CHP Sözcüsü Tezcan: Soylu 'iç güvenlik tehdidi' haline geldi

img
ANKARA - CHP Parti Sözcüsü Bülent Tezcan, partilerine dönük söylemleri nedeniyle “adının başında İçişleri Bakanlığı etiketi bulunan bir şahıs” olarak tanımlayıp, “iç güvenlik tehdidi” haline geldiğini söylediği Süleyman Soylu’ya istifa çağrısında bulundu. PM toplantısında ise Elazığ milletvekili seçilen Gürsel Erol'un ihracı istendi. 
 
Genel seçimlerin ardından Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Parti Meclisi, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında Genel Merkez’de toplandı. Partili kimi isimler hakkında disiplin süreci başlatılması beklenen toplantı devam ederken, CHP Sözcüsü Bülent Tezcan açıklamalarda bulundu.
 
Parti Meclisleri’nin “disiplin” gündemi ile toplandığını belirten Tezcan, “Seçim sonrası olduğu için Parti Meclisimiz seçimle ilgili düşüncelerini de paylaşıyorlar. Bu esaslı bir seçim sonucu değerlendirme toplantısı değil. Önce teknik heyetler kurduk, o heyetler seçim sonuçlarıyla ilgili raporlar hazırlayacak. Onları PM üyelerine dağıtıp, teknik raporlar çerçevesinde bir siyasi değerlendirmeyi Parti Meclisi’nde yapacağız” dedi.
 
SOYLU'YA TEPKİ: TERBİYESİZCE BİR AÇIKLAMA
 
Soylu’nun yaptığı açıklamaları ve verdiği talimatı da değerlendiren Tezcan, konuya dair şunları söyledi: “Tabi biz bunlarla meşgulken Türkiye’de adının başında İçişleri Bakanlığı etiketi bulunan bir şahsın açıklamaları toplumu derinden ve esaslı biçimde yaralamıştır. Bu kadar sorumsuz, bu kadar ölçüsüz, bu kadar ayarsız bir açıklamayla neyi amaçladıklarını anlamak çok güçtür.
 
Değerli arkadaşlar İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, şehit cenazeleri üzerinden toplumu bölge hesabı içine girmiştir. Şaşırdık, önce şaka haber sandık. Ancak gördük ki haberlerden, gerçekten diyor ki; ‘Ben müsteşarım vasıtasıyla valilere talimat gönderdim. Şehit cenazelerine CHP İl Başkanlarını almayacaksınız’ demiş. Dehşet verici bir açıklama, terbiyesizce bir açıklama. Vicdansız bir açıklama, hadsiz ve sorumsuz bir açıklama.
 
Toplumu ortamı terörize eden bir açıklamayı nasıl yapar? Aklımız tutuldu. Bu toplumu bölen, çatışmaya tahrik eden bir açıklamadır. Bu bir kaos planının parçası olarak yapılabilecek bir açıklamadır. Eğer aklına geleni ölçüsüzce söyleme hakkına sahip biri değilse, bu muhtemel derin karanlık kaos planının dışa vurumu ve işaretidir.”  
 
‘KAOS PLANLARI BÖYLE HAYATA GEÇİRİLİR’
 
Soylu’nun sözleri için “toplumu bölen, çatıştıran bir açıklamadır. Bölücü bir içişleri bakanı vardır”  diyen Tezcan, “Bu plan şehit cenazelerini ve camileri kavga alanı haline getirme planıdır. Bu çağrı şehit cenazelerini ve camileri kavga alanına getirme haline getirme planıdır. Derin karanlık kaos planları böyle çağrılarla hayata geçirilir. Bütün toplumun dikkatini çekiyorum. İçişleri Bakanı’nın görevi şehit cenazelerini önlemektir. Şehit cenazelerinde protokol yapmak değildir. İçişleri Bakanı sorumsuzca protokol düzenleme hesabına girip, camileri çatışma alanı getirme peşindedir. Bu milleti bölmenize müsaade etmeyeceğiz” ifadelerini kullandı.
 
