HDP'li Köse'den salgın için acil önlem çağrısı 2020-11-26 12:43:13   İSTANBUL - HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Şaziye Köse, koronavirüs salgınına karşı mücadelede önlemlerin yetersizliğinin bir felakete yol açmak üzere olduğunu belirterek, AKP’nin hayali başarı hikayesinin hazin bir şekilde son bulduğunu vurguladı.   Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkan Yardımcısı Şaziye Köse, koronavirüs salgınına karşı mücadelede önlemlerin yetersizliğinin yol açtığı sonuçlara ilişkin partisinin İstanbul il örgütünde basın toplantısı düzenledi. Önlemlerin yetersizliğinin felakete yol açmak üzere olduğunu belirten Köse, alınması gereken önlemleri sıraladı.   YAŞAM HAKKI TEHDİT ALTINDA   Çalışma ve yaşam hakkının tehdit altında olduğunu ve zorunlu olmayan tüm sektörlerde derhal üretime ara verilmesi gerektiğini ifade eden Köse, “Türkiye’de rejim ve iktidar hem yaşanan bir dizi ihlalin sorumlusudur hem de salgına karşı olumlu dünya deneyimlerini dikkate alan belirgin bir stratejiden yoksundur. Hatta adı konmamış bir biçimde İngiltere’de Boris Johnson’un sonrasında geri çark edilen ‘sürü bağışıklığı’ stratejisine yatmış gözüküyor. ‘Herkes kendi OHAL’ini uygulasın’ yaklaşımıyla sorumluluğu halka ve bireylere yüklüyor. Çok açıktır ki Türkiye, İtalya ve İspanya olma hatta daha beteriyle karşılaşma yolundadır. Gidişat böyle devam ederse felaket kapıdadır. HDP olarak bu açıklamayı Mart 2020 tarihinde salgın yeni başladığında yapmıştık” diye hatırlattı.    BAŞARI’NIN HAZİN SONU    Önlemlerin alınmaması nedeniyle felaketin kapıda olduğunu vurgulayan Köse, “Toplu taşımalarda burun buruna işe gidenler, hastanelerde test yapılmayıp yüksek ateşle evlerine gönderilenler, salgını fırsata çeviren sermayenin sözüm ona yasaklanan işten atmayı yüz kızartıcı suçlar maddesiyle meşrulaştırması, her hak arayışını şiddetle bastırması, çalışmanın yanında kadınlara yüklenen bakım hizmetleri, mesai saatlerinin artırılması, eve ekmek götürme kaygısıyla salgın ve açlık arasında seçim yapmaya zorlanan işçiler, tekstil atölyelerinde, marketlerde, kayıt dışı merdiven altlarında virüse açık halde saatlerce hijyenik olmayan koşullarda çalıştırılanlar, üç paraya oradan oraya savrulup sürüklenen göçmen işçiler. Hayatlarının bir kıymeti yok. Önlem yok, kısıtlamadan muaflar. Hızla yükselen sayılar, büyük kentlerde kırmızı alarm, dolan yoğun bakımlar, uzayıp giden test kuyrukları. Her gün kaybedilen yüksek sayıda insan. Salgın durumunda bile, ticarileştirilen sağlığın bedellerinin halka ve sağlık emekçilerine ödetilmesi, şaşaalı şehir hastanelerinin açılmasına tam gaz devam edilmesi ve verdikleri teminatlarla gelecek kuşakların bile borç batağına sürüklenmesi. Hayali başarı hikayeleri hazin bir biçimde son buldu” diye konuştu.   ÖNLEM NİYETİNE ÇAPRAZ BULMACA   Salgının hızla yayılmasına rağmen “yeni kısıtlamalar” denilerek kimsenin anlamadığı bir dizi gün, saat, yaş adı altında bir çapraz bulmaca yayınlandığını dile getiren Köse, şöyle devam etti: “Fakat bu bulmacada iş günleri ve saatleri ile ilgili bir kısıtlama yok. Çünkü işçi ve emekçiler bu kısıtlamalardan azade. Zorunlu olmayan sektörlerde çalışma devam ettikçe virüsün yayılma hızı düşmeyecek, salgını kontrol altına almada yeterli etki sağlanamayacak. Salgın, tüm toplumsal alanlar yanında fabrikalarda, işyerlerin de alabildiğine artmaktadır. Ayrıca, yine görülmektedir ki, metropol kentlerde işçi ve emekçilerin yoğunlukla yaşadığı ilçe ve mahallelerde de diğer mekanlara göre daha fazla yoğunlaşmaktadır.”    