Kadınlardan Gece Yürüyüşü’ne katılım çağrısı

  • kadın
  • 16:14 24 Kasım 2019
  • |
img
HABER MERKEZİ - 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında Hakkari, Mardin, Kars ve Antalya'da etkinlikler düzenlendi. Diyarbakır’da ise, kadınlar yarın yapılacak Gece Yürüyüşü için katılım çağrısında bulundu. 
 
Kadınlar, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında Mardin, Diyarbakır, Hakkari, Kars ve Antalya'da bir dizi etkinlikler gerçekleştirerek, açıklamalarda bulundu. 
 
MARDİN
 
Mardin Şahmaran Kadın Platformu, 25 Kasım etkinlikleri kapsamında, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Mardin Şubesi’nde bir araya gelerek, katledilen kadınların resimlerini taktıkları mor balonları uçurdu. 
 
Etkinlikte konuşan platform üyelerinden Derya Etem, kadın katliamlarına dikkati çekerek, "Kadınları katledenler cezasızlık zırhıyla korunuyor. Katledilen kadınlara söz veriyoruz; onların mücadelesinden asla vazgeçmeyeceğiz. Onları katledenlerin de bir an önce cezalandırılması için elimizden gelen her şeyi yapacağız" dedi.
 
Balon uçurulmasının ardından Yarım Ay filminin gösterimi yapıldı. 
 
DİYARBAKIR 
 
Diyarbakır’da Rosa Kadın Derneği öncülüğünde 25 Kasım kapsamında yarın gerçekleştirilecek olan Gece Yürüyüşü için bildiri dağıttı. Halkların Demokratik Partisi (HDP) Bağlar ilçe binasında bir araya gelen kadınlar, buradan Sakarya Caddesi’ne kadar bildiri dağıttı. 
 
‘KATLİAMLARA DUR DEMEK İÇİN…’
 
Yürüyüşe katılım çağrısında bulunan Özgür Kadın Hareketi (TJA) aktivisti Beritan Önen, kadın katliamlarına dur demek için kadınları alanlarda olması gerektiğini söyledi. Kentteki tüm kadınlara ulaşmaya çalıştıklarını belirten Önen, “Erkek devleti her gün cinayetlerin önünü açan söylemlerde bulunuyor. Biz kadına yönelik her türlü saldırıya karşı yarın alanlarda olacağız” dedi.
 
‘BİRLİKTE İSYAN ETMEK GEREKİYOR’
 
HDP Bağlar İlçe Eşbaşkanı Hatun Yıldız, kadın katliamlarına karşı seslerini yükselteceklerini ifade ederek, “Kadınlar kendilerini yalnız hissetmemeli. Biz ayaktayız ve onların yanındayız. Çocuk yaşta evliliklere, şiddete ve cinayetlere dur demek için tüm kadınları alanlara davet ediyoruz. Birlikte isyan etmek gerekiyor ”diye seslendi.
 
Yarın saat 16.00’da Yenişehir ilçesinin Ofis semtinde bir araya gelecek olan kadınlar, İstasyon Meydanı’na doğru yürüyüş düzenleyecek.
 
HAKKARİ 
 
HDP Hakkari Kadın Meclisi partinin il binasında basın açıklaması yaptı. Partinin İl Eşbaşkanı Sipan Turan, Belediye Eşbaşkanı Hümeyra Armut, Barış Anneleri Meclisi üyeleri, TJA aktivisleri ve çok sayıda kadının katıldığı açıklamada, yerine kayyum atanan Hakkari Belediyesi Meclis Üyesi Sinem Seven konuştu. Mirabel kardeşlerin mücadelesini sürdüreceklerini vurgulayan Seven,  “Toplumsal cinsiyet eşitsizliğine, ayrımcılığa, kadına yönelik şiddete, ataerkil toplumsal yapıya, aile içi şiddete, işgale, savaşa, hak gaspına, kadın kazanımlarına, ırkçılığa ve milliyetçiliğe karşı kadın dayanışmasını örüyor ve sesimizi yükseltiyoruz” diye konuştu.
 