İSTİFAYA ÇAĞIRDI
 
Tezcan, bu sözleri nedeniyle Soylu’yu istifaya da davet eti. Tezcan, “İçişleri Bakanı derhal istifa etmelidir. Böyle bir anlayışın Türkiye’de İçişleri Bakanı olarak görev yapabilmesi mümkün değildir” dedi. Tezcan, sözlerine şöyle devam etti: 
 
“İç güvenlikle sorumlu olan bir bakan, iç güvenlik tehdidi haline gelmiştir. Toplumsal huzurun ve güvenliğin tehdidi haline gelmiştir. Arzumuz şehit cenazelerinin son bulmasıdır. İnşallah şehit cenazeleri bir daha gelmez. Ama şehit cenazeleri gelirse bu çağrı ne olursa olsun, bizim il başkanlarımız camilerde cenaze törenlerinde yer alacaktır. Bunu engellemeye hiç kimsenin hakkı ve haddi yoktur. Ortaya çıkan tutumların sorumlusu Süleyman Soylu olacaktır. Şimdiden herkesin bunu bilmesini istiyoruz.
 
‘HUKUKİ GİRİŞİMDE BULUNACAĞIZ’
 
Biraz önce kaos planının işareti olabilir böyle bir çağrı, zihnen problemi olan birinin söylediği söz olarak düşünmüyorsak bunu bu bir kaos planının ifadesi olabilir bu, başka bir şey değil. Bugünkü bazı gazete manşetlerine baktığımız zaman böyle bir kaos planı hazırlığının işaretlerini görüyorum. Sorumsuz bazı gazete manşetlerinde, bir terör saldırısı üzerinden CHP’ye ve CHP’lilere dönük bir kaos projesinin, toplumu bölmeye dönük kaos projesinin hazırlandığı işareti alıyoruz. Hepsiyle ilgili yasal işlem başlatacağız. CHP’ye bunu kimsenin söyleme hakkı yoktur. İçişleri bakanı derhal istifa etmek zorundadır. Hakkında hukuki her türlü girişimde de bulunacağız.
 
Burada belli ki İçişleri bakanı koltuğunda oturan Süleyman Soylu, Erdoğan’a göz kırpıyor. Yeni dönemin içişleri bakanı olmak için ‘senin en sorumsuz silahşörün ben olurum’ diyor. Bize dönük bu saldırılara pabuç bırakmayacağız.
 
İnşallah şehitlerin olmadığı bir Türkiye olur. Ama şehit cenazeleri olduğu sürece, il başkanlarımız şehit cenazelerinde bulunacaktır. Ve hiç kimsenin il başkanlarımıza müdahale etme haddi ve hakkı yoktur. Derhal sorumlu bir dile iktidar çevrelerini davet ediyorum. Süleyman Soylu’nun derhal istifa etmesi ya da azledilmesi gerekiyor.
 
'GÜNDEMİMİZDE KURULTAY YOK'
 
Gündemimizde istifa ya da kurultay yoktur. Bu çerçevede önümüzde iki büyük seçim vardır. yerel seçimler ve ondan sonraki genel seçim.”
 
ELAZIĞ MİLLETVEKİLİ GÜRSEL EROL'UN KESİN İHRACI İSTENDİ
 
CHP'den Elazığ milletvekili seçilen Gürsel Erol, Parti Meclisi toplantısında alınan kararla, kesin ihraç talebiyle disipline sevk edildi.Karar oy birliği ile alındı. Parti içinde Genel Başkan Kemal Kılıçdaoğlu’na muhalefet eden vekillerden olan Erol, seçimlerin ardından CHP Genel Merkezi önünde 24 saatlik oturma eylemi yapacağını duyurmuş, ardından bu kararından vazgeçmişti.