Hem depremzede hem gönüllü: Dayanışma bizi güçlendirecek 2023-02-11 15:37:16   HATAY - Kentin büyük bölümün yıkılmasına neden olan deprem sonrasında ailesinin yaşadığı evin de hasar görmesine rağmen diğer yurttaşların yardımına koşan Hasan Durkal, dayanışmanın kendilerini güçlendireceğini söyledi.   On ilde yaşanan ve büyük yıkıma neden olan depremin 6’ıncı günü olmasına rağmen kentlerdeki sorunlar halen devam ediyor. Özellikle barınma ve hijyen sorunu acil bir ihtiyaç olarak dururken, gıda ve kıyafet sorunu da devam ediyor. Kamu kurumları ve AFAD halen depremden etkilenen yurttaşlara yardım götürmezken, yurttaşların ihtiyaçları gönüllüler tarafından karşılanıyor. Depremzedelere gıda, kıyafet ya da kalacak yer gibi olanaklar sağlayan gönüllülerin bir kısmı ise yine depremzede.   Defne ilçesi Dursunlu Mahallesi’nde oturan Hasan Durkal, evinin de depremde zarar görmesi ve ailesinin açık alanda bazen araçta bazen de dışarıda kalmasına rağmen, diğer yurttaşların yardımına koştu. Defne Armutlu Mahallesinde oluşturulan dayanışma alanında çalışma yürüten Durkal, yemek yapımından, eşya taşıma ve köylere yardım götürmeye kadar her işe el atıyor. Durkal, “Burada akraba ya da değil ayrımı kalktı. Hep beraber ayakta kalmaya çalışıyoruz. Kendi ihtiyaçlarımız neyse başkasının ihtiyacından ayırmıyoruz. İnsan olarak kişiliğimiz ikiye bölündü. Enkazlardaki arama kurtarma çalışmalarında yer aldığımız zaman etkilenmemek mümkün değil. Bizde depremzedeyiz ve yakınlarımız enkaz altında. Bu yönüyle üzüntü, keder ve umutsuzluk ağır basıyor. Dayanışma çalışmalarına geldiğimiz zaman burada bir ruh halinde olmalıyız. Dayanışmanın bizi yaşatacağını hem hissetmek hem de hissettirmek zorundayız” dedi.   DAYANIŞMANIN GÜCÜ   Kamu gücünün yarattığı boşluğu dayanışmayla doldurduklarını belirten Durkal, hem gönüllü hem depremzede olmanın ağır bir duygu olduğunu dile getirdi. Deprem sonrası Defne Armutlu Mahallesinde bulunan kapalı Pazar alanına geldiklerini aktaran Durkal, “Buraya ilk geldiğimizde hiçbir şeyimiz yoktu. İl dışından gönüllü insanların gönderdiği malzemelerle burada küçük bir alan inşa ettik. Hatay halkı adına onlara çok teşekkür ediyoruz. 5 gündür gönüllü çalışmasına katılıp ihtiyaçlar çerçevesinde geniş bir koordinasyon kuruldu. Bende bunun bir üyesi olarak çalışmalara katıldım” diye belirtti.   ‘ALT YAPI SORUNU YILLARCA SÜRECEK’   İnsanların günlerdir ya arabasında, arabası olmayan sokakta ya da kendi yaptıkları derme çatma yerlerde kaldığını kaydeden Durkal, depremin ilk şokunu atlattıklarını ikinci şokun eşiğinde olduklarını aktardı. Hatay’da alt yapının çöktüğünü belirten Durkal, “Buraya aylarca elektrik verilemeyebilir. Suların ne zaman geleceği belli değil. Çünkü Hatsu çalışanlarının büyük kısmı da ciddi kayıplar yaşadı.  Buradaki insanlar kısa sürede bazı işlerin yoluna girip girmeyeceğini soruyorlar. En kötümser şekilde yorum yapacak olursam bu işler maalesef uzun sürecek. Yaptığım gözlemler çerçevesinde kısa sürede elektrik, su gibi hasar tespit çalışmaları aylara hatta yıllara yayılabilecek sorunlar doğurdu. Bu ikinci şokun ana eksenini oluşturuyor” ifadelerini kullandı.   GÖÇE ZORLAMA     Üçüncü şokun ise barınmayla ilgili oluşacağının altını çizen Durkal, insanlara kısa vadede çözüm bulunurken orta ve uzun vadede belirsizlik yaşandığını belirtti. Yıkılan evlerin 4 binin üzerinde olduğunu kaydeden Durkal, “Felaketin adı değişiyor ama karşılaşılan tablo hep uzun vadeye yayılan bir çözümsüzlük tablosu oluyor. Burada insanlar fiilen göçe zorlanıyor. Binlerce insan kenti terk etti. İnsanlara bir çözüm sunulmaması ‘buradan gidin’ demektir. İnsanlar cenazelerini ya da enkaz altında sağ kalan yakınlarını aramaya çalışırken kapalı kapılar ardından bir rant hesabı dönüyor. Burayı onaralım bahanesiyle bölgenin demografik yapısı değiştirilecek. Biz bunu daha önce deneyimledik. Ancak buna izin vermemeliyiz” diye aktardı.   ACİL SORUNLAR   Yurttaşların kısa vadede ki sıkıntılarının da acilen çözülmesi çağrısı yapan Durkal, “Burada gıda sürekli bir ihtiyaç. Ciddi bir çadır sıkıntımız var. Tablonun vahameti ortaya çıktıktan sonra maalesef ceset torbası ihtiyacı ortaya çıktı. En ciddi tehdit salgın tehlikesi. Çünkü halen seyyar tuvalet sıkıntısı ortaya çıktı. İnsanlar açık alanları kullanıyor. Bunların acilen çözülmesi gerekiyor” diye konuştu.     MA/Tolga Güney