Bağıra bağıra gelen bir katliam: Berivan Altürk’ü kim öldürdü?

  • kadın
  • 11:07 28 Nisan 2022
  • |
img
ŞIRNAK - Uzaklaştırma kararına rağmen Berivan Altürk’ü katleden Metin Şengil’in, boşanma davası öncesi Altürk’ün avukatını ölümle tehdit ettiği, boşanma sırasında ise mahkemeye heyetine aynı tehditlerde bulunduğu öğrenildi. 
 
Şırnak’ın Uludere ilçesinde 21 Nisan’da Metin Şengil 24 gün önce kendisinden boşanan Berivan Altürk’e (Mihriban) ve 8 yaşındaki kızına silahlı saldırıda bulundu. Berivan, kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi, kızının tedavisi ise devam ediyor. 
 
Katledilen Berivan Altürk’ün, Metin Şengil’den gördüğü sistematik şiddet ve ölüm tehditleri karşısında defalarca karakola gidip şikâyette bulunmasına rağmen gerekli tedbirlerin alınmadığı ve Şengil’in mahkemede ölüm tehditlerinde bulunmasına rağmen Berivan’ın korunmadığı ortaya çıktı. 
 
FAİLİN AİLESİ KORUCU 
 
Katliamın ardından olay yerinden kaçan katil zanlısı Metin Şengil, iki gün boyunca ilçede bir adreste saklandı. Babası ve ağabeylerinin korucu olduğu öğrenilen Şengil, katliamın üzerinden iki gün geçmesine rağmen yakalanamazken, 
ikinci günün ardından Uludere İlçe Emniyeti’ne gidip teslim oldu.  
 
Çıkarıldığı mahkemece “Kasten öldürme” suçlamasıyla tutuklanan Şengil, Şırnak T Tipi Kapalı Cezaevi’ne gönderildi.  
 
KATLİAMA GİDEN OLAYLAR 
 
Berivan Altürk’ü ölüme götüren gelişmeler silsilesi, bir kadın katliamının nasıl bağıra bağıra geldiğinin ve bu cinayette yargı ve emniyetin rolünü ortaya koyuyor. 
 
2012 yılında Metin Şengil ile evlenen ve 2 çocuğu olan Berivan Altürk, evliliği boyunca fiziksel ve psikolojik şiddet gördü. Şiddet karşısında Metin Şengil’den boşanmak için çeşitli girişimlerde bulunan Berivan’ın ilk girişimi, evi terk edip ailesinin yanına gitmek oldu. Ancak, aile “büyüklerinin” Berivan’ı “ikna” etmesinin ardından şiddet gördüğü alana geri dönmek zorunda bırakıldı. 
 
HASTANEYE KALDIRILDI 
 
Her geçen gün şiddetin dozu artarken, 2015 yılına gelindiğinde Berivan Altürk, gördüğü şiddet sonucu hastaneye kaldırıldı. Tedavisinin ardından Metin Şengil’e boşanma davası açan Berivan Altürk, bu defa Metin Şengil’in "Bir daha yapmam" diyerek gördüğü psikolojik baskı sonucu 2 ay sonra boşanma davasından vazgeçmek zorunda kaldı. 
 
Ancak Şengil’in şiddeti sona ermedi. 2021 Ekim ayında yine şiddet gören Altürk, tekrar boşanma kararı aldı. 20 Aralık 2021’de açılan boşanma davası 28 Mart’ta sonuçlandı ve Berivan Altürk, Şengil’den boşandı. 
 
ÖLÜM TEHDİTLERİ ALDI 
 
Boşanma aşamasında Şengil tarafından ölüm tehditlerine maruz kalan Altürk, Şengil hakkında şikâyette bulunarak, 6 aylık uzaklaştırma kararı aldırdı. 6 ayın sona ermesinin ardından Altürk, “Ölüm tehditleri alıyorum” diyerek, yeni bir uzaklaştırma kararı daha aldırdı. 
 
3 DEFA UZAKLAŞTIRMAYI İHLAL ETTİ 
 
Metin Şengil ise uzaklaştırma kararını ihlal etti. Şengil, uzaklaştırma kararını ilk ihlalinde 3 günlük tazyik hapsine (kısa süreli) mahkum edildi. 3 günün ardından uzaklaştırma kararını yine ihlal eden Şengil bu defa 5 günlük tazyik hapsi aldı. Yeni bir ihlal de ise 15 günlük tazyik hapsi aldı. 15’inci gününde ise Berivan Altürk’e şikayetinden vazgeçmesi yönünde Şengil’in aile bireyleri baskı uyguladı. Altürk, baskılar sonucu şikayetinden vazgeçti. Serbest kalan Şengil ise tehditlerini sürdürdü. 
 
