Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu’nda, 2021 Yılı Bütçe Kanunu Teklifi’nin görüşmeleri sırasında muhalefetten milletvekillerinin yönelttiği sorulara bakanlıklardan yazılı cevaplar geldi. Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekillerine gelen cevapların çoğunda ise, bakanlıklar ya yönetmelikleri hatırlattı ya da muhatap olarak yargı ve adli makamları gösterdi.

 

ADLİ MAKAMLAR GÖSTERİLDİ

 

HDP Ankara Milletvekili Filiz Kerestecioğlu’nun, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’a yönelttiği “OTTOWO Sözleşmesi’ne göre 2022’ye kadar tüm mayınların temizlenmesi gerekiyor ki bu daha önce olması gereken bir şeydi, talebinizle uzatıldı. Durum nedir temizlenecek mi mayınlar?” sorusuna “Mayınların temizlenmesi, mevcut 8 ÖMAT ve JÖMAT bölükleri ile hibe AB fonları da kullanılarak süratle ve emniyetle devam ediyoruz. Bakanlığımıza bağlı birimlerin yaptıkları çalışma neticesinde ortaya çıkan Strateji Mayın Faaliyet Planımız doğrultusunda 2025 yılı sonuna kadar mevcut mayınlı alanlarımız temizlemeyi planlıyoruz” yanıtı verildi.

 

Kerestecioğlu’nun “Harp Okulu öğrencileri komutasız bir şey yapabilirler mi?” sorusuna ise Akar, yazılı olarak verdiği yanıtta “Bahsedilen husus adli makamlara intikal ettiğinden herhangi bir değerlendirme yapılmamıştır” denilerek, adli makamlar muhatap gösterildi.

 

KANUN MADDELERİYLE CEVAP 

 

HDP İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm tarafından Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’e “Haklarında kesinleşmiş bir hüküm olmamasına rağmen avukat arkadaşlarımızın mesleğini yapması Adalet Bakanlığı tarafından neden engellenmektedir? Bu konuda bir düzenleme yapmayı düşünüyor musunuz? Adaleti sağlamayı düşünüyor musunuz?” şeklinde yöneltilen soruya verilen cevapta Avukatlık Kanunu yazıldı.

 

MUHATAP İNFAZ HÂKİMLİĞİ 

 

Kerestecioğlu’nun “Bodrumlu Kadınlar Gülten Kışanak’a balık desenli bir elbise hediye ediyorlar ve kızı bunu cezaevine götürüyor, cezaevi idaresi bunu sakıncalı bularak almıyor. Balık desenli bir elbisede ne gibi bir sakınca görüyorsunuz, bunu bir araştırır mısınız?” sorusuna Adalet Bakanlığı tarafından, “Bu itibarla söz konusu kıyafet, anılan hükme istinaden Kurum Müdürlüğü tarafından kabul edilmemiş ve getirene iade edilmiştir. Hükümlü veya tutukluların kurum uygulamalarına karşı infaz hâkimliklerine şikâyet hakları bulunmaktadır” cevabı verildi.

 

İŞKENCE SORUNSA GEÇİŞTİRME

 

Adalet Bakanı Gül’e, HDP Muş Milletvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit’in “Süngerli oda uygulaması adı altında cezaevlerinde işkence yapıldığını biliyor musunuz?” sorusuna ise, kötü muamele vakalarının yaşanmaması ve bu tür şikâyet sebeplerinin ortadan kaldırılması için mevzuatta köklü değişikliklerin yapıldığını belirtilerek, geçiştirildi. Cezaevlerinin ulusal ve uluslararası bağımsız kuruluşlar tarafından denetlendiği belirtilen cevapta, “Hükümlü ve tutukluların sağlık ve yaşam koşulları, iç güvenlik, sevk ve nakil işlemleri ile ilgili aksaklık ve eksiklikleri yetkili mercilere bildirilmektedir” denildi.

 

YARGIYA İNTİKAL ETMİŞ

 

HDP Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun, Adalet Bakanlığı’na yönelttiği sorulara ise kopyala yapıştır cevaplar verildi. Kocaeli’nin Çayırova ilçesinde bulunan Akpınar Tekstil Fabrikası’nda Haziran 2019’da çıkan yangında 4 mülteci işçi yaşamını yitirdiğini hatırlatan Gergerlioğlu’nun, “İki yıla yakındır verdiğim soru önergesinin cevabını alamadım. Aslında bilirkişi raporları çok büyük ihmalleri gösteriyordu. Neyin üstü örtülmeye çalışılıyor?” sorusuna Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Selçuk, bakanlığın iç müfettişleri tarafından inceleme yapılarak rapor düzenlendiğini belirterek, “Konu yargıya intikal etmiş, olayın nedenleri ile olayın meydana gelmesinde kusuru bulunanlar yapılan yargılama sonucunda tespit edilecektir” yanıtı verdi. 

 

Gergerlioğlu’nun “Kuzey Marmara Otoyolu’nda, Gebze civarında bir kaza olmuştu. Bununla ilgili araştırma sonuçları nedir?” soruna da aynı cevap verildi.

 

YANITSIZ BIRAKILIYOR

 

Bakanlıklardan gelen cevapları değerlendiren HDP’li Züleyha Gülüm, “Tüm Meclis çalışmalarında benzer bir tavırla karşı karşıyayız. Verdiğimiz soru önergelerine cevaplar verilmiyor ya da bilgi için yaptığımız başvurulara cevaplar verilmiyor. Normalde tüzük gereği 15 gün içinde cevap verilmesi gerekirken, çoğuna cevap alamıyoruz. Bütçe görüşmeleri sırasında da sorduğumuz sorulara gönderilen yazılı cevaplar gerçek cevaplar değil. Bir tanesine kanun maddesini gönderdiler. Biz zaten kanun maddelerini biliyoruz. Dolayısıyla bu bir cevap değil” diye belirtti. 

 

DENETLENME YETKİSİ ENGELLENİYOR

 

Kalem kalem sayılan ve denetlenebilir bir şekilde organize edilen bir bütçenin olmadığını kaydeden Gülüm, şöyle dedi: “Dolayısıyla yasamanın denetleme faaliyetinin önüne geçen, bunu engelleyen bir yöntemle karşı karşıyayız. Verdiğimiz sorulara verilmiş gibi gösterilen ama aslında verilmeyen cevaplar da bunun sonucu.” 

 

Geçiştirilen cevaplarla Meclis’in denetleme yetkisinin önüne geçildiğini ifade eden Gülüm, “Ama bu bizim değil halkın denetleme yetkisinin önüne geçmek. Halk adına harcandığı söylenen, halkın parasının nereye harcandığına dair halka hesap verilmemesidir. Çünkü halka değil sermayeye, kendi yandaşlarına, savaşa, saraya ve erkeklere harcanan bir bütçe olduğu için bunu açıklayamıyorlar. Görüntüde bir bütçe tartışması yapıyor gibi görünüp aslında yine aynı yerlere yeniden bir bütçe çıkarmayı hedefleyen bir süreç yaşıyoruz” dedi. 

 

MA/ Zemo Ağgöz