Yargılanan avukatlar: Kayyım politik haydutluktur 2022-03-31 13:08:29   İSTANBUL - Kayyımları protesto ettikleri için yargılanan avukatlar, kayyım politikasının “politik haydutluk” olduğunu belirtti.    Van, Diyarbakır ve Mardin'e atanan kayyımları 20 Ağustos 2019 tarihinde Çağlayan'da bulunan İstanbul Adliyesi önünde protesto eden aralarında İnsan Hakları Derneği (İHD) Eş Genel Başkanı Eren Keskin’in de bulunduğu 9 avukat hakkında “toplantı ve gösteri kanununa muhalefet etmek” suçlamasından açılan davanın ilk duruşması İstanbul 58'inci Asliye Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmada avukatlar Avni Güçlü Sevimli, Sinan Zincir, Kemal Aytaç ve çok sayıda avukat hazır bulundu. Avukat Yaprak Türkmen başka bir dosyadan tutuklu bulunduğu Silivri Kapalı Cezaevi’nden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı.   Duruşma kimlik tespiti ile başladı. Kimlik tespitinin ardından ilk olarak söz alan avukat Kemal Aytaç, adliyenin dışında yaptırılmayan bir açıklamadan dolayı kendilerine dava açıldığını ifade etti. Aytaç, “Daha önce bize saldırılan sonra açılan davalardan bile beraat kararı verildi ama şimdi adliyenin dışında yapılmayan açıklamadan dava açıldı. Bu açıklamalar kendimiz için değil herkes için. Bu davalar bizim için onurdur. Derhal beraat kararı verin, davayı sürüncemede bırakmayın” dedi.   ‘SUÇ UNSURU YOK’   İddianamenin “kanuna aykırı toplantı düzenleme” suçlamasından hazırlandığını ama bu suçun oluşması için kamu binalarında olayın gerçekleşmesi gerektiğini ifade eden avukat Çiğdem Akbulut, açıklamanın kamu binasının dışında gerçekleştiğini söyledi. Akbulut, “İstanbul Adliyesi’nin önünde yapılan basın açıklamalarıdır. Dolayısıyla açılan davalara defalarca beraat kararı verilmesi söz konusudur. Açıklama aslında kanuna aykırı olan bir işleme karşı gerçekleştirilmek istenmişti. Adliye önünde basın açıklaması gerçekleştirilmesinde bir suç unsuru yoktur” diyerek beraat talebinde bulundu.   Talepleri değerlendiren mahkeme heyeti, avukatlar Kemal Aytaç ve Çiğdem Akbulut’un beraat taleplerini reddetti.   ‘KAYYIMLARI PROTESTO ETTİK’   Savunmasına devam eden Aytaç, anayasal haklarını kullanarak basın açıklaması gerçekleştirdiklerini belirterek, “Bu açıklama kayyumları protesto etmek için yapılmış bir açıklama. Yürütmenin yaptığı icraatlar yapılan eleştiridir. Diyarbakır, Mardin konu olunca herkesin konuştuğu alanda açıklama yaptırılmadı. Şiddeti uygulayan polistir avukatlar olarak şiddet uygulamadık” dedi.    ‘DEMOKRASİ MÜCADELESİ VERİYORUZ’   Yapılan her türlü haksızlık ve hukuksuzlukları protesto edeceklerini dile getiren Aytaç, “Buradan bize ceza çıkmaz. Bu kararın toplum açısından önemi var. Çoğu kesim adalete güvenmiyor. İnsanın söz söyleme hakkını gasp ederseniz, gaz sıkarsanız, yargılarsanız demokrasi adına bir şey kalmaz.  Biz aslında demokrasi mücadelesi veriyoruz. Bu davanın açılmasının nedeni kayyumlardır. Kürtlere karşı farklı bir muamele yapılmaktadır. Bize ‘dağılın’ diye ikaz olmadı. Daha bizim görüşmelerimiz devam ederken saldırı gerçekleşti” diye aktardı.    ‘KÜRT GERÇEKLİĞİNİ GÖRDÜM’   Avukat Sinan Zincir, “Problem bellidir. Dünyada diğer hakların olduğu gibi Kürt halkının kendi kaderini tayin etme hakkını savunuyorum. Kürt halkının haklı mücadelesinin yanında yer alırsanız ateşten gömlek giymiş sayılırsınız. Defalarca bu suçlardan dolayı yargılandım. Kendim Kürt olmasam da Kürt gerçekliğini gördüm. Kürt halkının kendi kaderini tayin etme hakkını savunmaya devam edeceğim. Kürt illerindeki kayyumlara karşıyım. Adalet ve hakikat mücadelemiz devam edecek” şeklinde konuştu.   ‘KÜRT HALKI ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİ YÜRÜTÜYOR’   Kürt halkının gerçekliğinin kabul edilmediğini söyleyerek savunmasına başlayan avukat Avni Güçlü Sevimli, Kürt halkına karşı imha ve baskı politikalarının uygulandığını söyledi. Sevimli, “Kürt halkını yok sayma AKP döneminde başlamadı ama AKP döneminde bu olaylar arttı. Kürt halkı kendi özgürlük hareketini kurmuş ve özgürlük mücadelesini yürütmüştür. O mücadele bugüne kadar sürmüştür. Kürt halkı kendi coğrafyalarında özgürce yaşamak istiyor. Bunu seçim yoluyla yapılsın, seçim sandığı kurulsun, kendi istediğimizi seçelim demişler. Seçim yapıldı Kürt halkı özgür iradesi ile seçime katıldı ve seçimi kazandı. Belediyelere Kürt halkının temsilcileri geçti. AKP seçimi kaybetti”  ifadelerini kullandı.    POLİTİK HAYDUTLUK   AKP’nin Kürt halkının kazandığı seçimleri kabul etmediğini hatırlatan Sevimli, gelinen noktada Kürt halkına yönelik imha politikalarının başka bir boyuta geçtiğini söyleyerek şöyle devam etti: “Belediyelere kayyum atanması tam bir politik haydutluktur. 2015 Nisan ayına kadar saldırı yoktu nedense bu tarihten sonra saldırı başladı. Bu açıklamalar için izin almaya gerek yoktur. Anayasal hakkımızı kullandık ve avukatlar olarak kayyumlara karşı düşüncemizi aktardık. Uyarı yapmaksızın ‘süpür’ talimatı ile bize şiddet uyguladılar. Asıl yargılanması gerekenler bizler değil polislerdir. Biz suç işlemedik bizim hakkımızda anca beraat kararı verilebilir.”   İDDİANAME TEBLİĞ EDİLMEDİ   Silivri Kapalı Cezaevi’nden SEGBİS ile bağlanan avukat Yaprak Türkmen, duruşmayı dün akşam öğrendiğini ve iddianamenin kendisine tebliğ edilmediği söyleyerek kendisine iddianamenin tebliğ edilmesini talep etti. Avukatlar ayrıca yargılanan ve savunma yapan avukat sayısının fazla olmasından kaynaklı duruşmanın başka bir salonda görülmesini talep etti.   GÖRÜNTÜLER İNCELENMELİ   Daha sonra söz alan iddia makamı, dosyada müşteki polisin de olduğundan ve görüntüleri polislerin hazırlamasından dolayı var olan görüntülerin yargılama aşamasında yeterli olmayacağını söyleyerek, görüntülerin duruşma salonunda izlenmesine ya da görüntülerin bilirkişi tarafından incelenmesini ve sair eksikliklerin giderilmesini talep eti.   DURUŞMA ERTELENDİ   Mahkeme heyeti, cezaevinde bulunan Yaprak Türkmen’e iddianamenin tebliğ edilmesine, gelmeyen sanıkların duruşmaya davet edilmesine, müdafilere deliller için süre verilmesine karar vererek duruşmayı 26 Ekim’e erteledi.