'Mehmet Demir hakkındaki iddianame fiyasko' 2020-09-05 09:03:39   BATMAN - Görevden alınan Batman Belediyesi Eşbaşkanı Mehmet Demir hakkında hazırlanan  iddianamede telefonla görüştüğü 2 bin 172 kişiden 275’inin “örgüt üyeliği” suçlamasıyla kaydının bulunduğu bilgisine yer verilmesi, yargının son ‘suç üretme’ örneği oldu. Avukatı Demirhan Demir, iddianame için “fiyasko” yorumunda bulundu.   23 Mart 2020 tarihinde evine yapılan baskınla gözaltına alınan Batman Belediyesi Eşbaşkanı Mehmet Demir, gözaltında iken İçişleri Bakanlığı kararıyla bu görevden alınıp yerine kayyım atandı. Serbest bırakılan Demir, 27 Temmuz günü bu kez Demokratik Toplum Kongresi’ne (DTK) yönelik soruşturma kapsamında gözaltına alınıp, tutuklandı. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianame, sunulduğu Diyarbakır 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından nedeniyle iade edildi. Mahkeme, iade gerekçesinde savcılığa, Demir hakkında daha önce açılan ve ‘takipsizlik’ kararı verilen dosyalara itiraz etmesi konusunda yol gösterdi.   Mahkemenin gösterdiği yolu izleyen savcılık, Demir hakkında iddianameyi yeniden düzenleyerek mahkemeye gönderdi. Hazırlanan 69 sayfalık iddianamede, "eşbaşkanlık" sistemi ve DTK çalışmaları, gazeteciler ile yaptığı röportaj ve telefon tapelerinin yanı sıra daha önce beraat ettiği DTK dosyası nedeniyle Demir hakkında 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istendi.   69 sayfalı iddianamenin 53 sayfası, örneklerinde sıkça karşılaşıldığı üzere PKK ve KCK’nin kuruluş amaçları, DTK'nin yapısı, tüzüğü ve PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın avukat görüşmeleri ile DTK hakkında yapmış olduğu görüş, öneri ve değerlendirmelerden oluştu.   Demir'in avukatı Demirhan Demir, müvekkili hakkında hazırlanan iddianameyi değerlendirdi.   YARDIM KAMPANYASI SUÇ SAYILDI!   Hazırlanan iddianamede 2013 yılından bu yana tutulan tapelerin yer aldığını belirten Demir, "Neden bugüne kadar bu ses kayıtları herhangi bir soruşturma konusu veya delil olarak kullanılmamış. 2013 yılında resmi bir şekilde Suriye'deki savaş durumundan kaynaklı bir yardım kampanyasında yapılan ses kaydı, delil olarak dosyaya konulmuş. Bu yardım kampanyasında birçok resmi kurumun yanı sıra sivil toplum kurumlarının da yer aldığı bir kampanya düzenleniyor. Bunların yanı sıra telefon tapelerine baktığımızda ise Mehmet başkanın yüzde 99'u kayyum ataması sonrası yaptığı telefon görüşmeleridir ve hiçbirinde suç unsuru bulunmuyor" dedi.    ‘KONUŞMALAR, RÖPORTAJLAR SUÇ DEĞİL’   Telefon tapelerinde kayyım ataması sonrası Mehmet Demir'in demokratik tepkisini dile getirmek için mücadele ettiğini ifade eden Av. Demir, "İddianamede yer alan müfettişlerin raporlarında dahi Mehmet başkan için seçilmiş kişi tanımlaması bulunuyor. Ve durum bu kadar meşru iken kayyım sonrası aynı zamanda bir hekim olan Mehmet başkan halk sağlığını düşünerek de kimseyi alanlara sokağa davet etmiyor. Aksine her akşam saat 21.00'da evlerinin balkonunda 10 dakikalık gürültü eylemine davet ederek demokratik tepkisinin verilmesi için mücadele ediyor. İddianameye göre, kayyım ataması sonrası Mehmet başkanın oturması susması bekleniyormuş. Demokratik tepkisini dile getirdiği telefon konuşmaları, gazeteciler ile röportajlar suç unsuru taşımaz" değerlendirmesinde bulundu.    ‘GÖRÜŞTÜĞÜ 275 KİŞİNİN KAYDI VAR’   Av. Demir, özellikle iddianamede “Örgütsel irtibatların tespit edilmesi” başlığı altında yer alan ve 1 Ocak 2019’dan 18 Şubat 2020’ye kadar telefonu dinlenen Mehmet Demir’in görüştüğü 2 bin 172 kişiden 275’i hakkında “örgüt üyeliği” suçlamasından adli kayıt bulunduğu bilgisine yer verilmesi üzerinde durdu.   Demir, bu duruma yönelik tepkisini "Ne yapacağız biri ile görüşürken, onun sabıka kaydına mı bakacağız? Ayrıca suçlu dahi olsa o insanlar ile görüşmek suç mudur? Hatta şunu söyleyelim, 275 kişi hakkında kesinleşmiş bir yargı kararı mı var" diyerek gösterdi.   'FİYASKO'   İddianamede, yine 2013 yılında DTK'nin düzenlediği Sağlık Kongresi'nin de suçlama konusu yapıldığını ifade eden Demir, "Mehmet başkan daha önce bu dosyadan yargılandı ve hakkında verilmiş bir beraat kararı bulunuyor. Biz avukatlar önce bir olayın insani yanlarına tepki gösteririz herkes gibi sonra hukuki yanlarına bakarız. Bu dosyanın hukuki yanına baktığımızda yine insani verdiğimiz tepkiler ortaya çıkıyor. Biz kayyımı atadık, birileri de kılıfına uydursun diyerek bir iddianame hazırlanmış. Gerekli tüm savunmalarımızı hazırlayacağız. 2013 yılından bu yana dinledikleri Mehmet başkan hakkında ellerinde bir şey olmadığı için kayyım ataması sonrası bir iki bilgi ekleyip dosya hazırlamışlar. Bu hukuki değil, tamamen bir fiyaskodur"  değerlendirmelerinde bulundu.   MA / Metin Yoksu