Babacan: Yeni bir tek adam partisine ihtiyaç yok

img

HABER MERKEZİ - Parti kurma çalışmaları 2020’nin başlarına sarkan Ali Babacan, “Memlekete baktıkça içim kan ağlıyor, yeni bir tek adam partisine ihtiyaç yok. Kimse yolumuzdan bizi çeviremez” diye konuştu. Babacan, Demirtaş ve Kavala için de “Tutuksuz yargılanmalılar” dedi.

AKP’den istifa eden eski Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Ali Babacan, yeni partinin ocak ayında kurulacağını açıkladı. 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile ayda 2 kez görüştüğünü ifade eden Babacan, aktif siyasete neden döndüğünü ve Türkiye'yi nasıl gördüğünü anlatırken, “İstesek başka bir şey yapardık. Ama memlekete bakınca içim kan ağlıyor, yeni bir tek adam partisine ihtiyaç yok” dedi. 
 
PARTİSİ NE ZAMAN KURULUYOR?
 
Parti çalışmalarını yürüttüğü Ankara-Balgat'taki ofisinde T24’ten Şirin Payzın'ın sorularını yanıtlayan Ali Babacan, “Parti ne zaman kurulacak?” sorusuna, “Çalışmalar beklediğimizden uzun sürdü,  2020’ye sarkacak ama bu haftalarla ifade edilecek bir sarkma değil. Partinin adını milletimiz koyacak. Ana akım parti olacağız. Kadro partisi olacağız. Türkiye’nin bir başka tek adam partisine ihtiyacı yok. Yüzde birlik bir kesimin bile haklarını koruyacağız. Türkiye’nin ihtiyacı katılımcı ve çoğulcu demokrasi…” yanıtını verdi.
 
ŞEHİR ÜNİVERSİTESİ 
 
Babacan, Şehir Üniversitesi ve “Halkbank’ın dolandırılması” iddiasıyla ilgili soruya şu yanıtı verdi: “Eğer siyasi hesaplaşmanız varsa siyaset zemininde yapılmalı. Binlerce öğrenciyi neden mağdur ediyorsunuz? Cumhurbaşkanımız beni çok iyi tanır. Kızgınlıkla söylenmiş belli… Aksi halde beni 6 ay önce birlikte çalışmaya neden davet etsin. Bana ileride daha ağır şeylerde söylenebilir biz her şeyi göze aldık. Kararımız tam. Bizi kimse bu yoldan çeviremez. Her şeyin hesabını vermeye hazırız. İftiralar olabilir çamur atanlar olabilir. Çamur atanların da eli pislenir o çamurdan da kolay kolay kurtulamazlar.”
 
NEDEN SİYATE DÖNDÜ?
 
Babacan, “neden siyasete döndüğünü” şöyle açıkladı: “Memlekete baktıkça içim kan ağlıyor. Bu ülkeye yazık, biz bunu hak etmiyoruz. Bu ülkede topyekun bir siyasi revizyon gerekiyor. ‘50+1 benim vatandaşım, sadece onları sahiplenirim’; böyle bir yönetim olamaz.”
 
DEMİRTAŞ VE KAVALA
 
Ali Babacan, tutuklu bulunan HDP önceki dönem Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ile iş insanı Osman Kavala için şunları söyledi: “Tutuksuz yargılanmalılar. Demirtaş’ın temsil ettiği siyasi çizginin önü ne kadar açık olursa, siyaset içinde olursa Türkiye için o kadar faydalıdır. Kavala herkesin tanıdığı bir isim, ne yaptığı belli. Ben şahsen tutuksuz yargılamadan yanayım.”
 
Babacan, Gezi’yle ilgili düşüncesini şöyle ifade etti: “Samimi eleştirilere bile tahammül edememek çok yazık. Gezi davasında mağdur olarak yer almam benim ettiğim bir durum değil. Şahsi olarak Gezi ile alakalı hiçbir mağduriyetim yok.”
 
İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ
 
Babacan, ifade özgürlüğüne dair de şunları kaydetti: “Her gösteri her düşünce her sesini çıkaran düşman değil. İfade ve gösteri özgürlüğüne tehdit var. İnsanlar her bir araya geldiğinde ‘devleti yıkmak istiyor’ denemez. Her farklı düşünene ‘sen hainsin, sen beni devirmeye çalışıyorsun’;  böyle bir şey yok. Baskı rejiminde grinin tonları var. Allah korusun bunun daha koyu tonları da var. Siyah noktası var, daha orada değiliz ama beyaza dönmek zorundayız. Trendler tehlikeli.”
 
‘BAŞKANLIK SİSTEMİ BARIŞ GETİRMEDİ’
 
Babacan, başkanlık sistemi için “İçte de dışta da barış getirmedi, bu sistem Türkiye için çalışmıyor, çözüm üretmiyor. Güçlendirilmiş parlamenter sistemi savunuyoruz” dedi.
 
Babacan, “ekonomi, yargı ve kurumlar” için şunları söyledi: “Çok uyarı yaptık, ülke kayıp gidecek dedik; dediğimiz oldu. Genç işsizliğin yüzde 26 olması tarihi bir oran... Üniversite mezunlarının yüzde 50’si işsiz, tablo çok çok kötü. İnşaatla sorunlar çözülmez. Pazar günü seçimi kazansak 30 günde ekonomiyi ve kurumları toparlarız. Yargıya deriz ki asla size telefonlar gelmeyecek.”
 
KANAL İSTANBUL
 
Ali Babacan, Kanal İstanbul tartışmaları için şöyle konuştu: “Bir kutuplaştırma projesi. Gündemi değiştirmeye ihtiyaç var. Çünkü gündemde işsizlik var. Katılımcı demokrasi ile bu proje tartışılmalı. Montrö çok önemli, faydasını çok gördük. Bizim kanal projesine değil sanayi ve teknolojiye yatırıma ihtiyacımız var.”
 
MEHMET AĞAR’A CEVAP
 
Bir dönem İçişleri Bakanlığı, Adalet Bakanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü görevi yapan ve 1990’larda işlenen birçok faili meçhul cinayetle ismi anılan Mehmet Ağar’ın “Yeni kurulacak partileri mutlaka vazgeçirmek lazım. Aksi takdirde çok ağır sonuçları olur” açıklaması sorulan Babacan, “Mehmet Ağar’ın sözleri bizim yaptığımızın ne kadar etkili olacağını gösteren ifadeler” dedi.