Salih Müslim: İşgali bitirip Suriye’yi demokratikleştireceğiz 2022-06-28 09:03:37   URFA - PYD Eşbaşkanlığına seçilen Salih Müslim, direnişle bölgeye yönelik saldırıların önünde geçerek Suriye’yi demokratikleştireceklerini belirterek, “Kimse bizim için Türkiye’yi durdurmaz ancak bunu biz kendimiz yapabiliriz” dedi.    Suriye'de 2011 yılında iç savaşın patlak vermesi ile halkları özgürlük temelinde Üçüncü Yol seçeneği üzerinden örgütleyen Kürtler, Kuzey ve Doğu Suriye'de yaşayan halklarla birlikte özerklik ilan etti. Kadın özgürlükçü, ekolojik ve demokratik paradigma ezilen tüm halklara ilham kaynağı olurken, yerel, bölgesel ve küresel güçler ortaya çıkan sonuçtan rahatsız oldu. Halkların özgürlük ve birlikte yaşam arayışı en fazla da AKP iktidarını rahatsız etti. İlk başta kantonlar şeklinde Rojava olarak başlayan devrim hareketini, Esad'a saldırı temelinde yanına çekmeye çalışan Türkiye, başarılı olamayınca Kuzey ve Doğu Suriye Özerk yapısına dönüşecek halkların özgür yaşamına paramiliter güçler aracılığıyla ve doğrudan saldırmaya başladı. Bölgenin Cerablus, Bab, Ezaz, Efrîn, Serêkaniyê, Girê Spî kentlerine uluslararası destekle saldırıp giren Türkiye, günümüze kadar da saldırılarına ara vermedi. Son yıllarda bu saldırılara, ABD, Rusya ile yaptığı antlaşmaları da ihlal ederek, Silahlı İnsansız Hava Araçları (SİHA) ile saldırıları sürdürdü. 2020’nin Ocak ayından bu yana Kuzey ve Doğu Suriye'ye yönelik yaptığı 26 SİHA saldırısında, en az 32 kişi yaşamını yitirdi, 35 kişi yaralandı.    Son 3 yılda Kuzey ve Doğu Suriye’ye açık bir şekilde saldıran Türkiye, benzer saldırıları da 2015’ten bugüne Federe Kürdistan Bölgesi’ne yönelik gerçekleştiriyor. Son 7 yılda yapılan hava saldırılarında en az 118 sivil yaşamını yitirdi, yüzlerce kişi yaralandı. Saldırıların son halkası Süleymaniye’nin Kelar ilçesinde Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi Yürütme Konseyi Eşbaşkan Yardımcısı Ferhat Şiblî’nin 3 arkadaşı ile yaşamını yitirmesi oldu. 2003 yılında kurulan Demokratik Birlik Partisi'ne (PYD) katılan Ferhad Şiblî, 2006 yılına kadar Efrîn ve Halep'te mücadele yürüttü. PYD’nin kuruluşunda yer alan Ferhad Şiblî’ye yönelik saldırı Hesekê’de 700 delegenin katılımıyla gerçekleşen PYD 9’uncu kongresinden 2 gün önce yapıldı.     "Devrimci halk savaşı ruhuyla işgali yeneceğiz ve demokratik bir Suriye inşa edeceğiz" sloganıyla 18-20 Haziran tarihinde yapılan kongrede, PYD Eşbaşkanlığına Asya Abdullah ve Salih Müslim seçildi. PYD Eşbaşkanı Salih Müslim, gerçekleşen kongreyi, Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye ile Federe Kürdistan Bölgesi’ne yönelik saldırılarını ve Ferhad Şiblî’nin yaşamını yitirmesine dair Mezopotamya Ajansı’na (MA) konuştu.   