Açıklamanın ardından kadına yönelik şiddet ve buna karşı kadınların mücadelesini konu alan sinevizyon gösterimi yapıldı.
 
ANTALYA’DA YÜRÜYÜŞ 
 
Antalya Kadın Platformu öncülüğünde Aydın Kanza Parkı’nda bir araya gelen kadınlar, 25 Kasım kapsamında yürüyüş düzenledi. Kadınlar, yürüyüş öncesi zılgıtlar eşliğinde halaylar çekti. “Erkek şiddetine hayır” ve “Yaşamak istiyoruz” pankartıyla Gülük Caddesi’nden Cumhuriyet Meydanı’na doğru yürüyüşe geçen kadınlar, “Jin Jiyan Azadi” ve “Erkek adalet değil gerçek adalet” sloganları attı. 
 
Yürüyüş ardından erkek şiddeti sonucu yaşamını yitiren kadınları anıldı. Burada yapılan açıklamada konuşan Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) İl Yöneticisi Songül Şarklı, hükümetin politikalarla kadınların fiziksel, ekonomik ve psikolojik olarak baskı altına alındığını dile getirdi.
 
‘AKP-MHP KADIN KAZANIMLARINI HEDEF ALIYOR’
 
Erkek egemen sistemin kadın cinsini baskı altında tutma politikasının kadına yönelik şiddetin en temel aracı olduğuna dikkati çeken Şarklı, erkeklerin kadınlara karşı uyguladığı baskıların devlet tarafından desteklendiğini söyledi. Şarklı, “Kadın cinayetlerini önlemek için hiçbir politika üretmeyen AKP-MHP erkek iktidarı, ısrarla kadınların mücadeleyle kazandığı İstanbul Sözleşmesini, 6284 sayılı yasayı, toplumsal cinsiyet eşitliği, nafaka hakkı, eşit temsiliyet kazanımlarını yok etmeye, çocuk istismarını meşrulaştırmaya çalışıyor. Dün olduğu gibi bugünde haklarımıza ve hayatlarımıza sahip çıkıyoruz. Ne bugün ne yarın kazanımlarımızdan vazgeçmeyeceğiz” dedi.
 
KARS
 
Kars Kent Konseyi öncülüğünde bir araya gelen kadınlar da yürüyüş düzenledi. Namık Kemal Toplum Merkezi’nden başlayan yürüyüş, Gazi Ahmet Muhtar Paşa Konağı’na kadar sürdü. Kadınlar, “Ekmeğe aç, şiddete tokuz. Kadınız... Varız…” yazılı pankart taşıdı yürüyüşte, “Kadına yönelik şiddete hayır” sloganı attı. 
 
Yürüyüş sonrası Kars Belediyesi Konferans Salonu’nda film gösterimi yapıldı.
 
İSTANBUL'DA YÜRÜYÜŞ

Kadın cinayetlerine ve şiddete karşı Maltepe Gülsuyu Mahallesi’nde bir araya gelen Gülsuyu 25 Kasım Kadın Platformu, Gülsuyu Meydanı’na yürüyerek eylem gerçekleştirdi. “Tacize, tecavüze ve her türlü şiddete karşı susmuyoruz” pankartının açıldığı yürüyüşte sık sık, “Dünya yerinden oynar kadınlar özgür olsa” ve “Jin  Jiyan Azadi” sloganları atıldı. Yürüyüşe Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm ve çok sayıda kadın katıldı.

Gülsuyu Meydanı’nda basın açıklaması gerçekleştiren kadınlar adına basın metnini, Gülsuyu 25 Kasım Platformu’ndan Çağla Aydın okudu.

