Özgürlük Yürüyüşçüleri Ümit Acar’ı andı 2024-02-10 17:57:35   ÊLIH - PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü için yürüyen “Büyük Özgürlük Yürüyüşü”nün Qers kolu, 2018’de tecride karşı bedenini ateşe veren Ümit Acar'ı mezarı başında andı. PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü ve Kürt sorununun demokratik çözümü için başlatılan “Büyük Özgürlük Yürüyüşü”nün Qers kolu Êlih’in Hezo (Kozluk) ilçesinde PKK Lideri Abdullah Öcalan'a yönelik tecridi protesto etmek için 27 Eylül 2018 yılında bedenini ateşe veren Ümit Acar'ı mezarı başında andı. Demokrasi mücadelesinde yaşamını yitirenlerin anısına saygı duruşu ile başlayan anmada konuşan MED TUHAD-FED Eşbaşkanı Kerem Canpolat, “Arkadaşımız bedenini ateşe verdiği dönem zorlu ve karanlık bir dönemdi. Sayın Öcalan’dan yine haber alınamıyordu ve baskılar fazlaydı. Bütün cezaevlerinde açlık grevleri vardı. Bu ortamda Ümit arkadaşımız bedenini ateşe vererek eylem gerçekleştirdi” dedi. ‘ARTIK ANNELER AĞLAMASIN’ Kürtlerin maruz kaldıkları baskılara karşı direniş içinde olduğunu belirten Canpolat, “Sayın Öcalan konuştuğu zaman huzur oldu kimse yaşamını yitirmedi. Bir kez daha Sayın Öcalan konuşsun ve huzur geri gelsin diye yürüyoruz. Gittiğimiz her yerde bunu anlatıyoruz. Özel savaşı, kirli savaşı teşhir ediyoruz. Özgürlük ve demokrasi gelsin diye yaşamını yitiren bütün arkadaşlarımızın mücadelesine sahip çıkıyoruz. Yürüyüşümüz Sayın Öcalan’ın fiziki özgülüğüne kavuşması için ve bu talebimiz gerçekleşene kadar yürüyüşümüz devam edecek. Artık anneler ağlamasın. Artık kimse yaşamını yitirmesin. Bu topraklara huzur gelecekse Sayın Öcalan özgür olmalı” diye belirtti. ‘HER GÜNÜMÜZ KARANLIK’ Yapılan anmaya Ümit Acar’ın Avrupa’da bulunan babası Hayrettin Acar, telefon ile katılarak “Önderliğimiz özgür olana kadar her yerde ayakta olmamız gerek. Önderliğimiz özgür olmadan her gün bizim için karanlıktır. Herkes bir birine el vermeli. Dostlarımızı arttırmamız gerek. Bütün dostlarımıza çağrımızdır, bugün tarih yazma günü gelin el ele verelim tarihi yazalım” dedi. Anma “Şehid namirin” sloganları eşliğinde mezara bırakılan çiçekler ile son buldu.