Av. Enmek: Şenyaşar ailesinin mücadelesi iddianame hazırlattı 2022-10-17 09:00:33   URFA - Şenyaşar ailesinden 2 kişinin katledildiği “hastane” dosyasıyla ilgili 4 yıl 4 ay sonra iddianamenin hazırlanmasının, ailenin mücadelesi sonucu olduğunu belirten avukat Hidayet Enmek, AKP’li İbrahim Halil Yıldız’ın dosyada sanık olarak yer alması gerektiğini söyledi.    Urfa'nın Suruç ilçesinde 14 Haziran 2018 tarihinde Şenyaşar ailesinin işyerini “ziyaret” eden AKP Urfa Milletvekili İbrahim Halil Yıldız ile koruma ve yakınları, Şenyaşar ailesine saldırdı, bu saldırılar yaralıların kaldırıldığı Suruç Devlet Hastanesi’nde de devam etti. Ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılan çocuklarını görmek için hastaneye giden baba Hacı Esvet Şenyaşar, oğulları Adil ve Celal Şenyaşar, anne Emine Şenyaşar’ın gözü önünde katledildiler.     Olaya dair yürütülen soruşturma, aynı gün olmasına rağmen “işyeri” ve “hastane” olarak iki ayrı dosyaya ayrıldı. İşyeri dosyasıyla ilgili açılan davada, Fadıl Şenyaşar'a 37 yıl 9 ay, AKP’li vekilin ağabeyi Enver Yıldız'a ise 18 yıl ile hapis cezası verildi. Asıl katliamın yaşandığı “hastane” dosyasında soruşturma 4 yıl 4 ay bitirilerek, katliama dair iddianame hazırlandı. İddianamede baba hacı Esvet Şenyaşar ve oğlu Adil Şenyaşar’ı öldürmekten, AKP’li İbrahim Yıldız’ın ağabeyi Celal Yıldız’ın da aralarında olduğu 14 kişiye ikişer kez müebbet ve Ferit ile Mehmet Şenyaşar’a karşı işledikleri öldürmeye teşebbüs suçundan 336 yıla kadar hapis istendi. İddianamede 5 kişi için ise hastane kamera kayıtlarını çaldıkları iddiası ile toplamda 125 yıla kadar hapis cezası istendi.    İddianamede, tanık ve sanıkların ifadelerinde katliam esnasında hastanede olduğunu belirttikleri AKP’li İbrahim Halil Yıldız’a herhangi bir suçlama yöneltilmedi. Yıldız’ın soruşturma kapsamında ifadesinin alınıp alınmadığı, hakkında herhangi bir fezlekenin hazırlanıp hazırlanmadığına bilinmiyor.   Şenyaşar ailesi avukatı Hidayet Enmek, 4 yıl 4 ay sonra gelen iddianamedeki eksikler, AKP’li İbrahim Halil Yıldız’ın dosyada yer almaması ve ailenin adalet mücadelesine dair Mezopotamya Ajansı’na (MA) değerlendirmelerde bulundu.   AVUKAT İDDİANAMEYİ AA’DAN ÖĞRENDİ!    Hastane dosyasıyla ilgili 4 yıl 4 aydır gizlilik kararının korunduğunu hatırlatan Enmek, ailenin avukatları olarak yaptıkları itirazların reddedildiğini belirti. Gizlilik kararının korunmasına karşı Anayasa Mahkemesi’ne başvuru yaptıklarını belirten Enmek, “Adil yargılama hakkı ihlalinden Anayasa Mahkemesi’ne yaptığımız başvuruya dair karar açıklanmadan dosyada gizlilik kalktı. Ancak dosyanın açıldığını, iddianamenin hazırlandığını biz Anadolu Ajansı’ndan (AA) öğrendik. Bize henüz tebliğ edilen bir iddianame yok. Biz gelişmeleri medyadan takip ediyoruz. Adil yargılama hakkı ihlali hala devam ediyor. Dosyada bizim erişmememiz için getirilen kısıtlılık hala devam etmekte. Dosyanın mağdurları ve biz onların avukatları bugüne kadar herhangi bir belge, bilgiye ulaşamadık” diye konuştu.     AKP’Lİ YILDIZ HAKKINDA İŞLEM YAPILMADI   İddianamede olayda baş aktör olan AKP’li İbrahim Halil Yıldız ile ilgili bir bilgi belgeye yer verilmediğine dikkat çeken Enmek, “İddianamede AKP’li Yıldız sanık olarak değerlendirilmemiş. Olayın başlangıcında işyerinde ve devamında hastanede Yıldız bulunuyordu. İddianamede bazı sanık ve tanıkların olaylar yaşandığında AKP’li Yıldız’ın da hazır bulunduğuna dair beyanları var. Yıldız bu dosyada sanık olarak değerlendirilmesi gerekirdi. Yıldız’ın danışmanı Mustafa Amaç, şüpheli olarak verdiği ifadede olayın başından sonuna kadar beraber olduklarını belirtmiştir. Yıldız’ın danışmanı için savcı ‘kasten öldürme’ suçlaması ile iki kez müebbet talep ederken, vekil hakkında herhangi bir işlem yapılmaması düşündürücüdür. Yıldız’ın vekil olmasından kaynaklı dokunulmazlığı var. Aradan geçen 4 yılda yargılanmasının önünün açılması için herhangi bir fezleke düzenlenmiş mi bilmiyoruz. İlerleyen günlerde bunun cevabını öğreneceğiz. Eğer bir girişimde bulunulmadıysa, mahkeme salonlarından ısrarlı bir şekilde girişimde bulunulması için çaba sarf edeceğiz” ifadelerini kullandı.   