Özdem: Şüpheli olabilecekler maden sahasından uzaklaştırılmalı 2022-10-17 09:14:05   BARTIN - Amasra’daki maden katliamının şüphelilerinin hala görevlerini sürdürdüğünü dile getiren ÇHD’li Gizem Özdem, önceki katliamları hatırlatarak, ocakta sorumlu olan şüphelilerin delilleri karartabileceğini söyledi.   Bartın’ın Amasra ilçesinde bulunan Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Amasra Müessese Müdürlüğü maden ocağında önlemlerinin alınmaması nedeniyle yaşanan "grizu patlaması" sonucu 41 işçi yaşamını yitirirdi, yaralanan 9 işçinin tedavisi sürüyor. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, 5 savcının görevlendirildiğini duyurdu. Ancak 14 Ekim’de yaşanan patlamadan bu yana tek bir gözaltı ya da sorumlular hakkında soruşturma başlatıldığına dair bir açıklama yapılmadı.   TTK’de görevde bulunan sorumlular hala iş başında ve patlama alanında inceleme yapmak isteyen heyetler de onlarla görüşmek zorunda kalıyor. Patlama sonrasında Amasra’ya gelen Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) ve Bağımsız Maden-İş Sendikası avukatları, alanda incelemelerde bulundu. Avukatlar, İŞKUR, SGK ve diğer kamu kurumlarında temaslarda bulunacak. ÇHD, soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Başsavcılığı ile görüşmek için girişimlerde bulunacak.   İki gündür Bartın’da olan ve Soma’da yaşanan katliamdaki gibi delillerin karartılmamasına yönelik dilekçeler hazırlayan ÇHD’li avukatlardan Gizem Özdem, değerlendirmelerde bulundu.   ‘TTK SORUMLULARI ŞÜPHELİ OLABİLİR’   Türkiye Barolar Birliği ve Bartın Barosu ile pek çok görüşme yaptıklarını belirten Özdem, “Bize söylendiği üzere soruşturmanın başladığını ve bununla alakalı savcıların görevlendirildiğini öğrendik. Biz de bu aşamada soruşturmanın hızlanması, karartılması mümkün delillerin karalatılmaması, özellikle TTK’de çalışanların ve sorumluların, şüpheli olabileceğini de gözeterek maden sahasına alınmaması gerektiğini düşünüyoruz. Buna yönelik savcıyı harekete geçirecek ya da soruşturmaya katkı sunabilecek dilekçelerimizi dosyanın içerisinde sunduk” dedi.   ‘ŞÜPHELİ OLABİLECEKLER SAHADAN UZAKLAŞTIRILMALI’   Özdem, daha önce Soma’da, Ermenek’te ve Sakarya Hendek havai fişek fabrikasında yaşanan patlamalarda şüphelilerin alanda bulunduklarını ve bilgisayar kayıtları ile defterleri kaçırmaya çalıştıklarını hatırlattı. Sorumluluğu olabilecek kişilerin maden sahasından uzaklaştırılmasının öneminin altını çizen Özdem, “Bu, soruşturmanın seyrinde sumen altı edilecek bir durumun olmaması için çok önemli. Biz bunun kader olmadığını ve önlenebilecek bir katliam olduğunu düşünüyoruz. Önlenebileceğine dair delillerin elimizde olması ve savcılık dosyasında yer alması sorumluların cezalandırılması için önemlidir” diye konuştu.   TALEP: BAĞIMSIZ BİLİRKİŞİ HEYETİ   Özdem, savcılığa, şüpheli olabilecek kişilerin sahadan uzaklaştırılmasının yanı sıra bağımsız bir bilirkişi heyetinin oluşturulması noktasında da talepte bulunduklarını söyledi. Özdem, maden sahasında yapılacak incelemenin bağımsız, alanında uzman, üniversitelerden ve meslek odalarından kişilerin de katılacağı bir heyet tarafından yapılması gerektiğini vurguladı.   ‘İŞÇİNİN CANI MALİYET KALEMİ OLARAK GÖRÜLDÜ’   Soma’da 2014 yılında yaşanan ve 301 işçinin yaşamını yitirmesine neden olan patlamaya ilişkin “Bu işin fıtratında bu var” diyen AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Amasra’da yaşanan katliam için de “kaderin bir planı vardır” sözlerine dikkat çeken Özdem, “Bunu kesinlikle kabul etmiyoruz. Burada devletin sermayeden yana tavır takınması ve işçinin canını bir maliyet kalemi olarak görmesi problemini yaşıyoruz. Bunlar önlenebilir katliamlardı. İhmaller var. Göz göre göre gelen katliamlarla baş etmek zorundayız” ifadelerini kullandı.