İŞÇİ DÜŞMANI AKP-MHP    Köse, AKP ve MHP bloğunun salgın koşullarında işçi ve emekçi düşmanı olduklarının bir kez daha açığa çıktığının altını çizerek, “Pandemi koşullarında bir fabrikayı dahi kapatmadan bütün işçileri her gün ölüme gönderen işçi ve emekçi düşmanı bu iktidar, utanmadan işçi ve emekçilerin eylemlerini sözde sağlık gerekçesiyle engelliyor. Buna söyleyecek söz bulamıyoruz. Bunların iki yüzlüğünü anlatacak sözcük hiçbir dilde bulunmuyor ne yazık ki. Milyonlarca işçi ve emekçiyi açlık sınırının altında yaşamaya mahkum eden bu iktidar, hakkını arayanları ise polis ve asker şiddetiyle, saldırısıyla susturmaya çalışıyor” dedi.   ACİL ÖNLEM ÖNERİLERİ   Köse, alınması gereken acil önlemleri ise şöyle sıraladı:   “*Başta işçiler ve emekçiler olmak üzere virüsün bulaşma yoğunluğu göz önüne alınarak, bir öncelik sıralaması ile acilen tüm yurttaşlara test yapılmalıdır.   *Belli bir süre zorunlu olmayan tüm çalışma alanları kapatılmalıdır. Salgın ve yayılma hızının dizginlenmesinde somut ve belirgin bir mesafe kat edilene kadar kapatma sürdürülmelidir.   *Çalışma süreleri ücretler düşürülmeden haftalık 35 saate indirilmelidir.   *Çalışanlara yönelik tedbirlerde kamu özel ayrımı yapılmamalıdır. Kamu da çalışanlar için alınan tüm önlemler özel sektör çalışanları için de geçerli olmalıdır.   *İşsizlik Sigortası Fonundan yararlanma kolaylaştırılmalı, ödeme süresi ve ödeme miktarları artırılmalıdır. İşsizlik Sigortası Fonunun patronlara teşvik olarak aktarılmasına son verilmelidir.   *Herkese en az asgari ücret tutarında Gelir Desteği sağlanmalıdır.   *Göçmenlere, kayıtlı olup olmasına bakılmaksızın ayrıca yerli halktan da Kayıt dışı çalışanlara, günlük yevmiye ile çalışanlara, tarım işçilerine, kadınlara ve işsizlere kişisel beyanları yeterli görülerek aylık en az asgari ücret tutarında gelir desteği verilmelidir.   *Evden yapılacak çalışmalarda, işçilere önceden yapılan tüm ödemeler yapılmalı, ayrıca evden çalışmaktan kaynaklı tüm giderler işverenler tarafından ödenmelidir.   *Ücretsiz izne çıkarmaya son verilmeli, “Nakdi ücret desteği” yerine herkese kısa çalışma ödeneği verilmeli, bu tutar asgari ücretten az olmamalıdır.   *Ebeveynlere, kadın veya erkek, ev bakım hizmetleri için ek destek ödemesi yapılmalıdır.   *KHK ile işten çıkarılmış başta sağlık olmak üzere, yerel yönetim ve diğer tüm çalışanlar hızla işlerine iade edilmelidir.   *Kovid-19 sağlık emekçileri için meslek hastalığı, diğer işçiler için ise iş kazası olarak tanınmalıdır.   *Halkların Demokratik Partisi olarak işçilerin ve emekçilerin direnişlerinin bir parçasıyız. Hem sokakta hem parlamentoda mücadeleyi sürdüreceğiz.   *Açlığa mahkum ettiğiniz, haklarını gasp ettiğiniz milyonlarca işçinin direnişiyle gideceksiniz. Uyguladığınız her türlü faşist yöntem sizi bundan kurtaramayacaktır.”