Anjiyo olan tutuklu hastanede 8 gün kelepçeli tutuldu 2021-08-14 14:25:11   ANKARA- Hasta tutuklu Muhlise Karagüzel’in anjiyo olduğu hastanede 8 gün boyunca bir elinin ranzada kelepçeli tutulduğunu belirten Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi, infazının ertelenmesini talep etti.    Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi, hasta tutukluların duruma dikkat çekmek için gerçekleştirdiği eylemlerin 362’nci haftasında İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şubesinde basın toplantısı düzenledi.   Toplantıda konuşan İHD Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyesi Nuray Çevirmen, Kayseri Bünyan Kadın Kapalı Cezaevi’nde kalan hasta tutuklu Muhlise Karagüzel’in durumunu aktardı. Karagüzel’in burnunda hızla büyüyen ve nefes almasını neredeyse olanaksız hale getiren etlerden kaynaklı Şubat ayında ameliyat olduğunu dile getiren Çevirmen, “Uzunca süre karantina koğuşunda kalmıştır. Mart ayında karantina koğuşundan çıkarılıp koğuşa geçtiğinde kalp krizi geçirmiş ve önce hapishane kampusundaki hastaneye götürülmüş, burada durumu çok kritik bir hal almış, tansiyonu yükselmiş ve ambulansla Kayseri’ye hastaneye kaldırılmıştır. Sonrasında neler olduğunu hatırlamadığını ifade etmiştir. Kendisine anjiyo yapılmış, 2 gün yoğun bakımda kalmıştır” dedi.   RANZADA KELEPÇELİ TUTULDU   Doktorların “Bütün damarların tıkanmış” demesi üzerine Karagüzel’in ilk anjiyodan 3 gün sonra yeniden anjiyo olduğunu kaydeden Çevirmen, “Karagüzel, 8 gün hastanede kaldığını, ikinci anjiyo sonunda çok kötü olduğunu ve çocuklarını görmek istediğini söylediğini, hastanede kaldığı 8 gün içerisinde bir elinin ranzada kelepçeli tutulduğunu, kızının kendisini görmeye gelirken de ellerinin kelepçeli olduğunu, bu nedenle kızıyla konuşamadığını ifade etmiştir. 3 kalp damarı tıkalı, 2 kalp damarı açılmıştır. Sağlık kontrolüne götürüldüğünde, sağlık raporlarını almak için yazılı olarak başvuru yapmış ancak verilmemiştir” ifadelerini kullandı.   TEK BAŞINA YÜRÜYEMİYOR   Karagüzel’in avukat görüşünde, “Her iki bacağının ve ayağının çok acıdığını, dört ayak parmağının karardığını, arkadaşlarının yardımıyla yürüyebildiğini, destek olmaksızın 1 veya 2 adım attıktan sonra hemen yere düştüğünü, bugüne kadar tekerlekli sandalye ile hareket edebildiğini” aktardığını söyleyen Çevirmen, “Boyun ve belinde olmak üzere ikişer fıtık bulunmaktadır. Boyun ve belinde sıkışma mevcut, tansiyon hastalığı var, şekerinin çok yüksek olmasından kaynaklı günde dört kez iğne yaptırmakta ve ayrıca çok fazla ilaç kullanmaktadır. Tansiyon hastalığı için iki ilaç ve bir de dil altı hapı kullanmaktadır. 2 kez göz anjiyosu olmuş, doktorlar tarafından acilen ameliyat olması gerektiği söylenmiş ancak gözlerini kaybetme ihtimali olduğu için ameliyat olmak istememiştir. Astım hastalığı giderek ağırlaşmakta, nefes almakta güçlük çekmekte, nefes darlığı nedeniyle uyuyamamakta, bu hastalık yüzünden çok kez uykuda bayılmakta ve arkadaşları tarafından uyandırılmaktadır” diye belirtti.    DİYET MENÜSÜ VERİLMEDİ   Şeker hastası Karagüzel'e diyet yemekleri yemesi gerektiğini vurgulayan Çevirmen, “İdareden diyet menüsü istemiş ancak verilmemektedir. Yemek porsiyonlarının çok küçük olduğunu ve bu yemekleri mecburen yemek zorunda olduğunu, kendi imkanlarıyla diyet yapmak zorunda kaldığını ancak maddi imkanlarının elverişli olmadığını, hapishanede sürekli patates, fasulye ve pirinç yemeği çıktığını ancak yememesi gerektiğini bildiği için bu yemekleri yiyemediğini, kantinde de diyet yiyeceklerin bulunmadığını, sağlıklı beslenemediği için çok güçsüz düştüğünü aktarmıştır” dedi.   Çevirmen, Karagüzel’in gittikçe ağırlaşan hastalıkları nedeniyle etkili bir tedavi sürecinin yürütülmesini, bu süreç zarfında heyet raporu aldırılarak infazının ertelenmesini talep etti.