‘Newroz’daki mesajı görmezden gelenler varlığını sürdüremez’

img

DİYARBAKIR - Newroz alanlarında milyonlarca kişinin, ulusal birlik için kendilerine bir kez daha sorumluluk yüklediğini belirten Kürdistani ittifak partilerinin temsilcileri, “Newroz’daki mesajı görmezden gelenler varlığını sürdüremez” dedi.  

İktidarın tüm engellemelerine ve provakatif girişimlerine rağmen bu yıl "Dem dema serkeftinê ye (Şimdi kazanma zamanı)” şiarıyla 72 merkezde kutlanan Newroz'a milyonlarca kişi katıldı. Milyonlar alanlarda ağır tecrit altında tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın fiziki özgürlüğünü, Kürtler arası ulusal birlik ile Kürtçenin resmi ve eğitim dili olması talebini yüksek sesle dile getirdi. 
 
Bu yıl Newroz deklarasyonu yayınlayan Kürdistan ittifak partilerinden İnsan ve Özgürlük Partisi (PİA) Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Kaya ve Azadî Partisi Genel Başkanı Ayetullah Aşitî, Newroz alanlarında verilen mesajlar hakkında değerlendirmelerde bulundu. 
 
DEKLARASYONU HALK SAHİPLENDİ
 
PİA Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Kaya, milyonlarca Kürdün bu yıl başta bölge illeri olmak üzere tüm Türkiye metropollerinde Newroz alanlarına çıkarak yok sayılmaya, baskılara, algı operasyonlarına rağmen ayakta olduklarını ve taleplerinden asla vazgeçmediklerinin mesajını verdiğini aktardı. Yayınladıkları Newroz deklarasyonunda yer alan Kürt ulusal birliğinin sağlanması, PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü ve Kürtçenin resmi ve anadil olması talebinin halk tarafından güçlü bir şekilde sahiplenildiğini belirten Kaya, “Bu yıl ki Newroz, geçmiş yıllara nazaran Kürdi özellikleri daha üst düzeye çıkan bir Newroz’du. Yine Kürtler bu topraklarda kendi özgün kimliğiyle diğer halklarla kardeşçe yaşama iddiasından vazgeçmediğinin mesajını verdi.  Kürtçenin resmi ve eğitim dili olması gerektiği, Kürt meselesinin demokratik yollarla çözülmesinin yolunun açılması ve İmralı başta olmak üzere tecridin kaldırılması, bu vesileyle de diğer tutsaklar üzerindeki hukuksuzluğun kaldırılması taleplerini yineledi. Yeniden bir çözüm sürecinin başlatılması Kürtlerin ortak talebiydi” dedi.
 
GERÇEĞİ BASTIRAMADILAR 
 
Alanlarda sık sık “Biji serok Apo” sloganları atan milyonların iktidara, Kürt sorunun çözümünde tek muhatabın Öcalan olduğu gerçekliğine bir kez daha vurgu yaptığının altını çizen Kaya, şöyle konuştu: “Sayın Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması çözüm sürecine büyük olanak ve imkan sağlayacağı açıktır. Bir kişinin tecridi olarak ele alındığında bu durum basitleştirilmiş olur. Bu böyle bir olay değildir ve bütün Kürtleri etkileyen bir hadisedir. Öcalan’sız bir çözümün Türkiye’de konuşulması imkansızdır. Birincil derecede bir muhatabın yok sayılması ile süreç işletilemez, toplum bunun farkında. Aslında Newroz alanlarında atılan sloganlarda kolluğun sürekli sesi bastırması, ‘bir tarafın gerçeği bastırması bir diğer tarafın ise gerçeği haykırması’ anlamını taşıyordu. Bugün Kürtler açısından muhatabiyet söz konusu olacaksa bunun birinci aktörü Sayın Öcalan’dır. Kürtler bunu haykırdı ve bunun etrafında gelişecek bir süreç, ancak başarılı olabilir, yoksa bunun dışlayacak hiçbir çözüm perspektifi, zaten sonuçlanamaz. Milyonlar bunun farkındaydı.” 
 