‘KADINLAR ERKEK VE DEVLET ŞİDDETİYLE YÜZ YÜZE KALIYOR’

25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Günü'nün ilanına vesile olan Dominik Cumhuriyeti'nde 1960 yılında Mirabel Kardeşler'in diktatörlüğe karşı verdikleri mücadeleyi hatırlatan Aydın, “Mirabel Kardeşler kadınların özgürlük mücadelesinin öncüleri oldular. O gün olduğu gibi bugün de kadınlar erkek egemen sistemin oluşturduğu sınırların dışına çıkmak, yaşamın her alanında var olmak için verdikleri mücadelede erkek ve devlet şiddetiyle yüz yüze kalıyor” diye konuştu.

ŞENGÜL’ÜN DURUŞMASINA ÇAĞRI YAPILDI

Gülsuyu Mahallesi'nde  30 Mart 2019 sabahı işe gitmek için çıktığı evinin önünde, işyerinde tartışma yaşadığı Zeynel Akbaş tarafından vurularak öldürülen Fatma Şengül cinayetini de hatırlatan Aydın, “Fatma ‘senin işini yapmak istemiyorum’ dediği iş arkadaşı tarafından evinin önünde ve çocukları gözü önünde katledildi. Katili mahalleden sağ çıkabilmek ve iyi hal indirimi alabilmek için kendini yaraladı. Ağırlaştırılmış müebbet ile yargılanan katil 19 Aralık'ta yeniden hakim karşısına çıkacak” diyerek herkesi duruşmaya katılmaya çağırdı.

‘25 KASIM’DA TAKSİM’DEYİZ’

Kadın dayanışmasını örmenin kadın mücadelesini yükseltmekten geçtiğini vurgulayan Aydın, “Çünkü biz yıllardır sürdürdüğümüz mücadele ile hapsedildiğimiz dört duvarı deldik ve geri dönmeye de niyetimiz yok. Birlikte daha güçlüyüz, yaşamın her alanında şiddete karşı mücadelemizi dayanışmamızla pekiştirerek yükseltebiliriz. 25 Kasım’da Taksim Tünel’de yapılacak olan gece yürüyüşüne tüm kadınlar katılmalıdır” çağrısında bulundu.

‘İKTİDAR KADINLARA SALDIRIYOR’

Ardından söz alan HDP İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm, iktidarın İstanbul Sözleşmesi’ni ortadan kaldırmaya çalıştığını vurgulayarak, “Bu iktidar, çocuk tecavüzcülerine af getirerek tecavüzü normalleştirmeye sıradanlaştırmaya çalışıyor. 18 yaş altı gebeliklerde sağlık çalışanlarının savcılığa bildirme yükümlülüğünü kaldırmaya çalışarak çocuk tecavüzleri görünmez kılmaya, yargıya taşınmasını engellemeye çalışıyor. İktidar kadınlara saldırıyor.  Çünkü kadınlar tüm baskılara rağmen boyun eğmiyorlar. Kadınların siyasete katılımını sağlayan eş başkanlık sistemimizi engellemeye çalışıyorlar. Kadınların siyasete katılımının söz ve karar mekanizmasında olmasını istemiyorlar” diye konuştu.

Eylem alkışlarla son buldu. 

BEŞİKTAŞ

Kadın Meclisleri, 25 Kasım kapsamında Kadıköy’de bulunan Beşiktaş İskelesi Meydanı’nda basın açıklaması gerçekleştirdi. “Kadın cinayetlerini durduracağız” pankartının açıldığı eylemde, sık sık “Yasayı uygula kadını yaşat” ve “Asla yalnız yürümeyeceksin” sloganlarının atıldı. Eyleme hayatını kaybeden kadınların ailelerinin yanı sıra çok sayıda kadın katıldı.

Kadın Meclisleri adına basın açıklamasını Kadın Meclisleri Sözcüsü Dilber Sünnetçioğlu okudu.

‘CİNSİYETÇİ POLİTİKALARA SON VERİLSİN’

Kadınları eve kapatmak isteyenlere karşı sokaklarda olacaklarını söyleyen Sünnetçioğlu, her gün kadınların öldürüldüğünü hatırlatarak, “Kadınlar hayatı hakkında, çalışmak istediği, erkeği reddettiği için öldürülüyor. Bizim mücadelemiz çok büyük, tek bir kadın öldürülmeyene kadar devam edecek” dedi.