KAMERA SERVERLERİNİN SÖKÜLMESİ    İddianamede yüzlerce kolluk gücünün olduğu devlet hastanesinde saatlerce teknik bilgi isteyen bir işlem ile kamera kayıt serverlerinin çalındığı bilgisinin yer aldığına dikkat çeken Enmek, “Daha önce Nisan 2022 tarihinde yapılan gözaltılar da şüphelilere yöneltilen sorular ile kamera kayıt cihazlarının çalındığını öğrenmiştik. İddianamede de çalındığı yönünde bilgiler mevcut. Ancak kamera serverlerini sökmek, saatler alan ve teknik bilgi gerektiren bir işlem. Sanıkların o teknik bilgiye hakim olduğunu düşünmüyorum. Bu konuda bir destek aldıkları alenen ortada. Bu cihazların sökülmesi ve devamında hastane dışına çıkarılması şu anlama geliyor; birileri buna ya göz yumdu ya da direk bunlara yardım etti. Biz iddianamede delilleri karartma iddiası ile 5 kişi hakkında ceza talep edildiğini görüyoruz ancak bu kişilere yardım eden, göz yuman, bilgi veren kişiler ile ilgili herhangi bir bilgi araştırma göremedik. Yüzlerce kolluk gücünün olduğu bir ortamda, rahat bir şekilde bu işlemeleri yapmaları yardım almadan mümkün gözükmüyor” diye konuştu.   ‘OBJEKTİFLİKTEN UZAK BİR SORUŞTURMA’   İddianamede yer alan bilgi ve belgelerin 14 Haziran 2018 tarihinde dönemin Urfa Cumhuriyet Başsavcısı tarafından toplanan bilgi ve belgeler olduğunu belirten Enmek, şunları söyledi: “Katliamın üzerinden 4 yıl 4 ay geçti. O dönem elde edilen bilgi ve belgeler dışında sadece 23 Nisan ve 17 Mayıs 2022 tarihlerinde sanıklardan alınan ifadeler var. Bunun dışında herhangi bir belge yok. Bu soruşturmanın bu denli uzun yürütülmesine herhangi bir anlam veremedik. Keyfi olarak uzatılan bir soruşturma oldu. Objektiften uzak bir soruşturma yürütüldü. 4 yıl 4 ay yürütülmeyen soruşturma, 2022 yılında soruşturulmaya başlanmış. Bütün kamuoyunu ilgilendiren dosyada elle tutulur ciddi bir delil dosyaya konulmamış. Çok kısa bir sürede tamamlanması gereken bir dosyanın bu denli uzun gizli soruşturulması, adil ve etkin bir yargılama yapılmadığını gösteriyor. Dosyanın 4 yıl 4 ay sonra davaya dönüşmesinde, anne Emine Şenyaşar ve Ferit Şenyaşar’ın Urfa Adliyesi önünde tuttukları Adalet Nöbeti’nin büyük bir katkısı oldu. Anne ve Ferit engellemelere rağmen mücadelelerinden vazgeçmeyerek, seslerini bütün kamuoyuna duyurdu. Savcılar bu mücadele karşısında iddianame hazırlamak zorunda kaldılar.”   ADALET MÜCADELESİ DEVAM EDİYOR   Katliamda eşi ve iki çocuğunu kaybeden Emine Şenyaşar ile saldırıda yaralı kurtulan Ferit Şenyaşar’ın Urfa Adliyesi önünde başlattığı Adalet Nöbeti’nin 588’inci gününde devam ettiğine vurgu yapan Enmek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Aile 9 Mart 2021 tarihinde Adalet Nöbeti’ne başlarken, iki talep açıkladı. Hastanede yaşanan katliama karışan kişilerin yargılanması ve Elazığ Cezaevi’nde 4 yıl 4 aydır tek kişilik hücrede hukuksuz bir şekilde tutulan Fadıl Şenyaşar’ın serbest bırakılmasıydı. Birincisi kısmen de olsa gerçekleşmiş gibi görünüyor. Ancak Fadıl Şenyaşar hala tutuklu. Aile defalarca Fadıl Şenyaşar serbest bırakılmadan Adalet Nöbeti’ni bitirmeyeceklerini deklare etti. Aile adalet mücadelesinde kararlı. İnsan haklarından bahseden tüm duyarlı kamuoyunun bu gelişmelerden sonrada aileye desteklerini sunmaları ve seslerine ses olmaları önemlidir.”   MA / Emrullah Acar