PYD KONGRESİ   PYD’nin 9’uncu kongresinin salgın ve bölgeye yönelik saldırılar nedeniyle gecikmeli yapıldığını belirten Müslim, “Şimdiye kadar 19 yılda PYD'nin 9 kongresini gerçekleştirdik. Her iki yılda bir kongre gerçekleştiriyoruz. Her parti için kongre gerçekleştirmek çok önemli. Çünkü kongrede geriye dönük neler yapıldığına bakılarak, yanlışlar ortadan kaldırılır. Kongrede geleceğe dönük planlamalar yapılır. Kongre ile örgütlülüğümüzü pekiştirdik. Bu kongrede de eleştiri ve öz eleştiriler yapıldı, faaliyet raporları okundu, geçmişe dönük değerlendirmeler yapıldı. Kimi arkadaşların görevlerinde değişiklikler yapıldı. Kongrede kimi yeni kararlar alındı” diye konuştu.    KÜRTLERİN VARLIĞI VE YOKLUĞU    PYD tüzüğünde bazı değişiklikler yapıldığını dile getiren Müslim, PYD’nin Meclis üye sayısının 145 olarak belirlendiğini, tüzükte olmayan “Eşbaşkanlık Konseyi”nin tüzüğe eklendiğini kaydetti. Kongrede geçmişe dönük ve ileride olası siyasi gelişmelerin de değerlendirildiğini belirten Müslim, “Ne ile karşı karşıya kalacağımızı konuştuk. Üzerinde önemle durduğumuz bir konu ise kongrenin de sloganı olan ‘Devrimci halk savaşı ruhuyla işgali yeneceğiz ve demokratik bir Suriye inşa edeceğiz’ oldu. Hem işgali bitirip hem de Suriye’yi demokratikleştireceğiz. Bu bizim için çok önemli. Klasik savaş silahlı iki ordu arasında yaşanıyor. Ancak bizim içinde bulunduğumuz durum farklı, Kürtlerin varlığı ve yokluğu söz konusu. Karşımızda bulunan kişiler sadece bizi mağlup etmek isteyen bir güç değil, bir halkı yok etmek isteyen bir güç. Bunu bölgede yaşayan halkları göçerterek, ekonomik olarak ambargoya alarak ve fiziki saldırarak gerçekleştiriyor. Buna karşı halk tedbirli olmalı. Her konuda kendini savunmalıdır. Kongrede de bunun üzerinden durarak önümüzdeki günlerde gerçekleştireceğimiz programların arasına aldık. Halk komünlerini örgütlemek, güçlendirmek öncelikli programlarımız arasında” ifadelerini kullandı.    ‘BU YÜKÜ BİRLİKTE OMUZLAYACAĞIZ’   “Biz sorunların diyalog yoluyla çözülmesinden yanayız” diyen Müslim, çözümden yana olan herkes ile görüşmeye hazır olduklarını sözlerine ekledi. Türkiye’nin Suriye topraklarını işgal ettiğine vurgu yapan Müslim, “Suriye’nin devlet olarak çıkarlarını savunmak herkesin görevi. Bu bizim de görevimiz. Bu görevi yerine getirmede kim bize yardımcı olursa, bizde onunla diyalog kurarız. Suriye ordusu sınırları korumak için gelse bizde onlara yardımcı oluruz. Bu şu anlama gelmez; rejime teslim olundu. Bizim bir sistemimiz var onun yanında da Suriye’nin savunması, bu sistemimizin Suriye içinde savunulması gerekir. Demokratik Suriye Güçleri ile Suriye ordusunun bir arada Suriye’nin savunmasını yapmasını konuştuk. Türkiye’nin Federe Kürdistan Bölgesi’nde gerçekleştirdiği saldırılarda kimse ona ortak olmamalı. Düşmanın yapmak istediklerine kimse alet olmamalı. Kürtler arasında bir iç savaşın önü aralanmamalı. Buna dönük kongrede 3 gün tartışmalar yapıldı. Daha önce iki dönem Asya Abdullah ile PYD Eşbaşkanlığı yapmıştık. Bu dönemde arkadaşlar bizi yeniden görevlendirdi. Bu bizim için bir şeref. Halkın bize inancı olması bizim için bir onur, umut ediyorum ki bu yükü birlikte omuzlayacağız” diye konuştu.     ‘TARİF EDİLEMEZ BİR ÜZÜNTÜ’   Kongreden iki gün önce PYD’nin kurucuları arasından yer alan Ferhad Şiblî’nin saldırı sonucu hayatını kaybettiğini hatırlatan Müslim, “Bu saldırı kongreye de yansıdı. Halkın düşmana karşı kini arttı. Ferhad Şiblî PYD’nin kuruluşundan bu yana partiye emek veren biriydi. İlk defa bir PYD kongresi onsuz yapıldı. Daha önce yapılan bütün kongrelerde yerini aldı. Bu bizim yükümüzü arttırdı, onun şahsında daha fazla çalışmamız gerekecek, ona layık olmak için elimizden geleni yapacağız. Ferhad arkadaş Federe Kürdistan Bölgesi'nde Türkiye sınırına 280 kilometre uzaklıkta katledildi. Onu katleden SİHA’lar Federe Kürdistan Bölgesi’nden kalktı. Bu çok üzücü. Kürdistan toprağından kalkan silahlı araçların Kürdistan’ın evlatlarını şehit etmesi tarif edilemez bir üzüntü” şeklinde konuştu.    TÜRKİYE’NİN SALDIRILARI    Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik SİHA saldırılarının Efrîn’in işgal edilmesinden sonra başladığına dikkat çeken Müslim, saldırıların Girê Spî ile Serêkaniyê'nin işgal edilmesinden sonra arttığını kaydetti. Türkiye’nin garantör güçler ile ateşkes yapmasına rağmen saldırılara aralıksız devam ettiğini söyleyen Müslim, “Türkiye hiçbir zaman buna riayet etmedi. Her gün SİHA kullanıyor ve bölgeyi toplarla bombalıyor. Kimseye kulak asmıyor. Türkiye ile anlaşma yapan garantör güçler, Rusya olsun, ABD olsun, durumu izlediklerini söylüyorlar ama buna karşı bir şey yapmıyorlar. Sadece izlemek ile yetiniyorlar. Kimse bizim için Türkiye’yi durdurmaz, ancak bunu biz kendimiz yapabiliriz. Tedbirlerimizi almamız gerekir. Türkiye bütün uluslararası hukuk normlarını ayaklar altına almış durumda. Bizde elimizden geldiği kadar buna karşı direneceğiz. Türkiye PKK ile savaştığını söylüyor. PKK ile savaş bütün Kürtler ile savaş anlamına geliyor. Nerede bir Kürt varsa, Türkiye’nin gözünde PKK’li. Bu bahane ile saldırıyor ve kimse buna karşı bir şey yapmıyor. Belki kapalı kapılar ardından konuşuyorlar ancak bizim insanlarımız ölüyor. 80 yaşında dedelerimiz, 10 yaşında çocuklarımız, kadınlarımız öldürülüyor ve göçe zorlanıyorlar. Her gün bölge bombalanıyor ama kimse umursamıyor. Bizde buna karşı elimizden geldiği kadar kendi savunmamızı güçlendiriyoruz” dedi.    ‘ÖZ GÜCÜMÜZÜ GÜÇLENDİRECEĞİZ’   “Türkiye bize karşı sınırsız bir düşmanlık yürütüyor” diyen Müslim, şunları söyledi: “Herkes şu an Türkiye’nin hedefi. Bizim önümüzde halkı örgütlemekten başka bir yol yok. Devrimci bir halk savaşı ile Türkiye’ye karşı koyabiliriz. Düşman bizi göçertmek istediğinden toprağımıza daha fazla bağlanmamız gerekir. Düşman köylerimizi, evlerimizi bombalarsa, o zaman yerin altında barınma yerlerimizi yapmalıyız. Bizi ablukaya alarak aç mı bırakmak istiyorlar, o zaman uzun süreli bir ablukaya karşı tedbirlerimizi almamız gerekir. Bize silahlar ile saldırdığında bizimde kendi silahımızı güçlendirmemiz gerekiyor. Hiçbir zaman kimse bize bir söz vermedi ve bizde kimsenin ipiyle kuyuya inmeyiz. Biz halkları ile de devletler ile de dostuz. Efrîn bir konsept ile işgal edildi. Uluslararası güçler kör sağır davrandı. Girê Spî ile Serêkaniyê'de de aynı şey yaşandı. Bizim kendi öz gücümüzü güçlendirmemiz gerekiyor. Ancak bu şekilde kendimizi savunabiliriz.”     MA / Emrullah Acar