
'Arama kurtarmanın popüler hale getirilmesi sorunun çözümünü gölgede bırakıyor' 

2023-03-04 09:20:43


	MEREŞ - Madencilerle birlikte Elbistan’da arama kurtarma çalışmalarına katılan eğitimli arama kurtarma gönüllüsü Serdar Bal, “Arama kurtarma meselesi çok popüler hale getiriliyor ve asıl sorunun çözümü gölgede kalıyor. Deprem öncesine dönük acil tedbirlerin alınması gerekiyor” dedi.

	&nbsp;

	Depremin ardından bölgeye ilk ulaşanlar arasında madenciler de vardı. Madencilerin ulaştıkları bölgede başlattıkları arama kurtarma çalışmaları sayesinde birçok insan enkazın altından sağ çıkarıldı. Her maden katliamında “kader” ve “fıtrat” denilerek ölüme terk edilen madenciler, enkaz altındaki insanların kurtarılması için büyük emek verdi. Bağımsız Maden-İş’e bağlı madenciler ile birlikte arama kurtarma çalışması yapan eğitimli birçok gönüllü de mevcut. Bunlardan biri de Serdar Bal. Bal, 1999 Gölcük depreminin ardından İstanbul İtfaiyesi, Los Angeles İtfaiyesi ve New York’tan gelen arama kurtarma ekiplerinin enkaz alanında yapılacak arama kurtarma çalışmalarına ilişkin eğitimlere katıldı.&nbsp;

	&nbsp;

	‘EKSKAVATÖRÜN NE OLDUĞUNU BİLMİYORLAR’&nbsp;

	&nbsp;

	Elbistan’a 38 kişilik madenci ve 8 kişilik eğitimli gönüllü ekip ile birlikte depremin ikinci günü ulaştıklarını söyleyen Bal, şunları aktardı: “Elbistan Afet Koordinasyon Merkezi’nin durumu fecaatti. Bir anne ile kızının canlı olduğu duyumu geldi ve görevlilerden birine ‘bize acil ekskavatör’ lazım dedik. Oradaki sorumlu görevli ekskavatörün ne olduğunu bilmiyordu. Koordinasyon berbattı. Sokak aralarında, bina kenarlarında iş makineleri atıl duruyordu. Enkazlardan ses geldiği söyleniyordu ancak madenci arkadaşların da ekipman durumu çok zayıftı. Poşetin içine bir kazak bir mont koyup gelen madenci arkadaşlarımız vardı. Tabi onlar bizzat bu işin içindeler. Hayatlarını yerin dibinde yaşıyorlar. En başta birbirlerini kurtarmak için eğitim alıyorlar. Dolayısıyla tüm olumsuzluklara rağmen can siper halinde çalıştı. Ekibimiz Elbistan’da 11 kişiyi çıkardı.”

	&nbsp;

	Toplamda 20 binaya girdiklerini ve bir kısmında yaşamını yitiren birçok insan çıkardıklarını söyleyen Bal, “Arama kurtarma meselesi çok popüler hale getiriliyor ve asıl sorunun çözümü gölgede kalıyor. Devlet ve belediyeler başta olmak üzere deprem anına ve öncesine dönük senaryolar oluşturulmalı. Biz büyük oranda fay hattı üzerine kurulu bir ülkeyiz. Deprem öncesine dönük risk yönetiminde riskin dışlanması, azaltılması, dışlanamayan ve azaltılamayan riskin de paylaşılması gerekiyor” ifadelerinde bulundu.&nbsp;

	&nbsp;

	‘MOLOZLARLA BİRLİKTE CENAZELER KALDIRILMIŞ OLABİLİR’

	&nbsp;

	Elbistan’da moloz kaldırma çalışmalarının çok erken başladığını söyleyen Bal, “Enkazlarda bir sürü insan molozla birlikte kaldırılmış olabilir. Biz Elbistan’da depremin 5’nci gününde Melisa diye bir genç kızı çıkardık. Vali de çıkardığımızda oradaydı. Ondan sonra bir iki gün daha durdular. Hatay’da, Malatya’da yine canlı insanlar çıktı. Birçok insan enkazın altında bekleyerek öldü. Molozlarla birlikte giden bir sürü cenaze oldu. Bu depremde ne kadar can kaybı varsa sorumlusu devlettir. Bunu günah keçisi arayarak, müteahhitleri tutuklayarak çözemez. Devlet rantiyeci davranamaz o yüzden birinci sorumlu devlettir” şeklinde konuştu.

	&nbsp;

	

	&nbsp;