Ailesi 6 yıldır çocuklarının kemiklerine kavuşamadı 2022-03-15 09:13:09 DİYARBAKIR - Sur’dan 5 yıl sonra çıkarılan kemikleri, DNA eşleşmesine rağmen ailesine verilmeyen Hakan Arslan’ın babası, yaşadıkları acıyı, “Kemiklerimizi alıp, bir avuç toprağa defnedelim de içimizdeki acı biraz soğusun istiyoruz" diyerek dile getirdi.  Türkiye’nin en büyük ve yakıcı sorunu olan Kürt meselesine dair diyalog sürecinin AKP iktidarı tarafından 24 Temmuz 2015 tarihi itibariyle sonlandırılmasıyla geri dönülen çatışma ortamı, yeni ölümleri beraberinde getirdi. Yaşanan ölümlerin yol açtığı acıları ise bazı aileler çok farklı şekilde yaşamak zorunda bırakıldı.   Diyarbakır'ın Sur ilçesinde, 2015-2016 yılları arasında uygulanan sokağa çıkma yasağı sırasında yaşanan çatışmalarda hayatını kaybedenler, yine burada defnedildi. Yaşamlarını Ocak 2016’da yitirdikleri bilinen kişililerden Ramazan Öğüt ve Rozerin Çukur’un cenazeleri, operasyonda sonlandırılmasıyla defnedildikleri yerden çıkarılıp, DNA incelemeleri ile kimliklerinin tespit edilmesi akabinde 5 ay sonra ailelerine teslim edildi. Aynı dönemde hayatını kaybeden Hakan Arslan’ın cenazesine ise ulaşılamadı. Erzurum’da yaşayan ailesi, çocuklarının cenazesinin bulunması için bir yandan resmi kurumların kapısını aşındırdı, bir yandan da o dönem Sur’da olanlara ulaşıp gömüldüğü yeri öğrenmeye çalıştı.    5 YIL SONRA KEMİKLERİNE ULAŞILDI   Bu çabaları 5 yıl boyunca sonuçsuz kalan aileyi umutlandıran haber, 7 Şubat 2021 günü geldi. İlçede yeni inşa edilecek yapılar için Hasırlı Mahallesi’nde kazı çalışmaları yapan ekipler, Katolik Kilisesi ve Hasırlı Mescidi arasındaki alanda toprağa gömülü kemikler ile karşılaştı.    'O' OLDUĞU KESİNLEŞTİ   Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurusunun ardından baba Ali Rıza Arslan’dan alınan DNA örneği, Adli Tıp Kurumu (ATK) morguna kaldırılan kemiklerden alınan numune ile karşılaştırıldı. Yapılan incelemede kemiklerin yüzde 60 oranda Hakan Arslan’a ait olduğu belirlense de, kesin tespit için anne Melike Arslan’dan da örnek alındı ve tamamlanan işlemler neticesinde kemiklerin Arslan’a ait olduğu netleşti. Ailesi artık çocuklarının kemiklerime kavuşacaklarını umarken, kafatasında mermi çekirdeğine rastlanması üzerine kemikler Başsavcılık talimatıyla otopsi için İstanbul ATK’ye gönderildi. Fakat aradan geçen 3 buçuk ayda işlemlerin henüz tamamlanmamış olması nedeniyle ailesi çocuklarının kemiklerine kavuşmuş değil.   SESİNİ DUYURMAK İÇİN ULAŞTI   Seslerini duyurmak için bize ulaşan baba Ali Rıza Arslan, oğluna ait kemiklerin 30 Kasım’da İstanbul ATK’ye gönderildiğini, aradan geçen zamanda ise ne kendilerine ne de avukatlarına işlemlerin ne zaman tamamlanacağı konusunda hiçbir bilgi verilmediğini anlattı.   Baba Arslan, “21 Ocak 2016’ten sonra oğlumdan haber alamadım. 5 yıl sonra cenazemiz çıktı, ama sadece kemikleri çıktı. Bir yıldır da o kemiklerin verilmesini bekliyoruz. İstiyoruz ki kemiklerimizi alalım, bir avuç toprağa defnedelim de içimizdeki acı biraz soğusun. Tüm gayemiz oğlumuzun kemiklerine kavuşup toprağımıza getirmek” diye konuştu.   'BU ISTIRAP SON BULSUN!'   Bir ayda tamamlanacağı ifade edilen sürecin aylar geçmesine rağmen tamamlanmayıp, oğluna ait kemiklerin hala kendilerine verilmemesine isyan eden baba, katlanan acılarını şu sözlerle dile getirdi: “30 günde cenazemizi alırız diye bekliyorduk. 2016 nerede, 2022 nerede! Bir senedir cenazemizi almak için ıstırap çekiyoruz. Önceki 5 yıl ayrı, son bir yılda ayrı azap çektirildi bizlere. Cenaze benimse verin, değilse de ‘değil’ denilsin. ‘Bugün, yarın çıkar’ diye diye günler, aylar, yıllar geçti. 401 gündür sürüyor bu acımız.”   6 yıldır her gün gözyaşı döktüğünü belirttiği eşinin kendisine, "Oğlumun kemiklerini getir de bir toprağa olsun. Ben de toprağına sarılayım ki içim soğusun" dediğini aktaran baba, son olarak yetkililere “Artık bir an evvel kemiklerimizi bize versinler, bir toprağı olsun. Yaşadığımız bu ıstırap sona ersin”  diyerek seslendi.    MA / Ömer Çelik