Davutoğlu’na seslendiler: 7 Haziran ile 1 Kasım arasında ne oldu? 2020-10-10 09:40:29 ANKARA - DAİŞ’in bombalı saldırısı sonucu 103 insanın yaşamını yitirdiği Ankara Katliamı'nda yaralanan Gökhan Yaralı ve İlyas Kaya, dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu’na, “7 Haziran ile 1 Kasım arasındaki dönemde ne oldu?” diye sordu.    Ankara Gar önünde 10 Ekim 2015’te düzenlenen barış mitingine yönelik DAİŞ’in bombalı saldırısı sonucu yaşanan katliamın üzerinden 5 yıl geçti. Türkiye’nin dört bir yanından barış talebini haykırmak için Ankara’ya gelen 103 insan katledildi, yüzlercesi de yaralandı. Katliamda eşini kaybeden ve ayağına takılan protezle yaşama tutunan Gökhan Yaralı, 2015’te Gar Meydanına gitme nedenini “iki yıl boyunca gelmeyen cenazelerin verdiği motivasyonla, barış sürecinin devam etmesi gerektiği inancıyla alanlardaydım” diye anlatırken, katliamda başından yara alan İlyas Kaya ise 5 Haziran Diyarbakır ve 20 Temmuz Suruç Katliamı’nın bir benzerinin yaşanmaması için alanda olduğunu söyledi.   ‘BARIŞIN KARŞISINA SAVAŞI KOYDULAR’   “En büyük eksikliğimiz barış” diyen Yaralı, “Bu sadece bu coğrafyanın değil, tüm dünyanın bir eksikliği. İnsanların birbiriyle barışmasına tahammül etmediği bir süreç yaşıyoruz. Her patlamadan, katliamdan sonra canım acıyor” dedi. Barış dilinin yaygınlaştırılması gerektiğini söyleyen Yaralı, “Ama barış söyleminin tam karşısına savaşı koydular. Barış dediğin zaman; haindir, teröristtir, bölücüdür diye diye barış isteyenleri düşmanlaştırdılar. Eskiden coğrafyalar arasında düşmanlık vardı ama şimdi komşular arasında düşmanlık var. Engelliye, ağaca, yaşlıya kendimiz gibi olmayan her şeye düşmanız” diyerek, oluşturulan iklimden de yakındı.   EN KÜÇÜĞÜ 8 YAŞINDAYDI   Katliam anmalarına da son bir buçuk yıldır katılamadığını anlatan Yaralı, alanda hala anıt yapılmamasının verdiği acıyla şunları söyledi: “Meydanda düzenlenen anmalara ilk başta katıldım ama her gittiğimde canım yanıyordu. O alanda 103 insan katledildi, en küçüğü 8 yaşındaydı… Orası mezbaha olsaydı, üstünden araba geçirmezlerdi ama insanların parçalandığı yerden hala arabalar geçiyor, insanlar duyarsız. Bunu artık yüreğim artık kaldırmıyor.”   ‘YİNE GİDERİM’   İlyas Kaya, barışa olan inancıyla sözlerine başlayarak, “10 Ekim’de barış talebi ile Ankara’ya geldik, katliam yaşandı, aradan geçen 5 yılda katliamlar yaşanmaya devam etti. Şimdi bu sakat halimle deseler Ankara’da barış mitingi var, deseler koşarak o meydana giderim, patlama olacağını bilsem bile yine giderim” ifadelerini kullandı.     ‘YARAM YENİDEN KANIYOR’   Kaya, tırmandırılan çatışmalı süreçte yaşanan her çatışma, ölüm, patlama haberinden sonra yaşadığı acıyı “yaram yeniden kanıyor” diyerek özetledi. Hala patlamadan aldığı yaraların tedavisinin devam ettiğini söyleyen Kaya, barış için bedel vermeye hazır olduğunu ve barışın ne kadar güzel bir şey olduğunun da herkese anlatılması gerektiğini ifade etti.    ‘TOPLUMSAL HAFIZA İÇİN ANIT OLMALI’   Barışa olan inançları ve umutlarının yanı sıra Kaya ve Yaralı’nın hala sarılmayan ortak acılarından biride alana anıt yapılmaması. Kaya ve Yaralı, toplumsal hafıza için Gar Meydanı’na bir an önce anıt yapılmasını istediklerini de sözlerine ekledi.   DAVUTOĞLU’NA SESLENDİ   Kaya ve Yaralı, sorumluların yargılanmamasının da yaşadıkları acıyı katladığını söyledi. Yaralı, “Yargılanarak ceza alanlar var ama alana girmeyen ambulans şoförü, ‘patlamadan haberimiz vardı ama toplumu kışkırtmayalım’ diyen emniyet görevlileri, yolda arabaları çevirdik yasal işlem yapıp gönderdik, diyen polisler ceza alanlar arasında değil” diyerek, tepkisini dile getirdi. Dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu’na seslenen Yaralı, “Bedeninin yüzde 95’ini kaybeden bir insan olarak merak ediyorum; 7 Haziran ile 1 Kasım arasındaki dönemde ne oldu? Bunu bilmek benim hakkım değil mi?” diye sordu.    Kaya ise, “Ben yaşadığım Diyarbakır’dan 30 kilometre uzaklıktaki köyüme gidene kadar, polis 2 defa çeviriyor. Türkiye'nin bir ucundan Ankara’ya 2 canlı bomba nasıl gelebiliyor? Bunu anlamak mümkün değil. Buna göz yumanlara dokunulmadı” diye tepki gösterdi.    MA/ Emrullah Acar