AVUKAT VE MAHKEMEYİ DE TEHDİT ETTİ
 
Her defasında cezasız bırakılan Şengil, bu defa hızını alamayarak Berivan Altürk’ün avukatı başta olmak üzere, mahkeme heyetini ve boşanmasını destekleyen herkese de aynı ölüm tehditlerinde bulundu. Şengil, boşanma aşamasında Altürk’ün avukatına, “Evine bomba atarım. Seni de aileni de öldürürüm” tehdidinde bulundu, boşanma davasının görüldüğü gün mahkeme salonunda da mahkeme heyetine dönük, “Benim ailemi kim dağıtırsa onu yaşatmam” tehditlerinde bulunduğu öğrenildi. 
 
HER 'İKNADAN' SONRA ŞİDDET 
 
Tüm bu ihmaller sonucu Berivan Altürk, boşandıktan 24 gün sonra Metin Şengil hakkındaki uzaklaştırma kararına rağmen korunamadı ve göz göre göre katledildi. Çocuğu ise ağır yaralandı. Berivan Altürk katledildiğinde olaya tanık olan ablası Taybet Üren (35), yargının ve emniyetin ihmaline dikkat çekti. 
 
Kardeşinin evlendiği günden katledildiği güne kadar sistematik şiddet gördüğünü belirten Üren, “Metin, sürekli bir bahane bulup kardeşimi dövüyordu. Kardeşim de eve dönerdi. Bunun üzerine Metin aile büyüklerini araya koyarak ‘pişmanım, hata yaptım, bir daha yapmayacağım’ gibi söylemlerle Berivan’ı eve dönmesi yönünde ikna etmeye çalışıyordu. Ama şiddet bitmiyordu” diye belirtti. 
 
'SÖZDE' KALAN KORUYUCU ÖNLEMLER 
 
2021 Ekim ayında kardeşinin yaşadığı şiddete tanık olan Üren, şöyle devam etti: “Berivan, Metin’in ona şiddet uyguladığını söyledi. Hastaneye gidecekti ama Metin izin vermiyordu. Daha sonra şikayette bulunmayacağına dair çocuklarının üzerine yemin ettirerek hastaneye gitmesine izin vermiş. Berivan, hastane girişinde bana mesaj attı, ‘emniyeti ara’ diye. Bende hemen aileme haber verdim. Hastaneden darp raporu aldık. Tekrar boşanma davası açtı” diye konuştu. 
 
'YASALAR KADINI KORUMUYOR'
 
Ardından mahkeme sürecinin başladığını kaydeden Üren, bu süreçte kardeşinin Metin Şengil tarafından sürekli, “Seni öldüreceğim, babanı kardeşlerini öldüreceğim” şeklinde tehdit edildiğini aktardı. Tehdit kayıtları ile birlikte şikayetçi olmaları sonucunda uzaklaştırma kararı aldıklarını dile getiren abla Üren, “Bir süre sonra Antalya’ya gittiğini duyduk. Kardeşimin katledildiği günde onun Antalya’da olduğunu düşünüyorduk. O gün çarşıya gitmek için dışarıya çıktık. Evden çıktıktan kısa bir süre sonra önümüze bir araç geldi. Berivan ‘Metin’ diyerek hemen arkama saklandı. Metin de araçtan hızlıca inip bize silah doğrulttu. Metin, bize doğru gelirken kardeşim kızını alarak kaçmaya çalıştı. Bende hemen silahın namlusunu tuttum. Aramızda boğuşma oldu bu sırada 3 el ateş etti. Dengemi kaybettim silah elimden çıktı. Bu sefer de arkadan Berivan’a ateş etti. Berivan’a ilk ateş ettiği zaman Berivan düştü. Ardından 3 kurşun sıktı” diyerek olayı anlattı.
 
Kardeşinin planlı bir şekilde katledildiğini vurgulayan Üren, “Var olan yasalarda kadın cinayetlerini önlemeye yetmiyor. Eğer yetseydi, Türkiye’de her gün kadın cinayeti olmazdı” sözleriyle tepki gösterdi. 
 
MA / Ömer Akın