Hakkari’de iki köyde koruculuk dayatması 2022-10-15 09:02:03   HAKKARİ - Hakkari’de Şîvelan ve Xana Mûsa köylerine her gün baskın yapan askerler köylülere ajanlık ve koruculuk dayatmasında bulunuyor. Tehdit edilen köylüler, haklarını savunmaya devam edeceklerini söyledi.    Hakkari’nin Şîvelan ve Xana Mûsa köyleri, günlerdir askerlerin baskınına uğruyor. Adeta abluka altına alınan köylerde yapılan keyfi baskınlarda yurttaşlara ajanlık ve koruculuk dayatması yapılıyor. Dayatmaları kabul etmeyen köylüler, Bağışlı Jandarma Komutanı M.R.D. tarafından tehditlere maruz kaldıklarını söyledi. Muhbirlik dayatmalarını kabul etmeyen ailelerin yaşadığı evlere baskın düzenlenerek aramalar yapılıyor. Köylerde, özellikle Sivas soyadlı ailelerin evleri ise neredeyse her gün aranıyor. En son 12 Ekim’de yapılan bir baskında Özcan Sivas isimli yurttaş hiçbir gerekçe gösterilmeden gözaltına alınırken, aile, Hakkari Cumhuriyet Başsavcılığına sorumlu askerler hakkında suç duyurusunda bulundu.   ‘ASTSUBAY KÖY HALKINA ZULÜM EDİYOR’   Köyde günlerdir yaşadıkları sorunlara ilişkin konuşan yurttaşlardan Özcan Sivas, askerler tarafından baskı gördüklerini belirterek, “Köye, gece gündüz demeden her gün baskınlar yapılıyor. Askerler neredeyse her saat köyün içerisindeler. Gecenin bir vakti dışarıya baktığımızda askerler ya tandırlarımızdan ya da ahırlarımızdan çıkıyorlar. Bu baskınlarda köy halkına zulüm ediliyor. Artık evimizde huzurumuz kalmadı” dedi.   ‘YAŞANACAK HER ŞEYDEN ASTSUBAY SORUMLUDUR’   Görevli askerler tarafından sürekli bir baskı, muhbirlik dayatması gibi birçok tehditle karşı karşıya kaldıklarını dile getiren Sivas, 12 Ekim’de yapılan ev baskınlarında herhangi bir suç teşkil etmediği halde gözaltına alındığını kaydetti. Sivas, evlerde yapılan aramalarda herhangi bir suç unsuruna bile rastlanmadığını ifade ederek, “Neden kelepçelendiğimi ve niçin gözaltına alındığımı dahi bilmiyorum. Savcılığa ifadeye götürüldüğümde bana ‘neden buraya getirildin?’ sorusuna, neden getirildiğimi bilmediğimi söyledim. Savcılık ifadelerimin ardından suçsuz olduğum için serbest bırakıldım. Ben ve aile bireylerimin başına bir şey gelirse sorumlu burada askerlerdir. Yetkililerden bir an önce bu şahıslar hakkında adli işlemlerin başlatılması ve görevden uzaklaştırılmasını istiyorum” diye konuştu.   AJANLIĞI KABUL ETMEYENLERE TEHDİT   Köyde baskı ve dayatmalara maruz kalanlardan Çetin Sivas da yetkili askerler tarafından 15 gün önce kendisine ajanlık dayatmasında bulunulduğunu belirterek, yetkili bir askerin kendilerine; “Sizi korucu yapacağım, bu köyde yaşadığınız sürece benim muhbirim olacaksınız” dediğini söyledi. Sivas, bu tür dayatmalara karşı çıkmalarına ve böylesi bir şeyi yapmayacaklarını belirtmelerine rağmen aynı yetkilinin, “sizinle daha çok yüz göz olacağım. Sizinle çok uğraşacağım” diyerek tehditte bulunduğunu söyledi.   ‘YETKİ DE KANUN DA BENİM!’   Astsubayın tüm tehditlerine rağmen ajanlık dayatmasını kabul etmedikleri için evlerine baskın düzenlendiğini ifade eden Sivas, şöyle devam etti: “Ev baskınına gelen ekiplere evde kadınların da yaşadığını ve onların yaşadıkları odaları kadın personellerin aramasını talep etmeme rağmen erkek askerler, kadınların dolaplarını aradılar. Oradaki görevli arama personeli, ‘Kanun da, yetki de benim’ diyerek evlerini aramayı devam ettirdiler. Telefonlarımıza el konularak, yaşanan hukuksuzluğa ilişkin çekim yapmamız engellendi. Çekim yaptıktan sonra görevli rütbeli askerler, görüntülerin yayınlanmaması için beni tehdit etti.”    ‘HAKKIMIZI ARAMAYA DEVAM EDECEĞİZ’   Günlerdir askerler tarafından köylerine baskınlar yapılarak gençlere zorla “ajanlık” dayatması yapıldığını ifade eden Sivas, sözlerini şöyle tamamladı: “Kimi zaman savcılık izni olmadan köylerimizi basılıyor, koruculuk ve muhbirlik yapmamız yönünde tehdit ediliyoruz. Gecenin bir yarısı beyaz pikaplarla köylerimize gelip kafalarına göre ahır ve tandırlara giriyorlar. Bu tür baskıcı, zorla ajan ve korucu yapmaya çalışan komutanları köyümüzde istemiyoruz. Umarım adalet yerini bulur. Her yerde hakkımızı savunmaya devam edeceğiz. Bölgedeki yetkililerden tek talebimiz, bizleri tehdit eden ve baskı uygulayan karakol komutanını biran önce görevden alınmasıdır.”    Sivas ailesi, önce Hakkari Cumhuriyet Başsavcılığı’na, ardından da İHD Hakkari Şubesine başvuru yaptı.