiyle birlikte parkta nöbet tutmaya başlar.   ‘ONLARIN DİRENİŞİ İLE GURUR DUYDUM’   Sürme, o günlere dair yaşadıklarını şu sözlerle ifade etti : “Biz de açlık grevine girdik. Bizim cezaevindekilere moral vermemiz gerekiyordu. Onların direnişi ile gurur duydum. Tüm annelerle birlikte çocuklarımız için mücadele ettik. Mücadelemiz bir gün sonuç verecek.”   GÖZLEME YAPIP SATIYOR   7 ay önce yaşadıkları ekonomik sorunları biraz hafifletmek için gözleme yapıp satmaya başlayan Sürme, yaşının getirdiği bazı hastalıklara rağmen hala mücadelesini sürdürüyor.   Sabah namazını kıldıktan sonra gözleme için hamur yoğurduğunu belirten Sürme, “Ardından patateslerimi hazırlayıp, gözleme yapmaya başlıyorum. Saat 12.00’a kadar hepsi hazır oluyor. Yaptığım gözlemelerimin sayısı değişiyor. Bazen pazarda, bazen kahvehanede, bazen de sokakta satıyorum. Bir tanesini 2 TL satıyordum. Kahveye girdiğim gibi ‘gözleme geldi diye seviniyorlar’ onlara her fırsatta adının "nane kartol” olduğunu söylüyorum. Hayatımızın her alanında dilimizi kullanmak gerekiyor” diyerek Kürt dilini kullanma konusunda hassas olmak gerektiğine vurgu yaptı.   Sürme’nin 2’si tutuklu toplam 6 oğlu ve eşinin “örgüt üyeliğinden” yargılanması devam ederken, haklarında “örgüt üyeliğinden” ceza isteniyor.   MA / Arjin Dilek Öncel