Alevilerden çağrı: Yeşil Sol Parti’de birleşelim 2023-04-20 09:10:06 ANKARA - Asimilasyon politikalarına maruz kalan Aleviler, Yeşil Sol Parti çatısı altında birleşme çağrısında bulundu.   Cumhurbaşkanlığı ve 28’inci dönem seçimlerine 24 gün kalırken, partiler de seçim çalışmalarını son hızla sürdürüyor. Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından açıklanan verilere göre Ankara genelinde kurulacak 12 bin 251 sandıkta 4 milyon 280 bin 941 seçmen oy kullanacak. Partilerin hitap ettiği kitlelerin başında yine Aleviler gelirken, Aleviler 2023 seçimlerinde Emek ve Özgürlük ittifakı altında seçime giren Yeşil Sol Parti’den yana oy kullanacaklarını dile getirdi.   CEMEVİNE KUR’AN-I KERİM HEDİYE EDİLDİ   AKP-MHP iktidarı, 2018’den bu yana Alevilere yönelik birçok açılım yaparken, Alevilerin hiçbir açılım karşısında rızası alınmadı. Sünni İslam inancını Alevilere dayatan Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Alevi nüfusunun yoğun olduğu Dersim’e yaptığı ziyaret esnasında Hacı Bektaş Veli Kültürünü Yayma ve Yardımlaşma Derneği’ne Kur’an-ı Kerim hediye ederken, Tunceli Cemevi’ne yaptığı ziyarette de Erbaş’tan cemevine iki imam hatipli ve ilahiyatçı dede atanması istendi. Söz konusu durum ise yoğun tepkilere neden oldu. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın Tunceli İl Müftülüğü ’ne gönderdiği yazılarda “Newroz ve Hıdırellez Görevlendirmeleri” gerekçesiyle 12 kişiyi gri pasaportla Avrupa’ya göndermesine ilişkin belgeler de Aleviler tarafından tepkiyle karşılandı.   Dönemin Milli Eğitim Bakanı (MEB) İsmet Yılmaz, zorunlu din derslerine ilişkin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararına ilişkin “Alevi kardeşlerimiz din kültürü ve ahlak bilgisi dersinin kaldırılmasını istemiyorlar” diyerek Alevi kurumlarının taleplerini görmezden geldi ve AİHM kararı uygulanmadı. Söz konusu durum 2019 yılında da devam etti.   ALEVİ ADAYLAR KABUL EDİLMEDİ   Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul 3’üncü bölge 1’inci sıradan aday olan Alevi adaylar Turgut Öker ve Pir Zeynel Kete’nin adaylığı, Cumhurbaşkanı’na hakaret gerekçesiyle verilen hapis cezası nedeniyle kabul edilmedi. 31 Mart 2019 yerel seçimleri öncesinde ise 103 köy, 156 mahalle muhtarı olmak üzere 259 muhtar görevden alındı. İçişleri Bakanlığı açıklamalar doğrultusunda görevden alınan muhtarların çoğunun Kürt ve Alevi olduğu ortaya çıktı.   ALEVİLERE YÖNELİK ASİMİLASYON POLİTİKALARI   2018 yılından bu yana birçok asimilasyon politikası da devlet eliyle sürdürüldü. 2018’de İstanbul’da Alevi İmam Hatip Lisesi açılırken, İstanbul Sarıyer’de mahallede bulunan cemevi ve Alevi yurttaşların evlerine korsan hoparlörler takılarak yüksek sesle ezan dinletildi. Çorum’da Alevilerin cem yaptığı Koyunbaba Türbesi cami olarak kullanılmaya başlandı. Koyunbaba Türbesi’nin cami olarak kullanımı 2019 yılında da sürerken, 2019 başlarında Kars Sarıkamış’da Alevilerin yaşadığı Aşşağı Sallıpınar köyüne cami yaptırılmaya çalışıldı. Aleviler’in imece usulü ile yaptıkları Sultangazi Cemevi hakkında ise ‘imara aykırı’ olduğu gerekçesiyle 198 bin lira para cezası verildi. İstanbul ve Malatya’da bulunan alevi derneklerinin ise elektrikleri kesildi. İzmir başta olmak üzere birçok şehirde Kürt ve Alevi evlerine çarpı işareti konuldu. Söz konusu durum 2021 yılında da birçok kentte meydana geldi.   ALEVİ BEKTAŞİ KÜLTÜR VE CEMEVİ BAŞKANLIĞI   2022 yılında AKP-MHP iktidarı “Alevi açılımı”nı yeniden gündeme getirerek bir torba yasa çıkardı. Bu yasa ile birlikte Kültür ve Turizm Bakanlığı bünyesinede Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı kuruldu. Aleviler, söz konusu durumu birçok şehirde sokaklarda çıkarak protesto ederken, Ankara’da da Meclis önünde bir araya gelerek torba yasaya rıza göstermediklerini dile getirdi. Yanı sıra söz konusu torba yasaya karşı da Alevi Kurultayı gerçekleştirildi. Alevi akademisyenlere soruşturma açılırken, birçok alevi mahallesine hizmet götürülmemesi durumu 2022’de de sürdürüldü.   ALEVİLERE DEPREMDE DE HİZMET EDİLMEDİ   Alevilerin yoğun olarak yaşadığı Mereş Elbistan ve Pazarcix merkezli depremler sonucunda birçok insan yaşamını yitirdi. Can ve mal kaybına uğradı. Deprem boyunca birçok hak ihlali ortaya çıkarken, Aleviler yine nefret suçu ile karşı karşıya kaldı. Alevi köylerine yardım geç götürülürken, yardım talebinde bulunan Oğlakkaya Köyü Alevi muhtarına da “Siz oy vermediniz, bir de hizmet mi istiyorsunuz” denildi.   ‘BİR ALEVİLİK YARATILIYOR’   Alevilerin 2009 yılından başlayan açılımlarla oyalandığını söyleyen Demokratik Alevi Dernekleri (DAD) Eş Başkanı Mustafa Karabudak, 2018’de Cumhurbaşkanlığı sistemine geçilmesiyle tek adam iktidarının Alevilerin yaşam alanının daralttığına dikkat çekti. Karabudak, son olarak 2022’de Kültür Bakanlığı’na bağlı Alevi Masası’nın kurulmasının Alevilerin rızası alınmadan yapıldığına dikkat çekerek, şunları söyledi: “Aleviler, eşit yurttaşlık, inancın ve dinin özgürlüğünü talep ediyor ve bununla ilgili çalışmalar yaptı. Alevi Masası’na karşı Meclis önünde açıklama yaptık, İstanbul’da bir kurultay yapıldı. Siyasal iktidarın dayattığı hiçbir şeyi kabul etmiyoruz. Alevileri yanında tutmayan iktidar bu olayı faturalara kadar indirgedi. Maaşlı dedeler, personeller tuttu. Bizi de valilik, kaymakamlık aradı. DAD olarak ‘hiçbir talebinizi kabul etmiyoruz’ dedik. Alevilik rıza toplumudur. Kendi cemevlerini, kurumlarını insanlardan aldığı aidat ve bağışlarla finanse ediyoruz, ayakta duruyoruz. Hala insanları yanında tutarak, gri pasaporttan tutun da maaş, kadro, yer göstermeye kadar oynamaya devam ediyorlar. Tarihten bu yana asarak, keserek bitiremediği Alevileri yanında tutarak, kendine benzeterek bir Alevilik yaratmaktır.”   ALEVİLER VE 3’NCÜ YOL   Karabudak, 2023 seçimlerine giderken Cumhur ve Millet ittifakı olmak üzere iki bloğun olduğuna dikkat çekerek, söz konusu blokların ötekilere yönelik söz söylemediğini vurguladı. “Sadece biz diğerinden daha iyi yönetiriz mantığı var” diyen Karabudak, sözlerini şöyle sürdürdü: “Aleviler bunu yakından takip ediyor ve kendilerini içinde görmedikleri bir yerde olacaklarını zannetmiyorum. 2 bloğun yanı sıra ezilenlerin, ötekilerin ve mazlumların yer aldığı sol, sosyalist, yurtseverlerin yer aldığı 3’üncü bir blok var. Aleviler bundan doğru bir tercih yapacaklar, kendilerini ifade eden, taleplerini programına koyan bir parti bloğunun yanında yer alacaklardır.  Sohbetlerimizde de insanların bunu samimim bulduğunu görüyoruz. Diğerlerinin birbirinden farkı yok. Tüm açıklamalarına, seçim bildirgelerine bakıp yakından takip ediyoruz. Bir fark yok. Sadece seçim döneminde verilen sözler var o da altı doldurulmayan günlük, politik söylemlerdir.”   ‘EZİLEN KESİMLER 3’NCÜ BLOKTA OLACAK’   Karabudak, Alevilerin taleplerini eşit yurttaşlık, demokratik bir anayasa, inancın özgürlüğü, diyanetin reforme edilmesi, cemevlerinin statüye kavuşması ve anadilde eğitim olarak sıraladı. Alevilerin bunun takipçisi olacağını belirten Karabudak, “Aleviler, bunları vaat eden bir partinin yanında durur, onu iktidar yaparsa sorun kendiliğinden çözülmüş olur. Sadece Alevilerin de değil, kendini ifade edemeyen, ezilen kesimler 3’üncü blokta olacaktır. DAD olarak da daha önce yayınlanan 14 maddelik tutumda da kendimizi gördük. Deprem ve seçim gündemli bir süreç var. Seçimin ne olacağına dair bir belirsizlik, insanların korkuları, kaygıları var. Böyle sıkıntılı bir süreçte seçime gidiyoruz. Hızır hepimizin yardımcısı olsun” diye konuştu.   ‘İKTİDARA 14 MAYIS’TA DERS VERELİM’   Hüseyin Yıldız da, Alevilerin örgütlenmesi ve bir çatı altında toplanması gerektiğine dikkat çekerek, şunları kaydetti: “Bir tarafta CHP bir tarafta AKP bir tarafta İYİ parti faktörü var. Bizim tahammülümüz kalmadı. Birde HDP çatısı altında Yeşil Sol Parti var. Hepimiz Yeşil Sol Parti altında birikmeliyiz. Bizlere ‘Cemevi, cümbüş evi’ diyerek hakaret yağdıran bir iktidar var. Ona karşı örgütlenmeli, gerekirse ayın 14’ünde ona bir ders vermeliyiz. Bu Aleviler için kaçınılmaz bir zamandır.”   ‘YEŞİL SOL PARTİ ALTINDA BİRLEŞELİM’   Halkaların kendisini Yeşil Sol Parti’de kendini ifade edebildiğini söyleyen Yıldız, “Yeşil Sol Parti’de kadın özgürlüğü, halkların özgürlüğü var. Bu mücadelenin bir arada yürümesi gerek. Bu ceberut iktidara karşı Alevilerin, kadınların, Romanların, halkların birleşmesi gerekiyor.  Günü geçiyor. 14’ünde Alevi, Ermeni, Sünni demeden yurtseverler olarak hep birlikte ortak hareket edelim ve Yeşil Sop Parti altında birleşelim” çağrısında bulundu.   MA / Yüsra Batıhan