Sanatçı Mizgîn: Lorin'le Kürdistan'ı bir araya getirmek istedim

img

İSTANBUL - “Lorin” albümüyle dinleyenlerine yeniden "Merhaba" diyen Mizgîn, zorlu geçen yaşamında müziğin etkisini anlattı. Farklı tarzları bir araya getiren Mizgin, "Albümünde dört parça Kürdistan'ı bir araya getirmek istedim" diyor. 

Sanatçı Mizgîn’in yeni albümü olan “Lorin”  KOM ve MİR Müzik etiketiyle geçtiğimiz günlerde raflardaki yerini aldı. Albüm, “Azadî Şêrîn, Ez Kurd im, Bilbillo, De Dilo, Dayê, Şahîno, Dilo Ez Bimrim, Welcome Delal ve Bihar” parçalarından oluşuyor.  Pop, klasik ve geleneksel tarzda eserlerin buluştuğu albümde Hafizê Şîrazî'den, Mihemed Şêxo ve Abdulwahit Zaxoyî gibi önemli isimlerin eserleri de yer alıyor. 
 
Sanatçı Mizgin, albümüne ilişkin Mezopotamya Ajansı'nın (MA) sorularını yanıtladı. 1974’te Batman’da dünyaya gelen Mizgîn, 2 yaşında felç geçirmesi nedeniyle iki ayağını kaybeder. Bu nedenle okula gidemeyen Mizgin, bu durumun dezavantajları olduğu kadar avantajları da olduğunu belirtiyor. Okula gidip bilgi edinmenin iyi olduğunu ancak anadili unutturacak uygulamaların da psikolojik etkisinin kötü olduğunu söyleyen Mizgin, ablasından okuma-yazma öğrendiğini anlatıyor. 
 
ACILARI MÜZİĞE DÖKMEK
 
Çocukken kuzenlerinin kendisinden türkü söylemesini istediğini dile getiren Mizgin, "Onlara türküler okurdum. Belki de içinde olduğun acı veya baskıyı farkında olmadan müziğe döküyordum" diyor. 
 
Evlerinin asansörü olmadığı için özellikle kuşları dışarı çıkamayan Mizgin o süreçte insanların kendisine acıdığını söyleyerek o sürecin etkilerini şöyle anlatıyor: "İkinci katta oturuyorduk. Fazla inip çıkamıyordum. Genç bir kıza herkes tarafından acınarak bakılması bir yerde beni güçlendirdi, bir yerde de sesime de yansımış olabilir. Müziğe olan ilgim belki de bundan kaynaklı. Müziği seviyorum. Şarkı söylemek, duygularını ifade etmek, dinleyicilerin seni alkışlaması harika bir şey.”  
 
‘DÜĞÜNDE GÖZALTINA ALINDIM’
 
Batman'da yaşarken korsan bir kaset çıkaran ilgi gören ve müzik aşkıyla 1994 yılında İstanbul yolunu tutan Mizgîn,  burada da "Zulm û Zor" albümünü çıkartır. İlginin büyük olduğunu dile getiren Mizgin, o dönem Kürt müzik piyasasının yeni açıldığını da sözlerine ekleyerek, "O dönem halkımız Kürt müziğine susamıştı. Çünkü yasaklardan sonra çıkmıştı o kasetler. Fazla zorluk çıkmadı. Hatta baya baya o dönem tanındım.  Posterimde sarı-kırmızı-yeşil bir bandajı başıma bağlamıştım. Polisler evlere baskın düzenlediğinde çoğu evlerde benim posterimi görüyorlardı. Bir dönem beni de bir düğünde yakaladılar. Ondan sonra o posterlerden kaynaklı baya dayakta yedim onlardan. Bana ‘Hangi eve gidiyoruz oralarda senin posterin var. Sen nasıl bir şeysin. O poster nasıl o kadar yerlere dağılabildi’ diye sordular” diye anlatıyor. 
 
DANİMARKA’YA GİDİŞ
 
Mizgin, tedavi bahanesiyle 2000 yılında Danimarka’ya gittiğini ama gerçek amacının yeniden yaşamını kurmak ve başkasının gölgesi altında kalmadan yaşamak olduğunu belirtiyor.  Mizgîn, ikinci albümünü ise  2003 yılında da “Peyman” ismiyle müzikseverlerle buluşturur. 
 
‘TADINI, TUZUNU, RENGİNİ KENDİM VERMEK İSTEDİM’
 
Pop, folklorik, klasik ve geleneksel tarzda çıkardığı “Lorin” albümünü de anlatan Mizgîn,  bunu özel olarak seçmediğini ama kişinin kendi özelliklerinin de üretimine yansıdığını dile getiriyor. Albümün alt yapısından, miksine grafiğine ve hangi müzik aletleriyle çalışacağına kadar kendisi karar veren Mizgîn, "Her şeyi kendim kontrol etmek istedim. Rengini seçimini, kesimini, miksini, tadını, tuzunu kendim katmak istedim" diyor. 
 
‘HAFIZ İLE NİCHOLAS BULUŞMASI’
 
Şair Hafızê Şîrazî’nin “Bihar” şiirinin seslendiren Mizgîn, müziğini ise Danimarkalı rockçı Nicholas Hill’in hazırladığını belirtiyor. Eşi ile Nicholas'ın  aynı grupta müzik yaptıklarını ve bu şekilde tanıştıklarını aktaran Mizgin Hafiz Şirazî ile Nicholas'ın buluşmasını şöyle anlatıyor: "Şiiri Nicholas okudum, tercüme ettim. Nicholas bayağı etkilendi ve müzik de öyle oluştu. 18 yıldır Danimarka’dayım. Bir de bir Danimarkalı ile yaşıyorum. Benim ailem burada değil ancak onun ailesi burada. Doğal olarak harmanlama oluyor. Aslında benim bir ülkem olmuş olsaydı, özgür bir kimliğim olmuş olsaydı o kadar umursamazdım Kürt müyüm, Arap mıyım, Danimarkalı mıyım? diye. Benim için insan olmak her şeyden daha mühim. Bazen de içimde hissediyorum Kürdüm ama bir yerde de enternasyonalim. Hafız ile Nicholas buluşması bu.”
 
4 PARÇADAN BİR TUTAM
 
Kürt sanatçılar Mihemed Şêxo ve Abdulwahit Zaxoyî’nin eserlerine yer veren Mizgîn,  albümünde dört parça Kürdistan'ı bir araya getirmek istediğini söyleyerek, her iki sanatçıya da hayran olduğu için albümde yer verdiğini ancak istediği halde Soranice ve Dimîlki eserlere yer veremediğini belirtiyor. 
 
MA / Sadiye Eser