'Gençlik tecride karşı sessiz kalmayacak' 2020-12-13 09:51:49   İZMİR - İmralı tecridine karşı başlatılan süresiz-dönüşümlü açlık grevi eylemlerine ses olmaya çağıran gençlik örgütleri, "Tecrit insanlık suçudur. Tecridi hep birlikte mücadele edersek kırabiliriz" dedi.    PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın üzerinde ağırlaştırılmış tecridin kaldırılması ve cezaevlerindeki hak ihlallerinin son bulması talebiyle 27 Kasım’da tüm cezaevlerinde başlatılan süresiz-dönüşümlü açlık grevi 17’nci gününe girdi. Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir Gençlik Meclisi ve Yeni Demokratik Gençlik (YDG), tecridin insanlık suçu olduğunu belirterek, biran önce son bulması gerektiğini vurguladı.   İNSANLIĞA SIĞMAYACAK BİR TECRİT    YDG Meclis üyesi Hasan Benli, Öcalan şahsında tüm topluma tecrit uygulandığını belirterek, “Özelikle Öcalan üzerinde insan hakları kavramına uymayacak bir tecrit söz konusu. İnsanlığa sığmayacak bir tecrit uygulanıyor. Tecrit politik bir karardır. Cezaevlerinde süren açlık grevi ve tecridi kaldırmak için gençler olarak farklı alanlarda mücadele yürütüyoruz. Mücadele etmeye devam da edeceğiz. 8 Kasım 2018’de başlayan açlık grevlerinde birçok siyasi tutuklu aynı talepler doğrultusunda hayatını kaybetti. Yeniden ölümler yaşanmadan tutukluların talepleri biran önce kabul edilmelidir. Tecrit insanlık suçudur. Tecridi hep birlikte mücadele edersek kırabiliriz" diye belirtti.    SORUNLAR ÇÖZÜLMEZ    HDP Gençlik Meclisi Yürütme Kurulu üyesi Ömer Güngör de, Kürtlere yönelik baskı ve şiddet politikasına dikkati çekerek, “Öcalan'ın üzerindeki tecrit politik bir karardır. Devletin bu özel tecrit politikaları Kürdistan da derin hissedilmektedir. Buna dönük cezaevlerinde başlayan açlık grevleri de bu özel savaş politikalarına bir cevaptır. Biz tecride sessiz kaldıkça hükümet bunu kendi lehine kullanacak ve hep sessiz kalacaktır. Tıpkı Kürdistan'da yaşanan taciz ve tecavüz olayları gibi. Mesela Van'da helikopterden atılan yurttaşlara sessiz kalındı. Gerçeği gazeteciler ortaya çıkardı ve birçok kesim buna sessiz kaldı. Sessiz kalındığı için de gazeteciler cezaevine girdi. Türkiye'deki sorunların çözümü için Sayın Öcalan üzerindeki tecridin kalkması gerekiyor. Tecrit kalkmasa mevcut sorunlarda çözülmeyecektir. Ekonomideki sorunlar almış başını gidiyor ve kaynağı tecridin kendisidir. Bu tecrit sürdüğü sürece savaş bitmeyecek ve barış gelmeyecektir" dedi.    TECRİT KALDIRILMALI   Siyasi partilere, demokratik kitle örgütlerine ve STK'lere çağrıda bulunan Güngör, şöyle devam etti: "Biran önce açlık grevlerine ses ve cevap olunmak için sokağa çıkılmalı. Özellikle gençliğin ve kitle örgütlerinin buna duyarlı olması ve alanlarda olması gerekiyor. Hükümet açlık grevlerine karşı sessiz ve duyarsız. Halkın, siyasi partilerin ve demokratik kitle örgütlerin tecride karşı hükümete baskı uygulaması gerekiyor. Biz HDP Gençlik Meclisi olarak bu tecride ses olacağız. Ama bu sadece gençlerle olacak iş değil. Bütün ezilen halkların bu sürece yoğunlaşması lazım. Bu süreçte cezaevlerindeki siyasi tutuklulara ses olmak adına yoğun bir eylemlilik içinde olmamız lazım. Hükümette Türkiye'de var olan kaos ortamından çıkmak istiyorsa biran önce tecridi kaldırılıp barış masasını tekrar kurmalıdır. Tabii ki bu AKP ve MHP ile olacak bir şey değildir. Diğer siyasi partiler de bunu gündemine almalı. Tecrit bitmese sonuçları ağır olacak ve biz bunu istemiyoruz. Tutukluların talebi bizim talebimizdir.”     MA / Ruken Demir