'CPT tecridi normalleştirmeye çalışıyor' 2021-02-07 09:08:12   DİYARBAKIR - CPT'nin tecridi normalleştirmeye çalıştığını belirten ÖHD'li avukat Yusuf Çakas, "CPT, tecridin olup olmadığını yüksek sesle dile getirmesi gerekir" dedi.    İmralı’da PKK Lideri Abdullah Öcalan’a uygulanan mutlak tecrit sürüyor. Demokratik Toplum Kongresi’nin (DTK) tutuklu Eşbaşkanı Leyla Güven öncülüğünde 8 Kasım 2018 tarihinde başlatılan ve tüm cezaevlerine yayılan 200 günlük açlık grevi sonrası Mayıs 2019'da Öcalan, avukatlarıyla görüşme gerçekleştirdi. En son 7 Ağustos 2019’da müvekilleriyle görüştürülen Öcalan'ın avukatlarının, Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı'na yaptığı 145 başvuru, farklı gerekçeler ileri sürülerek reddedildi.    Cezaevlerinde tutuklular, İmralı’daki tecridin kaldırılması amacıyla 27 Kasım 2020’de süresiz dönüşümlü açlık grevi eylemi başlattı. Türkiye genelinde 107 ayrı cezaevinde tutuklular tarafından gruplar halinde sürdürülen eylem, 73’üncü gününde.    Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) Hapishane Komisyon Üyesi avukat Yusuf Çakas, tecrit, açlık grevi eylemleri ve hak ihlallerin artmasına neden olan yeni yönetmeliği değerlendirdi. Adalet Bakanlığı'nın “tecrit yok” söyleminin şeffaf olmadığını dile getiren Çakas, bakanlığın avukatların Öcalan ile görüşme hakkını kullanamamasının gerekçesini kamuoyuna açıklaması gerektiğini aktardı.    CPT'NİN SORUMLULUĞU    Avrupa İşkenceyi Önleme Komitesi (CPT) heyetinin geçtiğimiz hafta Türkiye’ye gelerek birçok cezaevini ziyaret ettiğini ancak İmralı Cezaevi'ni ziyaret etmediğine dikkat çeken Çakas, CPT'nin de tecridi normalleştirmeye çalıştığını söyledi. CPT’nin İmralı'daki mevcut durumu uluslararası kamuoyuna paylaşma sorumluluğunun olduğunu hatırlatan Çakas, "CPT, tecridin olup olmadığını yüksek sesle dile getirmesi gerekir. Biz diyoruz ki 2019 yılından bu yana avukatları görüşme gerçekleştirememiş. Bu tecrit midir değil midir? CPT bunun değerlendirmesini yapabilir” ifadelerini kullandı.   YENİ YÖNETMELİK   Yürürlüğe konulan "Gözlem ve İdare Kurulları" yönetmenlikle cezaevlerinde hak ihlallerinin arttığına değinen Çakas, “pişman ol, itaat et, teslim ol” yönetmenliği olduğunu söyledi. Yönetmenliğin Ceza Kanunu'nun 7’nci maddesinin 3’üncü fıkrası, anayasa, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) ve yerleşik içtihatlara aykırı olduğunun altını çizen Çakas, "Koşullu salıverilmeye ilişkin hükümlülerin geçmişe dönük uygulanamayacağı, lehe olan hükmün uygulanması gerektiğinde bahsedilirken, mevcut iyi hal komisyonu yerle yeksan ederek, hiçbir şekilde hukuku dikkate almayarak hükümlülerin koşullu salıverilme hakkını elinden alıyor” diye belirtti.   Çakas, cezaevlerindeki hak ihlallerine karşı ve süren açlık grevi eylemlerine ilişkin başta siyasi partiler olmak üzere toplumun tüm kesimine duyarlılık çağrısında bulundu.