Bir sürgün projesi: Harabe Köykent! 2022-12-29 09:20:35   WAN - Göç politikasının bir parçası olarak hayata geçirilen "Köykent" projesi kapsamında 12 köy bir noktada toplatıldı. İnşa edilen dayanıksız konutlar, 24 yılda harabeye dönerken, ikinci bir göçe zorlanan yurttaşlar, "Hiç bir yere gitmiyoruz" söyleriyle tepki gösterdi.    Wan'ın Şax (Çatak) ilçesinde, dönemin başbakanı Bülent Ecevit'in “Köykent” projesi kapsamında 12 köy boşaltılarak 1998’de Ezdînan (Konalga) köyünde inşa edilen 380 konuta yerleştirildi. Köylüler, 24 yılda evlerin harabeye dönüşmesi ile tekrar göç etmek zorunda kaldı.   1990'lı yıllarda Kurdistan'da yaşanan çatışmaların dozu her geçen gün şiddetlenirken, bu çatışmalar sırasında askerlerce binlerce köy boşaltıldı, yıkıldı ve yakıldı.    EVİNİ TERKETMEYENLERİN EŞYALARI ZORLA TAŞINDI    Çatışmaların yoğun yaşandığı yerlerden biri de Şax ilçesinde bulunan Êzdînan bölgesi oldu. Bölgede bulunan Beregûnd, Koran, Bêzans, Nar, Bilîsavar, Martans, Xaçans, Nikus, Şîmcal, Mendaşk, Êzdînan ve Batkan mahalleleri, askerlerce boşaltılmak istenildi. Ancak tüm baskı ve engellemelere karşı evlerinden çıkmayan köylüler için dönemin başbakanı Bülent Ecevit  "Köykent" projesi başlattı. Êzdînan bölgesindeki 12 köy için 1998'de ortasında 380 konut inşa edildi. 2000'de tamamlanan konutlara yerleştirilmeye başlanan köylülerin bazıları, köylerinden çıkmaya direnince askerlerce evleri zorla kamyonlarla yeni yapılan konutlara taşındı.   HEYELAN BÖLGESİNE DEMİRSİZ EV YAPMIŞLAR!    Aradan geçen 24 yılda, yapılan 380 konutun duvarlarında çatlamalar, kaymalar ve çökmeler meydana geldi. Yapılan konutlarda kolon bulunmazken, evlerin inşasında demir kullanımı neredeyse yok denecek kadar az. Diğer yandan, harç yapımında kullanılan kum ise, köyde akan Şax Çay'ında toplanan kalitesiz kum olması nedeniyle yapılan sıvalar dökülüyor. Her geçen gün evlerin çöküşüne bir adım daha yaklaşılırken, 380 hane olarak inşa edilen köyde, hane sayısı geçen yıl 150'ye bu yıl ise 60'a kadar düştü. Son 7 yılda yaklaşık 320 aile köyden göç etmek zorunda kaldı. Her geçen gün köy sessizliğe bürünürken, köyde bulunan okul ve sağlık ocağı da yapı olarak sağlam olmasına rağmen hizmet vermiyor. Köydeki çocuklar, her sabah taşımalı olarak 30 kilometre uzaklıktaki Şax ilçesinde bulunan okullara gidiyor.    2014 yılına gelindiğinde Çevre Şehircilik ve AFAD Müdürlüğünce yapılan teknik ve fiziki çalışmalar sonucunda Êzdînan Mahallesi heyelan bölgesi ilan edildi.    