6284 sayılı kadını koruma kanunu etkin bir şekilde uygulanırsa kadın cinayetlerinin durdurulabileceğini belirten Sünnetçioğlu, “Toplumsal cinsiyet eşitliğin kabul edilmesi gerekir. Cinsiyetçi politikalar derhal bırakılmalı kadınların yaşam kalitesini yükseltecek adımlar atılmalı bu bir zorunluluktur” diye konuştu.

‘MÜCADELEYE DEVAM’

Kadınların yaşam hakları ve özgürce yaşayabilmeleri için mücadele etmenin önemine değinen Sünnetçioğlu, “Sanılmasın mücadelemiz sonuçsuz kalıyor mesela; Ecem Balcı davasında katil ağırlaştırılmış müebbet aldı. Kadınların özgürce yaşadığı çocukların güldüğü yarınlar için durmak yok mücadeleye devam” diye konuştu.

‘KAMU SPOTO DEĞİL ADALET İSTİYORUZ’

Basın açıklamasında konuşma yapan Muhterem Evcil’in kız kardeşi Çiğdem Evcil ise, tek istediğinin çıkarılan yasaların uygulanması olduğunu belirtti. Hükümetin yaptığı tek şeyin televizyonlarda kamu spotları yayınlamak olduğunu söyleyen Evcil, “Biz ne zaman o kamu spotlarını izlesek buz kesiyoruz. Gözyaşları içinde kalıyoruz. Çünkü orada kaybettiklerimizin yaşadıklarını izliyoruz. Biz kamu spotu değil gerçek adalet istiyoruz” dedi.

‘EVLATLARIM İÇİN YAŞAYACAĞIM’

Ardından konuşan Rabia Naz Vatan’ın babası Şaban Vatan da, 11 yaşında öldürülen kızının adalet temsili olduğunu belirterek şunları söyledi: “Adaletin itibarsızlaştırılmasını kabul etmiyoruz. Adalet bakanından dosyaya bakan savcıyı davadan uzaklaştırarak, yerine olaya hassasiyet ile bakan bir savcının getirilmesi gerekiyor. Ama bunun yerine beni uzaklaştırmaya çalışıyor. Nezarete atıyorlar. Bunu herkes bilsin ki Şaban Vatan evlatları için yaşamaya devam edecek.”

‘6284 UYGULANSIN, KADINLAR YAŞASIN’

Son olarak söz alan Fatma Şengül’ün kızı Açelya Şengül, annesinin evinin önünde dört kurşun ile öldürüldüğünü hatırlattı. İnsanların kolay yollarla silah temin etmelerinden yakınan Şengül, “Devlet bunlara nasıl karşı çıkamıyor? Kadınların çoğu bireysel silahlanma yüzünden öldürülüyor.  6284 uygulansaydı kadınlar öldürülmeyecekti. Taksim’de Rabia Naz ve Güleda Cankel için eylem yapanlar polisler tarafından darp edilmeyecekti. 6284 uygulansın kadınlar öldürülmesin” diye konuştu.

Şengül’ün ardından diğer kadın cinayetlerinde hayatını kaybedenlerin aileleri de birer konuşma yaptı.

Konuşmaların ardından eylem sloganlar ile sona erdi. 

ANKARA

Kadın Meclisleri de, 25 Kasım etkinlikleri kapsamında Sakarya Meydanı’nda bir araya geldi. “Yaşamak istiyoruz” sloganları atan kadınlar,  “Asla Yalnız Yürümeyeceksin”, “İstanbul Sözleşmesi Uygulansın”,  “6284 Kadınların Güvencesi” yazılı afişler taşıdı. Kadınlar,  Sakarya Caddesi’nden Mithatpaşa Caddesi’ne yürümek istedi. Ancak kadınlara, Ankara Valiliği’nden izin alınmadığı gerekçesiyle izin verilmedi. Açıklamanın yapıldığı alanda geniş güvenlik önlemi alınırken, çevik kuvvet ekipleri kadınların etrafında bekletildi.

