DİYARBAKIR- HDP’li Remziye Tosun, 5 Nisan’da eş zamanlı operasyonla gözaltına alınan 26 kadının, emniyette maruz kaldıkları kötü muameleyi Meclis’e taşıyarak, İçişleri Bakanı Süleyman Solu’ya sordu.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır Milletvekili Remziye Tosun, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında 5 Nisan’da birçok adrese düzenlenen eş zamanlı operasyon sonucu gözaltına alınan 26 kadının, emniyette maruz kaldıklarını Meclis’e taşıdı. Tosun, konuya ilişkin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun yanıtlaması talebiyle soru önergesi verdi.
Kadınların Diyarbakır TEM Şube’de pandemi koşullarında hijyenden yoksun bir ortamda tutuldukları belirtilen önergede, yaşananlar şu şekilde sıralandı: “Kolluk güçleri tarafından temiz battaniyenin verilmediği, yemeklerin çöp kovaların bulunduğu noktada olduğu, havalandırmaların yetersiz olduğu, içme amaçlı su hakkının 0,5 litre olup günde 3 kere olduğu, ekstra su talep edildiğinde lavabo musluğundan ihtiyaçlarının giderilmeye zorlandıkları. 24 saat kesintisiz voltajı yüksek sarı ışık bulunması. Gözaltına alınmış olan Bahar Karakaş Uluğ’un eklem problemlerinden dolayı iki defa ambulans çağrılıp ilaç tedavisine başlaması nezarethanelerde uygulanan sistematik işkencenin somut göstergesidir. Nezarethanelerin kapılarının sürekli kapalı olması dini vecibelerini yerine getirmek isteyen veya rahatsızlıklarından dolayı lavabo ihtiyaçlarını karşılamak isteyen kadınların zorlanmasına sebep olmuştur. Gözaltına alınan 2 kadının vejetaryen olup yemeklerinin buna uygun getirilmemesi. Nezarethanede toplam 26 kadının 24 saat boyunca erkek kolluk güçleri tarafından izlenmesi, aralarında mütedeyyin kadınlarında bulunduğu yurttaşların taciz edildiği hissi yaratmıştır.”
Gözaltı sonrası adliyeye getirilen kadınların muayene olduğu doktor odasına polislerin girdiği kaydedilen önergede, “Kolluk güçleri eşliğinde muayene yapılmıştır. Gözaltında kolluk güçlerinin insanlık onuruna yakışmayacak muamelelerde bulunması, masumiyet karinesini zedeleyen bir tutumdur” denildi.
Önergede, Soylu’nun yanıtlaması istemiyle şu sorular yöneltildi:
“*Diyarbakır TEM nezarethanesinin kirli yatakların olması, yeterli su verilmemesi, havalandırmanın yetersiz olması gibi hijyenden yoksun olması Bakanlığınızın bilgisi dâhilinde midir? Kolluk güçlerinin gözaltına alınan yurttaşlara hijyen malzemelerinin temin edilmemesinin gerekçesi nedir?
*Bakanlığınızın kendi kurumlarında pandemiye ilişkin nasıl bir tedbiriniz vardır? Bu konudaki çalışmalarınız nelerdir?
*Bakanlığınız nezarethane koşullarının gözaltına alınan yurttaşlara ciddi sağlık problemleri yarattığından haberdar mıdır? Tüm yurttaşların sağlıklı çevrede bulunma hakkı kanunlarca güvenceye alınmıştır. Bakanlığınız yurttaşlara sağlık problemleri yaratan ve haklarını ihlal eden bu duruma karşı bir girişimde bulunacak mıdır?
*Uluslararası Sözleşmeler ve TCK’da güvence altına alınan ve işkenceyi yasaklayan yasalara rağmen nezarethanede yapılan uygulamalarla yurttaşlara sistematik psikolojik işkence yapılmıştır. Bakanlığınızın konu ile ilgili açıklaması olacak mıdır? Psikolojik işkence uygulayan kolluk güçleri hakkında işlem başlatılacak mıdır?
*Gözaltına alınan kadınlar arasında vejetaryen olup buna uygun yemek getirilmemesinin gerekçesi nedir? Bakanlığınız gözaltındaki yurttaşların beslenme haklarının gasp edildiğinin farkında mıdır?
*Vejetaryen olup uygun yemek getirilmediğinden beslenememesinin örgütsel tavır olarak nitelendirilmesi ne anlama gelmektedir? Kolluk güçlerinin gözaltındaki yurttaşlara suçlu muamelesi yapması hakkında Bakanlığınız bir işlem başlatacak mıdır?
*26 kadının 24 saat kesintisiz ve günlerce erkek kolluk güçleri tarafından izlenmesi Bakanlığınızca nasıl açıklanmaktadır?
*Diyarbakır TEM nezarethanesinde abdesthane, mescit gibi dini vecibelerin yerine getirilmesi için gerekli alanların olmadığı Bakanlığınız bilgisi dâhilinde midir?
*Gözaltındaki yurttaşlara hastane muayenesinin kolluk güçlerinin eşliğinde gerçekleştirilmesi ve gözaltındaki yurttaşlara avukat görüşünden sonra arama yapılması ciddi bir suçtur. Bakanlığınız yaşanan hukuksuzlukları ve kolluk güçlerinin yasadışı uygulamaları ile ilgili bir girişimi olacak mıdır?
*Kolluk güçlerinin mevcut yasalara uygun davranabilmesi için hizmet içi eğitim verilecek midir?
*Son 5 yıldır Diyarbakır genelinde haklarında soruşturma başlatılan kolluk gücü sayısı kaçtır?”