İKİNCİ GÖÇE ZORLANIYORLAR    İkinci bir göçe zorlanan yurttaşlar, köyden çıkmayacaklarını belirtti. Daha önce Martans Mahallesi’nde yaşadığını fakat zorla Êzdînan Mahallesi’nde yapılan konutlara yerleştirildiklerini kaydeden Halil Cancı, "Savaş ve çatışmaları gerekçe göstererek bizi 24 yıl önce zorla buraya yerleştirdiler. Ben o dönem çobanlık yapıyordum. Ben evde yokken devlet gelip evimizi zorla kamyonlara yükleyip götürdü. Yapılan konutları kalitesiz malzemelerle yaptılar ya da malzemeden çaldılar. Evleri, köyün aşağısında akan çaydan kum taşıyıp yapmışlar. Evin kolonlarında demir kullanmamışlar. Bu nedenle evler bir süre sonra çatlamaya, yıkılmaya başladı” şeklinde anlattı. Cancı, “Konut yaptıkları yer 2014’te ‘Afet Bölgesi’ ilan edildi. Bizi buradan da çıkarmak istiyorlar. Bizler köyümüzden çıkmak istemiyoruz" diye konuştu.    Sîyanet Kamaç da, 24 yıl önce Bilîsavar köyünden zorla konutlara yerleştirilenlerden. “Bizler eski köyümüzde mutluyduk” diyen Kamaç, 15 hanelik köyünün nasıl boşaltıldığını anlattı. Kamaç, "Yaklaşık 15 hanelik bir köydük; geldiler ve bizleri köylerimizden çıkarıp buraya yerleştirdiler. Biz köyde 3 ev direndik, herkes gitti bizler kaldık. Direndik ancak askerler gelip elektriğimizi kestiler. Sonra Şubat ayının ortasında yine askerler geldi ve bir an önce köyü boşaltmamızı istediler. Bizler de mecburen göç etmek durumunda kaldık. Şimdi de bu köyden çıkmamızı istiyorlar” dedi.    'HİÇ BİR YERE GİTMİYORUZ'    Hala asıl köyleri olan Bilîsavar köyüne gidip geldiklerini ve köyleriyle ilişkilerini kesmediklerini dile getiren Kamaç, “Êzdînan’da da kalıyoruz ama asıl yerimiz eski köyümüz. Kış geldi mi buraya geliyoruz, yazın ise yaylaya çıkmak için eski köyümüze gidip yaşıyoruz. Orada bahçemizi ekiyor, hayvanlarımızı besliyoruz. Oradaki evlerimizin bir bölümünü onardık ve yetkili kurumlara elektriklerimizi vermeleri için dilekçe verdik ancak dilekçelerimiz kabul görmedi. Bize zulmediyorlar ama köylerimizden vazgeçmeyeceğiz. Hiç bir yere gitmiyoruz" diye belirtti.    MUHTAR VE AŞİRET REİSİ KÖYÜ SATMAK İSTİYOR    Köyün boşaltılmasında Ezdinan Aşiret Reisi Mehmet Salih Özbek ve Mahalle Muhtarı Yahya Özbek’in rolüne dikkat çeken Cami Tartan da,  "O yıllarda devlet ve ağalar zoruyla 12 köy boşaltıldı. Şimdi de aynı güçler tarafından boşaltılmaya çalışılıyor. ‘Afet Bölgesi’ ilan ettiler ve okul ile sağlık ocağını kapattılar. Çocuklarımız, Çatak’taki okula gidiyor. Bunlar yetmezmiş gibi Salih Özbek ve Mahalle Muhtarı Yahya Özbek yaylarımızı bizden habersiz satmış. Bizler köylerimizden ayrılmak istemiyoruz çok istiyorlarsa evlerimizi yeniden inşa etsinler. Topraklarımızı bırakıp gitmeyeceğiz” diye konuştu.    'TADİLAT YAPSINLAR'    Bahattin Çalışır da, köyde eğitim ve sağlık hizmetlerinin durduğunu vurgulayarak, "Yollarımızı bozuldu ancak hiçbir onarım yok. Sadece bu köyde değil diğer köylerimizde de böyle. Yaylarımızı da satmışlar. Bizleri tekrardan başka yere sürmeye çalışıyorlar ama gitmiyoruz, buradayız" dedi.   Servan Kılıç ise, "Düşük kalite ve malzemeden çalmaları nedeniyle evler bu halde. Bu köyü boşaltacaklarına, gelsinler yaptıkları yanlışı düzeltsinler, evleri tadilattan geçirsinler, tekrardan yapsınlar. Bizler buradan gitmiyoruz"  diyerek tepki gösterdi.     MA / Cengiz Özbasar