'Ağır hasta tutuklu Direkçi acil tahliye edilmeli' 2022-02-01 09:01:23 ADANA - “Acil tahliye edilmesi” gereken 38 tutuklu içerisinde olan Semire Direkçi, ağır bağırsak hastalığının yanı sıra yüzde 90 görme kaybı yaşamasına rağmen tahliye edilmiyor. Birkaç ay içinde Garibe Gezer, Abdurrezak Şuyur, Halil Güneş, Bangin Muhammet, İlyas Demir, Vedat Erkmen, Razaman Turan ve son olarak Pazar günü Mehmet Hanefi Bilgin isimli tutuklu, cezaevinde yaşamını yitirdi. Ağır hastalıklarına rağmen Adli Tıp Kurumu (ATK) tarafından “cezaevinde kalabilir” raporu veriliyor ya da cezaevlerinin gözlem kurulu tarafından infazı tamamlanan hasta tutukluların infazı ertelenerek tahliyeleri engelleniyor.    38 İSİMDEN BİRİ   Hasta ve infazı yakılan tutukluların yakınları, ziyaret ettikleri siyasi parti ve kurumlara ilettikleri dosyada, acil tahliye edilmesi gereken tutukluların durumunu paylaştı. Dosyada belirtilen “acil tahliye edilmesi” gereken 38 isimden biri olan ve ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilerek 25 yıldır tutuklu olan Semire Direkçi, Diyarbakır başta olmak üzere Elazığ, Batman ve Siirt cezaevlerinde kaldı.    Diyarbakır Kadın Kapalı Cezaevi’nde olan Direkçi, ağır bağırsak hastalığının yanı sıra üst sınırda görme kaybı, hiper tansiyon, vitamin eksikliği, kansızlık gibi birçok hastalıkla mücadele ediyor. Cezaevinde yakalandığı çeşitli hastalıklardan dolayı 7 kez ameliyat olan ve 2019’da yaşadığı sorunlardan kaynakları bağırsakları bir buçuk yıl dışarıda bırakılan Direkçi, 8 ay önce ameliyat oldu. Hastalığı için sürekli kontrole giden Direkçi, sürekli karantina koğuşunda kalmak zorunda kalıyor. Ağır süreç yaşayan Direkçi için bugüne kadar birçok kurum ve kuruluş tahliye çağrı yaparken, sesini duyan yetkili olmadı.    GÖRME YETİSİNİ KAYBETTİ   Direkçi, bağırsakları için ameliyat olduğunda 35 gün boyunca yanında refakatçi kalan ablası Mülkiye Dursun, “Kardeşim tek başına kendisine bakamaz. Ameliyat olduğunda 35 gün boyunca sürekli yanındaydım. Bağırsak için ameliyat olduğunda yara tutmuyordu. Nasıl kendisine baksın. Bir gözünün görme yetisini de kaybetti” diye konuştu. Geceleri ya da bilmedikleri bir telefondan kendileri arandığında korktuklarını ifade eden Dursun, “Gece telefon geldiğinde korkarak açıyoruz. Ödüm kopuyor, bir şey olacak diye. Her gün cezaevlerinde hasta tutukluların cenazeleri geliyor. Cezaevlerinde cenazelerimizin gelmesini istemiyorum” diye konuştu.    Kardeşinin içeride tedavisi tam olarak yapılmadığına dikkat çeken Dursun, kardeşi Direkçi ve diğer tüm hasta tutukluların bırakılıp dışarıda aileleri tarafından tedavilerin yapılmasını istedi.   MA / Cemil Uğur - Hamdullah Yağız Kesen