Adalet Sofrası’ndan seslendiler: Adaleti biz gerçekleştireceğiz 2022-04-13 10:15:10 URFA -  Şenyaşar ailesinin, adalet arayışının 400’üncü gününde Urfa Adliyesi önünde kurduğu “Adalet Sofrası”na misafir olan STÖ temsilcileri, "Ailenin adalet talebini karşılayın" mesajı verirken, HDP'li Hüda Kaya ise "Adaleti biz gerçekleştireceğiz” dedi. Urfa'nın Suruç ilçesinde 14 Haziran 2018 tarihinde AKP Milletvekili İbrahim Halil Yıldız'ın korumaları ve yakınları seçim çalışmaları sırasında işyerlerini ziyaret ettiği Şenyaşar ailesine saldırdı. Başlayan olaylarda Celal, Adil, Mehmet, Fadıl ve Ferit Şenyaşar kardeşler çeşitli yerlerinden yaralandı. AKP'li Yıldız'ın yakınları, Suruç Devlet Hastanesi’nde de saldırılarını sürdürdü, ağır yaralı Celal ve Adil Şenyaşar ile hastaneye çocuklarını ziyarete giden baba Hacı Esvet Şenyaşar, eşi Emine Şenyaşar’ın gözleri önünde linç edilerek katledildi. Devlet erkanının bulunduğu hastanede gözleri önünde 3 aile ferdinin öldürülmesine rağmen dosyanın açılmaması ve iş yerleri ile ilgili açılan davada saldırıdan ağır yaralı kurtulan oğlu Fadıl Şenyaşar’a ceza verilmesine karşı Emine Şenyaşar ve saldırılardan ağır yaralı kurtulan Ferit Şenyaşar, 9 Mart 2021 tarihinde Urfa Adliye önünde Adalet Nöbeti başlattı.    Bütün engellemelere rağmen nöbetlerini kesintisiz sürdüren aile, geçen yıl olduğu gibi bu yılda Ramazan ayının iftarlarını adliye binası önünde açıyor. 2 Nisan’dan sonra adliye binası önünde kurulan “Adalet Sofrası”na aralarında HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan’ın olduğu onlarca kurumdan yüzlerce kişi misafir oldu. Ailenin nöbetlerinin 400’üncü gününde kurduğu “Adalet Sofrası”nın misafirleri ise Urfa Emek ve Demokrasi Platformu bileşenleri ile HDP İstanbul Milletvekili Hüda Kaya oldu. Misafirler, ailenin adalet talebini Mezopotamya Ajansı’na (MA) değerlendirdi.    ‘ONLARDAN ADALET BEKLEMİYORUZ’   Ailenin maruz kaldığı adaletsizliği kamuoyuna duyurmak için Adalet Nöbeti başlattığını belirten HDP Milletvekili Hüda Kaya, “Aile ile iftar açtık. Sesimizi vicdanlara duyurmaya çalıştık. Emine annenin başardığı bir şey var; yetkililerin gözleri kör, kulakları sağır, vicdanları örtülmüş ama dünya vicdanı duydu bu sesi. İnsanlar farklı kesimlerden de olsa bu sese kulak verdiler” dedi. Ailenin taleplerinin bir an önce karşılanması çağrısında bulunan Kaya, “Bugün AKP zihniyetinin temsil ettiği bir yaşam tarzı var. Bu yaşam tarzı Beştepe'de kendisini saray saltanatı ve israf ile formatlamış bir yaşam. Aile asfaltın üzerinde, mütevazi bir şekilde sadece adalet için iftar açıyor. Saraylarda israf yapanlar, ailenin bu sofrasını göremez, annenin feryadını duyamazlar. Biz zaten onlardan adalet beklemiyoruz. Adaleti en kısa zamanda biz gerçekleştireceğiz ve suçlular hak ettikleri cezayı bulacaklar” diye konuştu.    ÖHD: ÜSTÜNLERİN HUKUKU   Şenyaşar ailesinin dava dosyaları ile ilgili bilgi veren Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Urfa Şube Eşbaşkanı İbrahim Halil Öyke, dava dosyalarında “üstünlerin hukuku” uygulandığını kaydetti. Dava dosyalarında uygulanan “Cezasızlık politikası”na dikkati çeken Öyke, “Aile yargı tacizi altında. Anneye 15 soruşturma açıldı. Para cezaları kesildi, gözaltına alındılar. Maalesef adliye binaları içinde adalet sağlanmadığı için insanlar adalet nöbetleri veya farklı şekilde tepki göstermek zorunda kalıyor” dedi.    YAŞAMEVİ: ADALETSİZLİK ŞİDDETİ   Emine Şenyaşar’ın 400 gündür “Adaletsizlik şiddeti”ne maruz kaldığını belirten Yaşamevi Kadın Dayanışma Derneği Yöneticisi Emine Çiftçi ise şunları söyledi: “Urfa'da yaşayan kadınlar olarak onun feryadını, adliye önünde çıkan haykırışlarını duyuyoruz. Bu haykırış hepimizin haykırışıdır. Umarız tez zamanda adalet yerini bulur. Kadınlar annenin sesine ses olmalıdır. Anne 4 yıldır karda kışta soğukta, sıcakta adalet mücadelesi veriyor” dedi.    