Açlık grevi 19'uncu gününde: Muhalefete 'ortak ses' çağrısı 2020-12-15 09:01:07 VAN - Tutukluların İmralı'daki tecride karşı başlattığı açlık grevi eylemlerinin tüm muhalif parti ve kesimleri ilgilendirdiğini belirten Van'daki dernek temsilcileri, "Bu talep toplumun ortak talebidir. Ortak soruna ortak ses olup, çözüm bulmalıyız" çağrısı yaptı.  PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerinde sürdürülen tecridin kaldırılması ve cezaevlerinde devam eden hak ihlallerin son bulması amacıyla siyasi tutuklular tarafından 27 Kasım'da başlatılan süresiz-dönüşümlü açlık grevi eylemleri devam ediyor. 4’üncü grubun devraldığı eylem 19'uncu gününde.    İnsan Hakları Derneği (İHD) Van Şubesi Başkanı Murat Melet ve Van Tutuklu Hükümlü Aileleri Yardımlaşma Derneği (TUHAY-DER) Eşbaşkanı Kudret Temel, tutukluların taleplerinin karşılanması çağrısı yaptı.     FİZİKİ VE PSİKOLOJİK İŞKENCE   Bölgedeki her cezaevinin keyfi tutum ve uygulamalar içerisinde olduğunu söyleyen Melet, cezaevi idarelerinin hukuk bir tarafa bıraktığını ve kendilerine göre hareket ettiklerine dikkati çekti. Cezaevlerinin durumunun iyi bir noktada olmadığını kaydeden Melet, ziyaretçilerin "ince" aramalara tabi tutulduğunu, insanlık onuruna yakışmayacak hareketlerle karşı karşıya kaldıklarını ifade etti. Cezaevlerinde hem fiziki hem de psikolojik şiddetin yaşandığını belirten Melet, yaşanan hak ihlallerine karşı iktidarın "üç maymunu oynadığını" dile getirdi.     MUHALEFETE ELEŞTİRİ   Adalet Bakanı Abdulhamit Gül'ün yaşananları duymamazlıktan geldiğini söyleyen Melet, “Ana muhalefet partisinden tutalım diğer muhalif partiler de bugüne kadar cezaevindeki hak ihlallerine karşı doğru düzgün bir ses çıkarmadı. Cezaevlerinde insanlar kendi kaderlerine terk edilmiş durumda. Yaşanan sorunlar zaman zaman dile getirilse de çok fazla yetersizliğin olduğunu ve problemlerin çözülemediğini biliyoruz. Tutuklular, hak ihlallerini dile getirecekleri başka bir yöntemleri olmadığı için son yöntem olarak kendi yaşam haklarından vazgeçmiş ve açlık grevine başladı” diye konuştu.    ÖCALAN'IN ÖZGÜRLÜĞÜ   Kürt sorununun çözülebilmesi için Öcalan’ın üzerindeki tecridin kaldırılması gerektiğini vurgulayan Melet, bunun yanı sıra İmralı Cezaevi'nin kapatılması ve Öcalan'ın özgürlüğünün de sağlanması gerektiğinin altını çizdi. Öcalan'ın geçmiş yıllarda mevcut iktidar tarafından muhatap alındığını anımsatan Melet, şunları söyledi: "8 bin tutuklunu tecridin kaldırılmasını talep ediyor. Bu aynı zamanda bütün toplumun ortak talebidir. İnsan hakları savunucuları olarak bu greve ses olmayız. Bir an önce cezaevlerindeki sorunların ve hak ihlallerinin bitirilmesi gerekiyor."   ‘HEPİMİZ SORUMLU OLURUZ'   Açlık grevlerinin devam etmesi halinde cezaevlerindeki durumun daha da kötüleşeceğini uyarısında bulunan Melet, geçmiş dönemlerdeki eylemlere işaret ederek, "Meclis bir araya gelmeli ve siyasi kaygılar bir tarafa bırakılmalı" diye seslendi. İnsan yaşamının söz konusu olduğunu kaydeden Melet, böylesi durumlarda "insanların hayatlarının ve yaşam koşullarının nasıl düzeltebiliriz" üzerinden bir politika geliştirilmesi gerektiğini ifade etti. Koronavirüs (Kovid-19) salgını riskine de dikkati çeken Melet, "Cezaevlerinde yaşanan can kayıplarından hepimiz sorumlu oluruz” dedi.    ‘HEP BİRLİKTE SES ÇIKARMALIYIZ’   STÖ'ler başta olmak üzere tüm muhalif parti ve insan hakları mücadelesi veren kesimlerine "ses çıkarma" çağrısı yapan Melet, şöyle devam etti: "Bu durum artık bütün toplumun ortak sorunudur. Siyasal iktidarın da sorunudur. Bu ortak soruna ortak ses olup, çözüm bulmalıyız. Sadece birkaç kurumun ses olması yeterli değildir."   CEZAEVİ KOŞULLARI   Van TUHAY-DER Eşbaşkanı Kudret Temel ise, tutukluların yaşadıkları yemek, temizlik ve havalandırma gibi sorunlara değindi. Cezaevlerinde bir kişilik yemeğin 6 kişiye verildiğine dikkati çeken Temel, yine tutuklulara sıcak suyun verilmediğini ve soğuk suyla yıkandıklarını söyledi. Temel, “Birkaç gün önce Patnos’tan bir tutuklu ailesi derneğimize başvuruda bulundu. Aile, 75 yaşında olan tutuklunun soğuk suyla yıkandığını, suyun kanalizasyon suyu olduğunu, yemeklerin içerisinde de plastik parçalarının çıktığını söyledi" dedi.    'TALEPLER KARŞILANSIN'   Cezaevlerinin yanı sıra İmralı’da da ağır bir tecridin olduğunu dile getiren Temel, hasta ve yaşlıların da benzer taleplerle eylemde olduğunu aktardı. Daha önce benzer taleplerle yapılan açlık grevi eylemlerini hatırlatan Temel, “Açlık grevleri uzun sürünce ölümler yaşanıyor. Hayatını kaybeden tutuklu ailelerine karşı çok mahcubuz. Dernek olarak çağrıda bulunmaktan başka elimizden bir şey gelmiyor. Taleplerinin karşılanıp açlık grevlerinin son bulmasını istiyoruz. Cezaevlerinin üzerindeki tecrit kaldırılmazsa cezaevleri mezarlık olur" şeklinde konuştu.    MA / Özlem Yayan