Diyarbakır Newrozları tarihe iz bıraktı 2021-03-17 09:01:17 DİYARBAKIR - Görkemli kutlamalara sahne olan Diyarbakır Newrozu, 1992 yılında OHAL gerekçesiyle yasaklı olmasına rağmen Dağkapı'da bin kişinin katılımıyla kutlanırken, bugün Bağlar’daki Newroz Parkı’nda milyonlara ulaştı.  Süregelen yasaklara rağmen kitleselleşen ve her geçen yıl harmanlanarak büyümeye devam eden Newroz ateşi, bu yıl özgürlük talebiyle yeniden yakılmaya hazırlanıyor. Zalim Kral Dehak'a karşı Demirci Kawa’nın direnişinin işaret fişeği olan ve binlerce yıldır yakılan Newroz ateşi, bu yıl kez daha tutuşturulacak. Yüzyıllar boyunca doğanın uyanışının selamlandığı 21 Mart, Kürt mücadelesiyle birlikte 1990'lı yıllara gelindiğinde baskı, yasak, engellemeyle karşılaştı. Katliam ve yasaklara rağmen 21 Martlarda alanlara çıkan on binler, Newroz ateşini tutuştururken, kimi kutlamalarda polis, asker ve özel timlerin müdahalesi sonucu yüzlerce yurttaş yaşamını yitirdi, binlerce kişi tutuklandı. Buna rağmen inatla verilen mücadele 2000'li yıllara gelindiğinde Newroz alanlarını milyonlar doldurmaya başladı.    Devletin her türlü baskısına rağmen alanları terk etmeyen milyonların kutladığı Diyarbakır Newrozları, tarihe iz bıraktı. Cumhuriyetin ilk yıllarından itibaren küçük gruplar halinde kutlanan Newroz, 1990’lı yılların başından itibaren kitleselleşmeye başladı. Newroz kutlamalarında alanlarda dile getirilen talepler de canlılığını hep korudu. Devlet, Newroz’un kitleselleşmesini ve siyasallaşmasını farklı biçimlerde engellemeye çalışsa da Newroz Kürtlerin özgürlük, barış, demokrasi özlemlerini ve siyasal, sosyal ve kültürel taleplerini dile getirdikleri kitlesel mitinglere dönüştü.   Süregelen yasaklara rağmen kitleselleşen ve her geçen yıl harmanlanarak büyümeye devam eden Newroz ateşi, bu yıl özgürlük talebiyle yeniden yakılmaya hazırlanıyor.   Diyarbakır'da 21 Mart’ta kitlesel olarak kutlanması planlan Newroz, bu yıl “Newroz ateşiyle direnelim, özgürleşelim” şiarıyla kutlanacak. Her yıl doldurdukları meydanları geçen yıl pandemi dolayısıyla boş bırakmak zorunda kalan milyonlar, bu yıl bir kez daha meydanlara akacak ve Newroz ateşi etrafında halaylara duracak.    1992: NEWROZ YASAK DİNLEMEDİ    Cizre ve Nusaybin katliamlarının yaşandığı 1992 yılında kentte yapılmak istenen kutlama için valiliğe yapılan başvuruya, OHAL ve 2911 sayılı yasa gerekçesiyle izin verilmedi. Ancak, valiliğin bu kararına rağmen bini aşkın kişi, HEP binası önünde bir araya gelerek Newroz ateşini yaktı. 1993 yılında PKK'nin tek taraflı ateşkes ilan etmesi üzerine Newroz kutlamaları bir önceki yıla göre biraz daha sakin bir ortamda geçti. Kutlamaların adresi yine HEP binası olurken, kentin bütün mahallelerinde de Newroz ateşleri yakıldı. 1993 Newroz'u bu şekilde geçerken, yine gerilimli bir döneme denk gelen 94 Newrozu öncesi birçok kentte yapılan baskınlarda yüzlerce kişi gözaltına alındı. Gözaltı operasyonlarının yapıldığı merkezlerin başında ise yine Diyarbakır geldi. Newroz günü, kente görev yapan tüm polis ve askerlerin izinleri iptal edilirken, kentin giriş ve çıkışları ile birlikte tüm ana yollarda kontrol noktaları oluşturuldu. Devletin bu yönelimine karşı PKK, halka "Provokasyonlara karşı evlerde Newroz'u kutlayın" çağrısı yaptı. Bu çağrı ile birlikte halk, ilk defa Newrozu evlerinde kutladı.   