‘5 dakikalık filyasyon eğitimi yeterli olmuyor’ 2022-02-05 09:16:46 ANKARA - Filyasyon kapsamında 5 dakikalık eğitim verildiğini kaydeden SES Ankara Şube Eşbaşkanı Kubilay Yalçınkaya, salgınla mücadele de sorumluluğun halka yüklendiğini söyledi.  Koronavirüs (Kovid-19) salgını yeni varyantlarıyla yayılıyor. Son dönemde Omicron varyantının görülmesiyle birlikte vaka sayısı katlandı. Yayılan bu salgınla beraber sağlık emekçilerinin de yükü katlandı. Filyasyon ekibinde yer alan Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Ankara Şube Eşbaşkanı Kubilay Yalçınkaya, sahadaki gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.     YETERSİZ FİLYASYON   Salgının başından beri Sağlık Bakanlığı tarafından filyasyona yönelik bir örgütlenme modeline gidilmediğini kaydeden Yalçınkaya, bakanlığın artan vakalar karşısında dönemsel çözümler bulmaya çalıştığını söyledi. Vaka yüküyle mücadele konusunda filyasyonun yetersiz olduğunu belirten Yalçınkaya, “Bakanlık salgınla mücadelede sorumluluğu hep vatandaşa yükledi.Vatandaşın hasta olmamasına yönelik maske, mesafe ve hijyen vurgusu yaptı. Gelişmiş ülkelerde bu üçlü; test, tanı ve tedavinin yer aldığını görüyoruz. Bu ülkelerde filyasyon devletin sorumluluğunda ama maalesef Türkiye'de bu durum söz konusu değil” şeklinde konuştu.   ‘YÜZDE 5’İ İLAÇ İSTİYOR’   Pandeminin ilk döneminde filyasyonda diş hekiminden hemşiresine birçok alanda çalışan branşın görevlendirildiğini ifade eden Yalçınkaya, son dönemlerde imam, öğretmen ve sağlıkla ilgisi olmayan branşların filyasyon ekibinde yer aldığını kaydetti. Son dönemde ise evlere yönelik filyasyonun yapılmadığını söyleyen Yalçınkaya, filyasyon çalışmalarının telefonla yapıldığını belirterek, “Telefonla görüştüğümüz vaka eğer ilaç istiyorsa ki vakaların yüzde 5’i ilaç istiyor. İlaçlar da son dönemde bakanlık tarafından farklı bir prosedüre döküldü. Telefonla temasa geçtikten sonra, genel durum soruluyor; yapmaları gereken ifade ediliyor ve hastalara temasınız var mı soruluyor” dedi.   ‘TEMASLI BEYANINDA BULUNULMUYOR’   Hastaların temaslı beyanında bulunmadığını aktaran Yalçınkaya, “Özellikle Altındağ, Keçiören gibi sosyal koruması olmayan, güvencesiz günübirlik çalışan insanlar için bu durum söz konusu. Hem ailelerinin hem de kendilerinin evde kalması ekonomik anlamda sıkıntı yarattığı için bu yüzden hastalar bize ‘temaslı almayın ekonomik anlamda sıkıntı çekeriz’ dediklerine denk geliyoruz. Temaslı olup olmadığı hastaya bırakıldığı için hastalar temaslı olduklarını söylemiyor. Eskiden herkes temaslı kapsamına alınırdı ev içinde. Şimdi sistem buna izin vermiyor. Eğer bir kişi iki doz aşısını yaptıysa ve yaptığı ikinci doz aşısının üzerinden 14 gün geçtiyse o zaman bu kişi temaslı kapsamına alınmıyor. Yani eskiden dört oranında bir temaslı sayısı varken bugün bire bir oranda bile değil bu temaslı sayısı” diye aktardı.   ‘TEST YAPILMIYOR’   Toplum içinde çok fazla temaslı olduğuna dikkat çeken Yalçınkaya, “Biz artık semptom göstermeyen, temaslı olmayan kişilere test yapmıyoruz. Böyle olunca vakaların Avrupa’ya göre 70-80 binlerde kalmasının sebebi budur. Avrupa’da bugün 400 binlerin üzerinde vaka varken, Türkiye’de sayının çok düşük olması bizim okumuş ya da gelişmiş olmamızdan kaynaklı değil. Test yapmıyor olmamızdan kaynaklı” ifadelerini kullandı.   ‘4-5 KAT DAHA FAZLA’   Yalçınkaya, Ankara yerelinde vaka sayısının 6 binin üzerine çıktığını, bu sayının 4-5 katının toplum içinde dolaştığını söyledi. Örgütsüz filyasyon modeliyle bu vakalarla mücadelenin imkânsız olacağını belirten Yalçınkaya, “Özellikle ekonomik sorunlar da sağlık hizmetini etkilemiş durumda. Artan dolar kuru ve benzin fiyatları, bu filyasyon ekiplerinin ciddi araç sorunları var, bundan kaynaklı filyasyon da tam yapılmıyor. Test yetişmiyor, mevcut durumda 7 gün beklemek zorunda” diye belirtti.   ‘İLAÇLAR KULLANILMAMALI’   Sağlık meslek örgütlerinin Kovid kapsamında verilen ilaçların kullanılmaması gerektiğini ifade eden Yalçınkaya, bakanlığın da bu itirazları kabul ettiğini belirtti. Bakanlığın yüklüce ilaç stokunun olduğunu dile getiren Yalçınkaya, “Sağlık iş kolunda esnekleşme pandemi öncesinde de vardı ama pandemi fırsat olarak görüldü. Sağlık emekçisi, sabah işe gittiğinde akşam kaçta çıkacağını bilmiyor. Akşam 10’da bitiyorsa göreviniz, vakaları bitirmeden çıkamıyorsunuz, vakaları bitirmeniz gerekiyor. Bu vakalar bölgeden bölgeye de değişiyor. Bugün vakaların yarısı İstanbul’da, ondan sonra en fazla il Ankara. 70-80 bin vaka var ve bu hizmeti sunmak zorundasın. Sağlık emekçilerinin gün geçtikçe bakım kalitesini düşüren bir tükenmişlik var. Sağlık bakım kalitesi düşmüş durumda. Bakanlığın bunun nedenlerine eğilmesi gerekiyor. Temel mali ve özlük haklarından sağlık çalışanlarının sağlığına kadar birçok önlem alması gerekiyor” diye aktardı.   ‘5 DAKİKALIK EĞİTİM’   Filyasyon eğitimine de değinen Yalçınkaya, şunları ifade etti: “Filyasyon kapsamında 5 dakikalık bir eğitim veriliyor sağlık emekçilerine. Kimlik numarası soruluyor ve sağlık emekçisiyseniz, bunlara vakıf olduğunuz düşünülüyor. 5 dakikalık bir eğitimle her gün 70 binin üzerinde vakanın yaşandığı filyasyon kapsamında çalışma sürdürülüyor. Bu eğitimi ne şekilde verirseniz verin, bir anlam ifade etmiyor çünkü; eğitimi veren kişi de 5 dakikalık eğitim almış oluyor. Filyasyon kapsamında hekimler yok, çünkü alanda hastanede ihtiyaç var.  Ertelenmiş sağlık hizmetleri var. 2020 yılında 1 buçuk milyon AB grubu ameliyat ertelendi. Bunlar çok ciddi ameliyatlar. 3 milyon eksik yatış var. TUİK’in 6 aydır ölüm istatistiklerini açıklamama nedeni de bu artan Kovid dışında ölümleri gizleme çabası.”   ‘MÜCADELEYİ BÜYÜTME ÇAĞRISI   Yalçınkaya, bahsettiği sorunların üstesinden sağlık emekçilerini güçlü kılarak, mücadele ederek üstesinden gelineceğini söyledi. Ancak sağlık sisteminin içini boşaltmaya yönelik uygulamalar ortaya çıktığına işaret eden Yılçınkaya, “Ek göstergeye yönelik verilen sözlerin bir türlü gerçekleşmemesi, sağlığa ayrılan bütçenin ranta ayrılması, sağlık emekçilerinin göz ardı edilmesi ciddi anlamda sağlık emek gücünü kırmış durumda. Sağlık emekçisi bunlara maruz kalırken, bu halinde çıkaracak şey umut. Bu umudu verecek ya dayanışma içerisinde olduğu meslek örgütleriyle bunu yapmalıyız. Bu mücadeleyi büyütmeye çalışıyoruz” dedi.