ZMO: VİCDANLARI SIZLATMAKTA   Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Urfa Şube Başkanı Abdullah Melik ise, Türkiye’de demokrasi, hak ve hukukun 20 yıldır geriye gittiğini dile getirdi. Hakim ve savcıları göreve davet eden Melik, "Hak, hukuk ve adaletin yerini bulmasını istiyoruz. İnsanlar evlerinde rahat bir şekilde oruçlarını açarken aile burada adliye önünde açıyor. Bu vicdanları sızlatmaktadır. Umarız hak, hukuk ve adaleti savunan insanların da yüreği sızlar. Adalet arayan herkesin 2022 yılında aradıkları adalete erişmesini temenni ediyoruz” ifadelerini kullandı.   İHD: CEZASIZLIĞA KARŞI DURACAĞIZ   Şenyaşar ailesi fertlerinin 14 Haziran 2018 tarihinde saldırıya maruz kaldıklarında oruçlu olduklarını hatırlatan İnsan Hakları Derneği (İHD) Urfa Şube Eşbaşkanı Mustafa Vefa, “Bu insanlar oruçken katledildiler. Dava dosyaları hakkaniyetli bir şekilde sonuca ulaştırılmadı. Ramazan ayı sebebiyle tüm inançlı insanlara sesleniyorum; Anne ve oğlu oruçlu bir şekilde burada adalet arıyor, gelin hep birlikte seslerine kulak verelim. Ailenin bir ferdi (Fadıl Şenyaşar) meşru müdafaa da bulunduğu için 4 yıldır tek kişilik hücrede tutuluyor. Aile dava dosyalarının açılıp, sorumluların hesap vermesi ve hukuksuz yere tutuklu olan çocuklarının serbest bırakılmasını istiyor. 400 gün değil 4 bin gün geçse de adalet arayışından onlarla birlikte vazgeçmeyeceğiz. Cezasızlığa karşı duracağız” diye konuştu.    'ADALETİ DAYANIŞMA İLE GETİRECEĞİZ'   Ailenin adliye binası önünde, asfalt yolda kurdukları “Adalet Sofrası”na işaret eden Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyon (KESK) Urfa Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Mahmut Binici, “Bu görüntüye baktıktan sonra kurulacak bir cümlenin anlamı kalmıyor. Bu ülkede insanlar iftarlarını adliye binası önünde açmak zorunda kalıyorsa, bu kendisine insanım, Müslümanım diyen herkesin utancıdır. Olayın birçok faili var ama yargılanan yok. Aileyi adliye binası önünde iftar açmaya mahkum eden anlayışı ret ediyoruz, kabul etmiyoruz. Ailenin 400 gündür adalet beklemesi hepimizin ayıbı, adalet şimdiye kadar sağlanmalıydı. Adaleti dayanışma ile birlikte getireceğiz” ifadelerini kullandı.    ‘BAROLAR MÜDAHİL OLMALI’   Urfa Barosu Yönetim Kurulu Üyesi Gökhan Dayık ise, Şenyaşar ailesi adalet mücadelesinin 4’üncü yılına yaklaştığına dikkat çekerek, “Aile sadece adalet istiyor. Aile ile dayanışmak amacıyla 400’üncü günde iftarlarına misafir olduk. Haksızlığın giderilmesi gerek. Normal bir hukuk devletinde ölümlü bir dosya 4 yıl gizli yürütülmez. Dosya ‘Faili meçhul’ bırakılmak isteniyor. Bunu kabul etmek mümkün değildir. Adli bir yargılama olmuyor, bütün barolar üstlerine düşen yükümlülükleri yerine getirerek bu dosyaya müdahil olmalı” dedi.   ‘ADALET TOPLUMUN TEMEL YAPISIDIR’   Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Urfa İl Koordinasyon Kurulu (İKK) Sekreteri Mehmet Kaya, adalet sağlanana kadar aile ile dayanışma içinde olacaklarını belirterek, “Aile adalet arayışını adliye binası önünde sürdürürken birçok kurumdan ziyaretler oldu. Artık herkes ailenin taleplerini duydu ama maalesef devlet duymadı. Adalet toplumun temel yapısıdır. Adaletsiz bir toplum düşünmek mümkün değil. Adalet herkes için gerekli. İnsanlar adalete çok rahat erişebilmeli. İnsanlar adliye binası önünde adalet aramamalı” diye konuştu.    ‘SAVAŞTA BİLE HASTANELERE DOKUNULMAZ’   Şenyaşar ailesinin 3 ferdinin Suruç Devlet Hastanesi’nde katledildiğini hatırlatan Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi Delegasyonu Üyesi Reşat Doğan da şunları söyledi: “Çok büyük hukuksuzluk ve adaletsizlik söz konusu. Bu olayın en vahim boyutu ölümlerin hastanede cereyan etmiş olması. Savaşlarda dahi hastanelere müdahale edilmemesine rağmen hastanede olay yaşandı. Hastanenin güvenlik kameraları tahrip edildi, görüntüler kimin elinde onu bilmiyoruz. Beklentimiz adaletin bir an önce yerini bulması.  O gün orada hastanede çalışan arkadaşlarımız ile konuştuğumuzda çok büyük bir vahşetin olduğunu söylediler. 15 Temmuz'dan sonra Türkiye’de hukuksuzluklar attı. Artık bir rejim haline gelmiş bir yönetim var. Artık her kesimden adalet çığlığı yükseliyor, bunun daha da büyümesi gerektiğini düşünüyoruz. Bunun içinde bütün kurumların el ele vermesi gerektiğine inanıyoruz.”    MA / Emrullah Acar - Müjdat Can