1995: DEVLET ‘NEVRUZ’U KUTLADI   Önceki yıllarda uygulanan baskı ve şiddetle Newroz kutlamalarının engellenememesi üzerine devlet politika değişikliğine gitmek zorunda kaldı. 1995 yılına kadar adı bile telaffuz bile edilmeyen Newroz, “Nevruz” olarak devlet tarafından gayri resmi kutlanmaya başlandı. Piyasaya sürülen Türk tarihçiler “Nevruz”un bir Türk geleneği olduğunu kanıtlamak için yarışa girerken, “Nevruz”u kutlamak için özel programlar organize edildi. Newroz’u kutlamak isteyenler ise sokak ortasında işkencelere maruz kalıp, gözaltına alındı. Birkaç devlet yöneticisinin katılımıyla yakılan mangal ateşlerinin üzerinde atlanıp, renkli yumurtaların tokuşturulduğu “Nevruz” kutlamaları halk arasında alay konusu olmaktan öteye gitmezken, buna karşı verilen yanıt ise mahallelerde birbirinin üzerine yığılmış araba lastikleri ile yakılıp, harlandıkça harlanan ateşler ile haykırılan yasaklı şarkılar eşliğinde çekilen özgürlük halayları oldu.   1996: BİR GÜNDE İKİNCİ ATEŞ YAKILDI   1996 yılında da devletin yasaklama politikaları değişmedi. Kürtlerin direniş günü olan Newroz'a sahip çıkmak isteyen devlet, üniversitelere gönderilen genelgelerle 17-24 Mart günlerini "Nevruz Haftası" olarak ilan etti. Devletin genelgesine aldırış etmeyen kent halkı ise sabah saatlerinden itibaren Newroz kutlamalarının adresi olarak belirlenen Bağlar ilçesinin Kuruçeşme semtinde toplandı. Devlet yöneticilerince aynı gün Dağkapı Meydanı'nda yapılmak istenen “Nevruz” kutlaması da halkın gösterdiği tepkiler üzerine yapılamadan iptal edildi. Bağlar'da yakılan Newroz ateşine tahammül edemeyen polis ve askerler, toplanan kitleye müdahale etmesi üzerine, yönünü Batıkent Meydanı'na veren kitle, burada aynı gün ikinci kez Newroz ateşini yaktı.   1997: BATIKENT MEYDANI’NDA 15 BİN KİŞİ   Dağkapı’da bin kişinin katılımıyla başlayan Newroz kutlamaları, 1997 yılına gelindiğinde Batıkent Meydanı’nda 15 bin kişinin Dağkapı Meydanı'na yapılan yürüyüşle sonlandı. Kutlamalarda yine yapılan müdahaleler sonucu kimi mahallelerde olaylar yaşandı. 1998 yılında Newroz kutlamalarına dönük yasaklama politikaları devreye konuldu. Yasaklamalara rağmen on binlerce insanın aktığı Batıkent Meydanı'nda saldırılara rağmen Newroz ateşi yakıldı   1999: KOMPLONUN GÖLGESİNDE GEÇTİ   1999 yılında Newroz kutlamalarına PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın yönelik gerçekleştirilen uluslararası komplonun gölgesinde geçti. Bölgenin birçok kentinde sokağa çıkma ve sıkıyönetim uygulamaları getirildi. Yasaklamalara aldırış etmeyen kent halkı, hem Öcalan’a yönelik komployu protesto etmek hem de Newroz için sokaklara çıkarak, ateş yaktı.   2000’Lİ YILLAR: BİR MİLYON KİŞİ ALANA AKTI   Yıllar geçtikçe kutlamalara katılım oranı da giderek artmaya başladı. 2000'e gelindiğinde Newroz Tertip Komitesi tarafından Newroz'un Dağkapı ve Batıkent Meydanı'nda kutlanmak istenmesine rağmen Diyarbakır Valiliği, kutlamanın kentin 12 km uzağında bulunan Fuar Alanı'nda yapılmasına onay verdi. Bunun üzerine Fuar Alanı'nda "Ne inkar ne ayrılık, demokratik cumhuriyet" şiarıyla gerçekleştirilen Newroz kutlamasına 500 bin kişi katıldı. Bir sonraki yıl 2002’de ise engellemelere rağmen aynı alana akın eden bir milyon kişi, Newroz ateşini yaktı. 