‘HALK SORUMLULUK YÜKLEDİ’
 
Kaya, ulusal birlik çalışmalarına ilişkin de halkın güçlü mesajlar vererek, artık adım atılması yönünde kendilerine ciddi bir sorumluluk yüklediğini vurguladı. Kaya, şunları kaydetti: “Newroz alanlarında gördüğümüz şey bizim birlik için ortaya koyduğumuz çabanın, çalışmanın çok ötesindeydi. Dolayısıyla buradaki küçücük bir kıvılcım, alanlara neredeyse yangın olarak yansıyor. Newroz ateşini gürleştiren taleplerden biri de buydu. Buradaki bir ittifak dört parçaya da yansıyacaktır. Yani Kürdistan ulusal ittifak arayışı tabir yerindeyse hiçbirimiz tarafından boşa kürek çekme değildir. Kürtlerin içerisindeki o hasret ve beklenti, küçücük adımları bile ileriye taşıyacak potansiyeli barındırıyor.”
 
‘MESAJI GÖRMEYENLER VARLIĞINI SÜRDÜREMEZ’
 
Alandaki sinerjinin, Kürt partilerini biraz daha ısrarlı ve olumlu adımlar atmaya zorlayacağını kaydeden Kaya, “Alanlar bize basit şeylere ve küçük hesaplara takılmamamız gerektiğini söylüyor. Alanlardaki bu mesaja lakayt kalan ve bunu görmezden gelen hiçbir siyaset önümdeki süreçte varlığını sürdüremez. Bunu görenler ancak geleceği inşa edebilir. Bunun dışındaki hiçbir bakış doğru olmamakla birlikte kalıcı da değildir” diye konuştu. 
 
‘HALK TUZAĞA DÜŞMEDİ’
 
Azadî Partisi Genel Başkanı Ayetullah Aşitî ise iktidarın bu yıl ki Newroz kutlamalarını sabote etmek için büyük bir çaba sarf ettiğini, fakat halkın bu gerçeği görerek tuzağa düşmediğini vurguladı. Devletin Newroz’u engelleme gayretinin halkta karşıt bir güç yarattığını dile getiren Aşitî, “Bu bir etki tepki olayıydı. Devletin saldırısı kadar karşı koyma direnci de ortaya çıkmış oldu. Kürtler artık uyanmış ve bilinç sahibidir. Tabi Newroz’un bu denli kitlesel kutlanılmasında ortak deklarasyonun da payı büyüktür. Kürt partilerinin yan yana gelip birlikte bir deklarasyon yayınlaması halka güçlü bir moral verdi. Burada Kürtlerin kendi içerisindeki birliği çok büyük önem teşkil ediyor. Kürtler, inanç ve fikirleri ne olursa olsun birlikte hareket etmek zorundadır. Ben Newroz’da da bu konuyu dile getirdim. Özgürlük yolunda mazlum halkların birlikte hareket etme gibi bir zorunluluğu vardır. Bu başarıyı getirecek bir gerçekliktir” şeklinde konuştu. 
 
‘BİRLİLİK ZORUNLULUK OLDU’
 
Artık ulusal ittifakı kalıcı hale getirme gibi bir zorunluluklarının olduğunu vurgulayan Aşitî, “Bu ittifakı devam ettirip kalıcı hale getirmek için çalışmamız gerekiyor. Kürtlerin geldiği bu aşamada ittifakı oluşturması elzemdir. Değişen dünyada artık teknoloji çok gelişti. Ondan dolayı bizim sesimizin duyulmadığı yerlere Kürt medyası ulaşmalı. Bu birliğin önemine ilişkin mesajları aktarması gerekiyor. Kürt medyasına da çok iş düşüyor” dedi. 
 
MA / Ergin Çağlar