Taşdemir: Mültecileri istemiyorsanız savaşa karşı çıkın 2022-06-09 21:48:43   ANKARA – Yükselen mülteci karşıtlığına tepki gösteren HDP’li Dirayet Dilan Taşdemir, “Mülteciler niye geliyor sorusunu sormadan önce savaş politikalarına karşı çıkın, barış siyasetini savunun” dedi. Meclis Genel Kurulu’nda AKP milletvekillerinin imzasıyla getirilen “Çevre Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi” görüşülüyor. Kanun teklifinin 4’üncü maddesi üzerine verilen önergeleri adına kürsüden konuşan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Ağrı Milletvekili Dirayet Dilan Taşdemir, geçtiğimiz hafta içerisinde mültecilere yönelik ırkçı saldırılara dikkat çekti. İki ırkçı saldırıda 2 mültecinin yaşamını yitirdiğini ve dün de Bağcılar’da 3 Suriyeli işçinin saldırıya uğradığını ifade eden Taşdemir, “Bu saldırı sonucunda Şerif El Ahmed ismindeki Suriyeli mülteci işçi öldürüldü, katledildi. Diğer ırkçı saldırı ise Rize'de gerçekleşti; bu saldırıda da Afgan bir mülteci sadece Afgan olduğunu söylediği için bir ırkçı saldırı sonucunda yaşamını yitirdi. Yani mültecilere yönelik bu saldırılar... Yaşanan ekonomik kriz ve kimi popülist siyasetçilerin söylemiyle yarattığı bu iklim sonucunda katlediliyorlar, saldırıya uğruyorlar” dedi. ‘GÜVENLİ BÖLGELERDE ENVAİ ÇETELER VAR’ AKP’nin bir mülteci politikası olmadığının altını çizen Taşdemir, AKP’nin çıkarı için mültecileri kullandığını sözlerine ekledi. AKP’nin yeri geldiğinde mültecileri Avrupa’ya yeri geldiğinde Suriye’ye karşı kullandığını aktaran Taşdemir, “Şimdi, ne tartışılıyor? Deniliyor ki: ‘Zaten mülteci değiller, geçici olarak koruma altındalar, biz bunları güvenli bölgelere zaman içerisinde göndereceğiz.’ Bir dönem ‘Gönüllü göndereceğiz’ bir dönem ‘Zorla göndereceğiz’ denildi. Şimdi bu mesele, güvenli bölge meselesi tartışılıyor. Açıkçası, biz de soruyoruz: Hangi güvenli bölge? ‘Güvenli bölge’ dediğiniz yerler, şu an ÖSO, IŞİD ve envaiçeşit çetenin cirit attığı bölgelerdir. Bakın, Suriye İnsan Hakları Örgütünün bu güvenli bölge olarak tarif edilen yerlerde yaşanan hak ihlallerine dönük yüzlerce raporu var. Bu raporlarda mala el koyma, taciz, fidye, insan kaçırma, zorla mallarına çökme gibi binlerce insanlara karşı, insanlığa karşı suç işlendiğini ifade ediliyor” diye konuştu. ‘MÜLTECİLERİ İSTEMİYORSANIZ SAVAŞA KARŞI ÇIKACAKSINIZ’ Efrîn’e yönelik işgal girişimi ardından bölgenin demografik yapısına yönelikte girişimler olduğunu aktaran Taşdemir, “Şimdi, savaş politikalarına karşı çıkmadan mülteciler niye geliyor diye sormak ne ahlakidir ne vicdanidir ne de insanidir. Bakın, 2011 yılında Suriye savaşı başladığında ne deniliyordu? ‘Biz, Emevi Camisi'nde namaz kılacağız’ deniliyordu. Yani Emevi Camisi'nde namaz kılma hayali binlerce, milyonlarca insanın yaşamına mal oldu; milyonlarca insanın yerini, yurdunu, evini terk etmesine neden oldu. O dönem bu savaşı alkışlayanlar, ‘Önde yürüyelim’ diyenler, ‘Bizi götür Reis’ diyenler ya da bunun yanında duranlar, sessiz kalanlar, şimdi durmuş diyorlar ki: ‘Bu mülteciler niye geliyor?’ Mülteciler niye geliyor sorusunu sormadan önce bir kere savaş politikalarına karşı çıkacaksınız, barış siyasetini savunacaksınız. İnsanların yerinde kalmasını istiyorsanız öncelikli yapılması gereken şey bu” ifadelerini kullandı. ‘SAVAŞ SİYASETİNE HERKES SESSİZ KALIYOR’ Kuzey Doğu Suriye’ye yönelik saldırı planlarına dair de Taşdemir, şunları söyledi: “Bu sefer gerekçe olarak da Kürt düşmanlığı, Kürtlerin oradaki varlığı sebep hâline getiriliyor; bir algı operasyonu düzenleniyor ve bir operasyon hazırlığı yapılıyor. Şundan bir kere ders çıkarılmadı, 2011'den beri yaşanan trajedi, kriz, insanlık krizi bir kez daha tekrarlanmak isteniyor ama yine bu operasyona, bu savaşa karşı ses yükseltilmiyor. Bu operasyonun da bir mülteci krizi yaratacağını, derin bir ekonomik kriz yaratacağı bilindiği hâlde bu savaş siyasetine herkes sessiz kalmak istiyor, bir şekilde onaylanıyor. Şimdi, AKP'nin tek bir gündemi var; algıyla, zorla, şiddetle, baskıyla, her ne yöntemle olursa olsun, savaşla, operasyonla iktidarda kalmak; bir tek derdi var, bir tek amacı var, iktidarımı nasıl sürdürebilirim arayışında ama bizler şunu çok iyi biliyoruz ki: Bu savaş, operasyon, işgal ancak AKP'nin antidemokratik yönetim anlayışını, zihniyetini sürdürmesine vesile olur. Onun için de biz mültecilerin hedef yapılmasına, savaş politikalarına karşı bir kez daha barışın sesini yükseltmeye, diyaloğun sesini yükseltmeye tüm Meclisi ve bizi izleyen bütün halkımızı davet etmek istiyorum.”