2003 Newrozu ise dönemin Kürt siyasal hareketinin partisi olan HADEP'e yönelik kapatmanın gündemde olduğu bir atmosferde kutlandı. Kentte 42 kurum tarafından üstlenilen kutlamalar öncesi HADEP'in parti binalarına baskınlar yapıldı. Son iki yılda gerçekleştirilen kutlamalarının aksine üst seviyeye çıkarılan engellemeler ile 21 Mart günü kutlama yapılacak Newroz alanı, çevre illerden de getirilen polis ve askerlerle ablukaya alındı. Bunun yanı sıra hükümet tarafından Ankara'da oluşturulan kriz masasından kentteki Newroz kutlaması canlı olarak izlendi. Yapılan tüm engellemelere rağmen 187 bin metrekarelik Newroz alanında yaklaşık olarak 1 milyon kişi toplanıp, Newroz ateşini yaktı.   ÖCALAN’A BAĞLILIĞIN NEWROZLARI   2003 yılındaki Newroz kutlamalarına, yüz binlerin “Savaşa hayır” sloganları ile PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın geliştirdiği barış çabalarının yanıtsız bırakılması ve ABD'nin Irak'a müdahalesine dönük öfke damgasını vurdu. 2004, 2005 ve 2006 yıllarında milyonlara ev sahipliği yapan Newroz kutlamaları Öcalan'a bağlılığın Newroz'u olarak tarihe geçti.   MİLYONLAR NEWROZ ALANI’NDA   2007 yılına gelindiğinde kentte artık Fuar Alanı da Diyarbakırlılara yetmez oldu ve kutlamaların yeni adresi Newroz Alanı oldu. Kutlamaların yanı sıra artık verilen mesajla da öne çıkmaya başlanan kentteki kutlamada, o yıl bu kez Öcalan'ın zehirlenmeye çalışılmasına dönük, "Sağlığı sağlığımızdır" yanıtı verildi. 2008'e "Êdî Bes e" hamlesiyle imha ve inkâra artık yeter diyerek başlayan Kürtlerin bu çığlığı, Newroz günü yine Newroz Alanı'ndan gür bir şekilde duyuldu. Kutlamaya "Demokratik konfederalizm" talebi ve AKP karşıtlığı damgasını vurdu.   2009: MİLYONLAR ÖCALAN’I İZLEDİ   Bir sonraki yıl olan 2009 Newroz'u, yerel seçimler öncesinde milyonların sandıktan çıkacak sonucu ortaya koyduğu bir referandum niteliğinde kutlandı. Abdullah Öcalan'ın 90'lı yıllara ait Newroz değerlendirmesinin yer aldığı videonun dev sinevizyonlardan alanı dolduran bir milyonu aşkın kişi tarafından izlenmesi, kutlamalara damgasını vurdu.   2010: NEWROZ ALANI’NDA İNSAN SELİ   2010 yılı Newrozu'nda gelenek yine bozulmadı ve yaklaşık bir buçuk milyon kişi bir araya geldi. "Özgür Önderlik, Özgür kimlik, Demokratik Özerklik" şiarıyla Diyarbakır'da kutlama yapıldı. Tarihinin o güne kadarki en büyük Newroz'una tanıklık edilen kutlamaya bir buçuk milyona yakın kişi, sinevizyondan yansıtılan Öcalan'ın geçmiş dönemlere ait Newroz değerlendirmesini büyük bir sessizlikle dinledi. Bir sonraki yıl da Newroz Alanı'nda yine benzer bir tablo ortaya çıktı.    2012: YASAKLAMAYA RAĞMEN KUTLAMA   2012'de İçişleri Bakanlığı tarafından Diyarbakır gerçekleştirilecek olan Newroz kutlaması yasaklandı. Yasağa rağmen kentte bir milyonu aşkın kişi yasak duvarlarını aşarak dört bir koldan Newroz Alanı'na ulaşmayı başardı. Girilen alanda "Kürt kimliğinin tanınması", "Anadilde eğitim hakkı", "Siyasi statü" ve "Kürtlerin örgütlenme hakkının sağlanması" gibi 4 temel talep etrafında başlatılan imza kampanyası ve "Êdî bes e, an azadî an azadî" şiarıyla demokratik bir çözümün gelişmesi için atılması gereken adımlara dair çözüm beyanını ortaya konuldu, kent merkezine "Özgürlük yürüyüşü" gerçekleştirildi.   2013: ÖCALAN’IN MANİFESTOSU DAMGA VURDU   2012 yılında PKK'li ve PAJK'lı tutsakların açlık grevi direnişi demokratik çözümün kapısını araladı. 3 Ocak 2013’te İmralı Adası’nda diyalog görüşmelerinin başladığı döneme denk gelen 2013 Newrozu’na, Öcalan'ın manifestosu damga vurdu. 