Amara yürüyüşündeki ölüm 12 yıldır soruşturulmuyor 2021-04-03 09:11:02   DİYARBAKIR - Amara’ya 4 Nisan 2009’da yapılan yürüyüşte Mahsum Karaoğlan’ın öldürülmesine ilişkin açılan soruşturmada ilerleme kaydedilmedi. Baba Abdurrahman Karaoğlan, "Hak, hukuk ve güven temelinde bir çözümün getirilmesini istiyoruz” dedi.    PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın doğum gününü kutlamak üzere 4 Nisan 2009 yılında Urfa’nın Halfeti ilçesine bağlı Ömerli (Amara) Mahallesi’ne yürüyen on binlerce kişi, asker ve polis tarafından Birecik'in Karataş mevkiinde durduruldu.  Yolu güvenlik güçlerince kapatılan Amara Mahallesi’ne ulaşmak isteyen kitleye, gaz bombaları, plastik mermi ve gerçek mermilerle müdahale edildi. Müdahale sırasında çok sayıda kişi yaralanırken, Mahsum Karaoğlan ve Mustafa Dağ yaşamını yitirdi.   Müdahale sonucu yaşanan ölümlerle ilgili olarak dönemin Urfa Valisi Yusuf Yavaşcan, güvenlik güçlerinin yaptıkları müdahalede  “Ateşli silah” kullanılmasını yalanlayarak “Olaylarda güvenlik güçleri sadece basınçlı su ve göz yaşartıcı gaz kullanmıştır” dedi. Ancak yapılan otopsi raporunda iki çocuk babası Mustafa Dağ’ın “Ateşli silah yaralanmasına bağlı kafatası kırığı ile beyin doku harabiyeti ve beyin kanaması” sonucu öldüğü, Mahsun Karaoğlan'ın ise “Kalbinin üzerine gelen plastik mermi” nedeniyle yaşamını yitirdiği ortaya çıktı.   TAZMİNAT DAVASI AİHM'E TAŞINDI   Karaoğlan ve Dağ’ın öldürülmelerine dair Birecik Cumhuriyet Savcılığı tarafından başlatılan soruşturmada ise 12 yıl geçmesine rağmen hiçbir gelişme sağlanamadı. İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi, ölüm olayı nedeniyle açılan idari tazminat davasının reddedilmesi üzerine iki yıl önce Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvurdu.     ‘KÜRTLER ÖLDÜRÜLÜYOR’   Oğlu Mahsum Karaoğlan’ın öldürülmesinden bu yana 12 yıl geçtiğini kaydeden baba Abdurrahman Karaoğlan, Kürtlerin, diğer dünya halkları gibi kendi kültür ve dillerinde yaşamak için verdiği mücadeleden kaynaklı öldürüldüğünü ve oğlu Mahsum’un da bu mücadelede öldürülenlerden sadece biri olduğunu söyledi.   PLASTİK MERMİ    Üniversite öğrencisi olduğu dönemde oğlu Karaoğlan’ın her hafta sonu eve geldiğini, ancak Amara kutlamasının olduğu hafta "İşim var bu hafta gelemeyeceğim” dediğini aktaran Karaoğlan, askerlerin müdahale sırasında kullanılan plastik merminin Mahsum’un kalbine gelmesi sonucu yaşamını yitirdiğini söyledi.   BİR SONUÇ ALINMADI   Olayın Bilecik sınırlarında olmasından kaynaklı soruşturmanın Bilecik’te yürütüldüğünü kaydeden Karaoğlan, “Bilecik Savcılığı’na gittik ve savcılık soruşturmanın takipçisi olacaklarını söyledi. Üçüncü defa Bilecik Savcılığı’na gittiğimde ‘Artık gelme, dosyada gizlilik kararı var’ denildi. Bugüne kadar da davadan bir sonuç alamadık” diye belirtti.   ‘MİDEMİZ KALDIRMIYOR”   Kürtlerin öldürülerek bitirilemeyeceğini kaydeden Karaoğlan, “Kürtler yanlış bir şey yapmamış. Kürtler dünyada var olan diğer halkları gibi kendi kültürlerinde, dillerinde yaşamak istiyor ve mücadele ediyor. Ancak devlet bunu kabul etmiyor. Kürtleri öldürüyor, öldürmek vahşiliktir. Saddam da Kürtleri Halepçe’de katletti, sonunun ne olduğu belli. Dünyanın hiçbir yerinde şiddet uygulanarak sorunlar çözülmedi, burada da çözülmez. Hak, hukuk ve güven temelinde bir çözümün getirilmesini istiyoruz. İnsanlığın midesinin kabul etmediği bir şey haramdır. Devletin bu politikaları da midemiz kaldırmıyor, haramdır” şeklinde konuştu.   5 YAŞINDA EVLERİ YAKILDI   Mahsum Karaoğlan, 15 Nisan 1986 yılında Diyarbakır’ın Ergani ilçesine bağlı Taşmalı Mahallesi’nde ailenin sekizinci çocuğu olarak dünyaya geldi. Ailenin en küçük çocuğu olan Karaoğlan, daha beş yaşında olduğu 1991 yılında, evleri askerler tarafından basıldı. Baskında evleri yakılan baba Abdurrahman Karaoğlan ise gözaltına alınıp bir yıl tutuklu kaldı. Bir yıllık tutukluluk sonrası baba Karaoğlan, hakkında açılan siyasi davada beraat etti. Baba Karaoğlan, savcının “Memleketi terk et” tehdidi ile İzmir’e taşındı. Karaoğlan ailesi, İzmir’de 9 yıl kaldıktan sonra 2001 yılında tekrar Ergani’ye döndü. Lise öğrenimine Ergani’de başlayan Mahsum Karaoğlan, 2006 yılında girdiği üniversite sınavında Dicle Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Matematik Bölümü’nü kazandı. Karaoğlan, öldürüldüğünde üniversite 3’üncü sınıfta okuyordu.    MA / Cengiz Özbasar