İki kentten hasta tutuklular için seslendiler 2020-08-22 14:19:23   ANKARA / İSTANBUL – Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi ve İHD üyeleri, Ankara ve İstanbul'da yaptıkları açıklamalarla hasta tutuklular Tenzile Acar ve Zana Mazak durumuna dikkat çekip, hasta tutuklular konusunda acilen adım atılmasını istedi.   İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu, hasta tutukluların durumuna dikkati çekmek için her hafta gerçekleştirdikleri F Oturumu’nun 439’uncusunu koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle sosyal medya hesapları üzerinden yaptı. Bu haftaki oturumda, Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevinde tutulan Tenzile Acar’ın durumunu dikkat çekildi. Açıklamayı İHD İstanbul Şubesi üyesi Taylan Bekin okudu.   ‘SAĞLIĞA ERİŞİM DURMA NOKTASINDA’   Bekin, salgının ülkede yeniden tırmanışa geçtiğini hatırlatarak, yeterli önlemlerin alınmadığı cezaevlerinde pozitif vakaların arttığını vurguladı. Salgın nedeniyle sağlığa erişim hakkının durma noktasına geldiğinin altını çizen Bekin, bu durumun yaşanan tabloyu daha da ağırlaştırdığını söyledi.    ‘HASTALAR HASTANEYE GÖTÜRÜLMÜYOR’   Bitlis E Tipi Cezaevi’nde iki koğuşta yapılan testler sonucunda pozitif vakaların çıktığını fakat tutukluların hastaneye götürülmediğini belirten Bekin, “Pandemi nedeniyle tedavisi geciktirilen ve ölme noktasına gelince tahliye edilen kanser hastası mahpus Mevlüt Öztaş’ın tahliyesinden kısa bir süre sonra 19 Ağustos’ta yaşamını yitirmiş olması, bu iddia ve endişelerin haklılığını göstermektedir” dedi.    ‘TEDAVİ OLANAKLARI SAĞLANMADI’   Tenzile Acar’ın 2017 tarihinde İstanbul’da gözaltına alındığını ve 15 gün işkence edildiğini buna rağmen darp raporunun verilmediğini dile getiren Bekin, Acar’ın tutuklu kaldığı sürede hastalandığını ve Hepatit B teşhisi konulduğunu hatırlattı. Acar’ın tedavisi için gereken olanakların sağlanmadığının altını çizen Bekin, yeniden rahatsızlanan Acar’ın tüberküloz olabileceği söylenmesine rağmen kesin teşhis için gerekli tetkiklerin yapılmadığını belirtti.    ‘GEÇ TEDAVİ ÖLÜME NEDEN OLUYOR’   Hepatit B ve tüberküloz hastalıklarının tedavi edilebilir olmasına rağmen erken dönem tedavi edilmedikleri noktada ölümcül hale geldiğini vurgulayan Bekin, geç tedavi yüzünden ölümlerin yüzde 49’lara kadar yükseldiğine işaret ederek, “Bu hastalıkların tedavisi ve diğer mahpuslara bulaşmasının önlenmesi bakımımdan tedavi, beslenme ve hijyen kurallarına tam uyulması gerekmektedir” diye konuştu.    ‘KELEPÇELİ MUAYENEYE ZORLANIYOR’   Acar’ın hasta hakları ihlal edilerek jandarma eşliğinde ve kelepçeli olarak muayeneye zorlandığını sözlerine ekleyen Bekin, Acar’ın bu nedenle tedavisinin sağlanmadığını ifade etti. Bekin, şunları söyledi: “Tenzile Acar ve diğer tüm hasta mahpusların tedavi ve sağlığa erişim haklarının korunması amacıyla tedavileri sağlanıncaya ve bunun yanında salgın süreci son buluncaya kadar cezalarının infazına ara verilerek, serbest bırakılmaları için yetkilileri göreve çağırıyoruz.”    Ankara'da da Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi, 311'inci haftasına ulaşan eylemlerinde bu kez Bolu F Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutulan Zana Mazak’ın sağlık durumuna dikkat çekti.    İnsan Hakları Derneği (İHD) Şubesi’nde düzenlenen basın toplantısında konuşan Dernek Yöneticisi Sevil Turgut, mahpuslar sağlıksız koşullarda yaşamaya çalışmaktığı, pek çok mahpusun ise bu durumdan yaşamlarını kaybetmeye devam ettiğini dile getirdi.   Hasta tutuklu Zana Mazak’ın 26 yıldan bu yana cezaevinde olduğu belirten Turgut, kalp hastası olmasına rağmen Urfa Cezaevi’nden Bolu’ya sevk edilen Mazak’ın sağlık sorunlarına dair şu bilgileri paylaştı: “2 yıl önce kalp hastalığı nedeniyle anjiyo olmuştur ve kalp hastalığı ile ilgili sürekli ilaç kullanmaktadır. Ayrıca mide, bağırsak ve prostat, kulak, boğaz hastalıkları bulunmakta, sırtına yakın yerde kronik ağrıları yaşamaktadır. Ayrıca bel fıtığı hastalığı var ve bununla ilgili olarak doktor raporu da bulunmaktadır. Cezaevinin sağladığı klasik sünger yataklar nedeniyle sürekli sırt ağrıları çekmektedir. Maddi durumu elvermediğinden; ortopedik yatak alma imkânı da bulunmamaktadır.”    Yurgut, Mazak’ın her seferinde ayrı ayrı hastane sevkleri yapmak yerine, aciliyet gerektiren üroloji, gastroenteroloji veya dahiliye, KBB ve kardiyoloji servislerinde tek seferde hastanede testlerinin ve tetkiklerinin yapılması yönünde talebinin olduğunu belirtti.   Mazak’ın tetkik ve tedavilerinin vakit kaybedilmeden yapılması gerektiğini söyleyen Turgut, “Bel rahatsızlığından kaynaklı olarak maddi imkanlarının olmaması da gözetilerek ortopedik yatak ihtiyacı acil olarak karşılanmalıdır. Yaşam hakkı hiçbir gerekçe gösterilmeden korunmalıdır” dedi.