2 milyon kişinin sel olup aktığı Diyarbakır Newroz'unda tarihin en kalabalık Newroz kutlaması olarak tarihe geçti. Öcalan, Newroz'da yaptığı tarihi açıklamayla, yeni bir mücadele döneminin başladığını ilan etti.   2014: DÜNYANIN DÖRT BİR YANINDAN AKIN   2013 Newrozu'nun coşkusu katlanarak 2014 Newrozu'na taşındı. Bölgeden, ülkeden ve dünyanın bir çok yerinden insanlar, günler öncesinden Newroz'a tanıklık etmek için Diyarbakır'a aktı. Günler öncesinden kente gerçekleştirilen tüm uçuşlar doldu. Günler, 21 Mart'ı gösterdiğinde ise Newroz Alanı'nda 3 milyona yakın insan bir araya geldi. Newroz'da PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın mesajı okundu.   2015: ÖCALAN’IN TARİHİ ÇAĞRISI   2015 yılında yine ”Öcalan'a özgürlük" talebinin milyonlarla dillendirildiği tarihi Diyarbakır Newrozu kutlandı. Tüm zamanların en büyük Newroz kutlamasına ev sahipliği yapan Diyarbakır’da, milyonların "Öcalan'a özgürlük" talebi, Öcalan'ın tarihi çağrısının büyük bir coşkuyla sahiplenildiği ve yankı uyandırmasıyla tarihe not düştü.   2016: SUR DİRENİŞİNDEN ÖZGÜRLÜK NEWROZU’NA   2015 yılından sonra hükümetin politika değişikliği ile Öcalan ile devlet arasında 3 yıl boyunca sürdürülen diyalog süreci sonlandırıldı. 24 Temmuz 2015’ten itibaren çatışmaların, yasak ve yıkımın yaşandığı Diyarbakır’da, “Sur direnişinden özgürlük Newroz’una” şiarıyla korku duvarını yıkan yüz binler, Newroz alanına akın etti.   2017: KEMAL KURKUT ÖLDÜRÜLDÜ   Bu kez Olağanüstü Hal (OHAL) ortamında karşılanan 2017 Newrozu, bir kez daha tarihi bir güne ev sahipliği yaptı. Newroz sabahı üniversite öğrencisi Kemal Kurkut’un “canlı bomba" şüphesiyle polis tarafından öldürülmesi ile yaratılmak istenen provokasyona rağmen önceki yıla göre daha kalabalık ve coşkulu geçen Newroz’da özellikle OHAL’den kaynaklı anti demokratik uygulamalara tepki açığa çıktı.   2018: EFRÎN’E YÖNELİK MÜDAHALEYE TEPKİ   2018 yılında da yüz binleri buluşturan Diyarbakır Newrozu’na, gençlerin yoğun katılımı tarihi görüntülere sahne oldu. Türkiye’nin Efrin’e yönelik müdahalesine tepkilerin damga vurduğu Newroz, kitlenin dağılmasıyla yapılan yürüyüşe yönelik polis müdahalesi ile sonlandı.   2019 NEWROZU: TECRİDİ KIRACAĞIZ   Diyarbakırlılar, 2019 Newrozu’nu ise Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Leyla Güven’in PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması talebiyle sürdürdüğü ve tüm cezaevlerine yayılan açlık grevi eylemleriyle karşıladı. “Mutlaka kazanacağız, tecridi kıracağız” şiarıyla gerçekleştirilen Newroz’a, yüz binlerince kişi katıldı.   2020: KUTLAMALARA PANDEMİ İPTALİ   Yasak ve engellemelerin dahi engelleyemediği Newroz, koronavirüs salgını nedeniyle geçtiğimiz  yıl kitlesel olarak kutlanamadı. Diyarbakır’da 12 yıl boyunca milyonları ağırlayan Newroz Parkı, 21 Mart günü boş kaldı. Meydanlarda bir araya gelemeseler de insanlar cadde ve sokaklarda ateşler yakıp, evlerinde kutlamalar yaptı.   2021: NEWROZ ATEŞİYLE DİRENELİM   21 Mart’ta kitlesel olarak kutlanması planlan Newroz, bu yıl “Newroz ateşiyle direnelim, özgürleşelim” şiarıyla kutlanacak. Her yıl doldurdukları meydanları geçen yıl pandemi dolayısıyla boş bırakmak zorunda kalan milyonlar, bu yıl bir kez daha meydanlara akacak ve Newroz ateşi etrafında halaylara duracak.