CEREN DAMAR’IN BABASI: TOPLUM SESSİZ KALMAMALI

Ankara’da Uzman Dr. Özgür T.’nin evinde ölü bulunan anestezi teknikeri Ayşe Karaman’ın annesi Feride Karaman ile öğrencisi tarafından öldürülen akademisyen Ceren Damar’ın babası Mustafa Damar, basın açıklamasına katılanlar arasında yer aldı. Burada konuşan Mustafa Damar, “Biz çocuklarımıza kitap, defter, kalem alırken onlar çocuklarına silah, mermi ve bıçak aldılar. Maalesef bu cahillerle mücadele edemedik. Bugün kadına çocuğa yöneltilen şiddet hat safhaya ulaşmıştır. Toplum buna sessiz kalamaz. Bu mücadele sadece kadına değil, tüm toplum aittir” dedi.

‘6284 SAYILI KANUN ETKİN UYGULANSIN’

Kadınların yaptığı açıklama ise şöyle: “Biz her gün ya duruşma salonlarında ya sokaklarda yaşam hakkımızı savunuyoruz. Kadınlar ve erkekler eşit yaşam sürdürebilirlerse kadın cinayetlerinin önüne geçilebilir. Bu sene 423 kadın öldürüldü. Günde 1 kadın öldürülüyor. Bugün etrafımızda bir sürü polis görürken, kadınların ihtiyacı olduğunda bu kadınlar neden evlerine gönderiliyor. Polisler bugün bizim eylemimizi engellemeye çalışacağına kadın cinayetlerinin önüne geçmeye çalışsın. Artan kadın cinayetlerine rağmen kadınlar yaşam haklarının peşinden gidiyorlar. Haklarımızı elimizden almak isteyenler her zaman karşılarında bizi bulacaklar. 6284 sayılı Kanun etkin bir şekilde uygulansın.”

ADANA

Adana Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Atatürk Parkı’nda basın açıklaması düzenledi. Açıklamaya Adana Kadın Meclisi ve çok sayıda kadın katıldı. “6284 Sayılı Kanun ve İstanbul Sözleşmesi uygulanacak” pankartının yanı sıra, “Kadınlar her yerdeyiz” dövizleri taşıyan kadınlar sık sık,  “Kadın cinayetlerini durduracağız”,  “Yasayı uygula kadını yaşat” sloganı attı.

Açıklamayı kadınlar adına Safiye Özcan okudu.

Erkek egemenliğine cesaret veren koşullar topyekün ortadan kaldırılması gerektiğini söyleyen Özcan, “Bakın burada onlarca, yüzlerce kadın bir aradayız; tüm toplum kadın cinayetlerine karşı ayağa kalkıyor; bir tek bu ülkeyi yönetenler kadınları duymuyor.  İktidar kadınlara kulak verip, 6284’ü ve İstanbul Sözleşmesi’ni etkin bir şekilde uygulamalı. Artık toplumun her kesiminden kadının katıldığı, toplumun her kesiminin yükselttiği bir kadın cinayetlerini durdurma mücadelemiz var. Tek bir kadının dahi öldürülmediği bir ülkeye kavuşana kadar elbette durmayacağız. Kararlılıkla ve örgütlülüğümüzle mücadele edeceğiz. Güleda Cankel, Emine Bulut, Şule Çet, Ecem Balcı, Helin Palandöken, Özgecan Aslan, Münevver Karabulut’u  ve öldürülen kadın kardeşlerimizi asla unutmayacağız ve unutturmayacağız.  Sadece unutturmamakla kalmayacağız. Onlara verdiğimiz sözü tutup, her yerde yılmadan mücadeleye devam edeceğiz. İstanbul Sözleşmesi’ni ve 6284 Sayılı Koruma Kanunu’nu uygulatacak, kadın cinayetlerini durduracağız” dedi.

Açıklama sloganlarla son buldu