Aşılamanın başladığı şehir hastanesinde kafalar karışık 2021-01-16 09:02:54 ANKARA - Sağlık çalışanları için aşılamanın sürdüğü Bilkent Şehir Hastanesi’nde aşı olan sağlık çalışanlarının da aşı olamayan yurttaşların da kafası karışık. Çin’den Türkiye’ye getirilen Sinovac şirketine ait 3 milyon doz CoronaVac aşısı belirsizliklerin gölgesinde sağlık çalışanlarına yapılmaya başlandı. Sağlık çalışanlarının aşıya güven konusunda bir tereddütleri olmamakla beraber Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu’nun verdiği “Acil Kullanım Onayı”nın (AKO) ardından herhangi bir verisel açıklama yapılmaması tartışmalara kapı aralamış durumda.    CoronaVac’ın 60 yaş üstü kişiler için faz 3 çalışmasının olmaması ve aşıya ulaşımın nasıl sağlanacağına yönelik pek çok belirsizlik de bu tartışma konuları arasında. Ankara’da aşılamanın başladığı ilk yer olan Bilkent Şehir Hastanesi’nde de durum farklı değil. İki gündür hastanede yüzlerce sağlık çalışanı aşı oldu. Hastane çalışanlarının yanı sıra diğer hastanelerde görev alan sağlık çalışanları da burada aşılarını olmaya devam ediyor. Aşılamaya dair nasıl bir çalışma yürütüldüğünü gözlemlemek için gittiğimiz hastanede tanık olduğumuz sohbetlerde de aşılama sürecine yönelik belirsizlikler hakimdi.   AŞI ANLARINI KAYIT ALTINA ALIYORLAR   Genel Hastane bölümünde aşılama için daha önce muayene odası olarak kullanılan bir bölüm ayrılmış durumda. Buranın girişinde bekleyen güvenlik görevlisi, yoğunluğa göre hangi tarafa geçileceğine dair yönlendirme yapıyor. Ardından içeri giren sağlık çalışanları aşılarını oluyor. Bazıları o anları cep telefonları ile kayıt altına alıyor.   3 KERE KOVİD-19 GEÇİREN SAĞLIK ÇALIŞANI AŞI OLDU   Aşı olan sağlık çalışanlarını biz görüntülemek istediğimizde ise, kulağındaki telefonla önemli bir konuda görüşme yaptığını anladığımız hastanenin Basın ve İletişim Birimi görevlisi tarafından önümüze hemen her zaman karşılaştığımız “izin alma” prosedürü konuluyor.  İznimiz olmadığı için aşılama bölümünden fotoğraf- görüntü alamıyoruz ama basın danışmanının telefonda tartıştığı konuyu kendisinden öğreniyoruz. Konu, hastanede aşı yapan bir sağlık çalışanının daha önce 3 kere koronavirüse yakalanmış olması. Kendisinin de koronavirüs geçirdim ve antikor ürettiği için aşı olmadığını dile getiren basın danışmanı, “Bu sağlık çalışanı 3 kere geçirmesine rağmen nasıl oluyor da antikor üretmemiş olabilir ya da üretmişse nasıl aşı oldu?” diyor.   SAĞLIK ÇALIŞANLARININ KAFASI KARIŞIK   İçişleri Bakanlığı'nın 20 Kasım 2020’deki kararından bu yana restoran, lokanta, pastane, kafe ve kafeteryalar sadece paket servisi yapabiliyor. Bu yasak hastanede bulunan kafe için geçerli değil. Herkese açık olan kafede sohbetlerin konusu yine aşı. Aynı masada oturan iki sağlık çalışanı yaptıkları aşı üzerine konuşuyor. Bir sağlık çalışanının kafasını karıştıran, “Aşı olduk ama bu bizi ne kadar koruyacak, ne kadar süre antikor üretecek?” sorusuna diğer sağlık çalışanı cevap olamıyor ve tartışma bu minvalde ilerliyor.  Cevabı bulunamayan sorular sadece sağlık çalışanlarında yok. Onların konuşmalarına kulak misafiri olan yaşlı bir amca da sağlık çalışanlarına dönüp, sorduğu “Ben ne zaman aşı olacağım? Şimdi biz aşı olacağımızı nereden öğreneceğiz?” sorusuyla yanıtsız kalan soruların sayısını arttırıyor.    SAĞLIK BAKANLIĞI’NIN SADECE UYARILARI VAR   Aşılama bölümünün ardından kaybolmamak için ok işaretlerini takip ederek acil kısmına doğru ilerliyoruz. Uzun uzun koridorları, birbirinden ayrı bölümleriyle hastanede insanın gideceği yeri bulması için bu okları takip etmek şart. Acil kısmında, aşılama bölümündeki düzenin tersi bir manzarayla karşılaşıyoruz. Her yerde Sağlık Bakanlığı’nın, “Mesafenizi koruyun, koronavirüs alacağımız tedbirlerden güçlü değildir” yazılı bilgilendirme billboardları var. Ancak acilde alınan tedbirler bu sözleri desteklemekten çok uzak. Koronavirüs için acil kısmında alınan tek tedbir aşı ölçümüyle sınırlı. Çok sayıda hasta acil muayene odalarının önünde fiziksel mesafelerine dikkat etme olanakları olmadan bekliyor.   75 YAŞINDAKİ KADINDAN İKİNCİ KEZ TAHLİL İSTENDİ   Acil önünde bekleyen 75 yaşındaki bir kadın dikkatimizi çekiyor. İsmini vermek istemeyen M.Ç., 75 yaşındaki kadının annesi olduğunu söylüyor. 2 saattir sıra beklediklerini belirten M.Ç, 14 Ocak’ta Ankara Hastanesi aciline gittiklerini, orada gece kan ve diğer tahlillerin yapıldığını, tahlillerin ardından annesinin safra kesesinde taş olduğunun anlaşıldığını belirtiyor.  Annesini tedavi edecek ilgili doktorun koronavirüs geçirdiğinden dolayı hastanede olmadığını, bu nedenle ellerindeki tahlillerle Şehir Hastanesi’ne geldiklerini ifade eden M.Ç burada kendilerinden tekrar aynı tahlillerin istendiğini ve bu nedenle saatlerdir beklediklerini sözlerine ekliyor. Annesinin durumundan endişe duyan M.Ç, beklemelerine neden olan sorunun ise sağlık çalışanlarından ziyade sağlık sistemi olduğunun da farkında.   YARIM SAATTE İKİ ŞİDDET GİRİŞİMİ   Öte yandan hastanede kaldığımız süre boyunca yarım saat içinde iki şiddet girişimi olayına da tanıklık ediyoruz. Acilde uzun süredir beklediğini öğrendiğimiz bir hasta iki kere sağlık çalışanlarına saldırmaya çalıştı. Güvenliğin geç müdahil olduğu anlarda sağlık çalışanlarının tedirginliği gözlerinden okundu. Bu tablo aylar önce Keçiören Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde şiddete uğrayan sağlık çalışanlarının kendilerini korumak için kapıları barikat yaptığı görüntüleri hatırlattı.   MA / Zemo Ağgöz