Mandela'nın avukatı Govender: Öcalan insanlar için bir umut ışığı 

2024-03-04 09:11:00


	 

	AMED - Avukatı olduğu Nelson Mandela ile Abdullah Öcalan’ın insanlar için umut ışığı olduğunu söyleyen Tecride Karşı Uluslararası Hukukçular Delegasyonu’ndan Kisten Govender, "Güney Afrika'da Kürtlerin problemleriyle ilgili daha fazla farkındalık yaratmalıyız" dedi. 

	 

	İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi'nde tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan'dan, 36 aydır hiçbir şekilde haber alınamıyor. Mutlak iletişimsizlik haliyle Abdullah Öcalan’ın aile ve avukat görüşleri, “sistematik” hale getirilen disiplin adı altında verilen cezalarla engelleniyor. İmralı’da mutlak iletişimsizlik haliyle sürdürülen tecride karşı dünya çapında avukatların bir araya geldiği Tecride Karşı Uluslararası Hukukçular Delegasyonu, Türkiye ve Kurdistan’da ziyaret ve temaslarda bulundu. Delegasyonda ye alan Güney Afrika eski Devlet Başkanı Nelson Mandela’nın avukatı Güney Afrikalı avukat Kisten Govender, İmralı tecridine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Abdullah Öcalan ile Mandela arasındaki benzerliğe dikkat çeken Av. Govender, Kürtler için daha çok ses çıkarılması gerektiğini söyledi.

	 

	KAÇIRILAN TARİHİ FIRSAT 

	 

	Uluslararası komplo sürecinde Abdullah Öcalan'ın Mandela'nın davetiyle Güney Afrika yolunda olduğu sırada Kenya'da İsrail istihbarat servisi MOSSAD ve Türkiye istihbaratı tarafından kaçırılmasını anımsatan Govender, bunun çok üzücü bir durum olduğunu söyledi. Govender, “Eğer Abdullah Öcalan ile Mandela görüşmesi gerçekleşseydi, Güney Afrika Kürt sorununda çok daha etkin bir aktör olabilirdi. Güney Afrika'nın kendi deneyimiyle bir arada yaşayabilme, bu suçlara karşı durabilme, Apartheid'e karşı koyduğu deneyimle birlikte buraya katkı sunarak, yeni bir şeyler ekleyebilirdi. Bu kaçırılmış tarihi bir fırsattır" dedi. 

	 

	MANDELA VE ÖCALAN BENZERLİĞİ 

	 

	27 yıl boyunca Rebbon Adası’nda tutuklu kalan Mandela ile İmralı Adası’nda 25 yıldır tutulan Abdullah Öcalan arasında sembolik benzerlik olduğuna dikkat çeken Govender, “Onların bir şekilde varlığını devam ettirmeleri, insanlar için bir umut ışığı ve insanlar bu fikre bağlanmaya devam ediyor" diye konuştu.

	 

	ABDULLAH ÖCALAN’LA TANIŞSAYDI… 

	 

	Nelson Mandela'nn ünlü sözü olan "Eğer Filistin özgür değilse, Güney Afrika ve dünya asla özgür değildir" sözlerini anımsatan Govender, "Mandela'nın kendisi Abdullah Öcalan ile tanışmış olsaydı, mutlaka 'Kurdistan özgür olmadığı sürece, dünya asla özgür olmayacak, Güney Afrika'da asla özgür olamayacaktır' diyecekti” ifadelerini kullandı. 

	 

	Halklar arasında da benzerlik olduğunu ifade eden Av. Govender, “Güney Afrika'da şu an yapmamız gereken, Kürtlerin problemleriyle ilgili daha fazla farkındalık yaratmak ve daha çok ses çıkarmaktır" şeklinde konuştu. 

	 

	İMRALI’DA HABER ALINAMAMA HALİ 

	 

	Abdullah Öcalan’dan haber alınamama haline benzer şekilde Mandela için de tanıklık ettiğini belirten Govender, “Mandela çoğunluğu mazlumlardan oluşan bir halkın lideriydi. Bu zamana kadar yaklaşık 2 milyon olan beyaz azınlık nüfusu ve yaklaşık 30 milyon siyah nüfus yönetimi ele geçirebilirdi, ama bunu yapmadı. Orduları, silahları ve tabancaları, buna benzer şeyleri vardı ama güç halktı. Mandela vatan hainliği için idam cezası ile yargılanmakla karşı karşıya kaldığında, hakim o ve onun 8 kişilik yoldaşlarının idam cezasına çarptırılamayacağını biliyordu. Bu, sorunlara neden olmuş olabilirdi. Dolayısıyla bir azınlığın çoğunluk gücüyle uğraşma baskısı, hükümeti her zaman dikkatli olmaya ve en kötü güç olmasına rağmen yasa çıkardıkları ve insanları haklar olmadan ikinci sınıf vatandaş ilan ettikleri diğer ülkelerle karşılaştırıldığında, bazı tavizler vermeye zorluyordu." 

	 

	'MANDELA'NIN AYRICALIKLARI VARDI'

	 

	Abdullah Öcalan'ın durumunun bu nedenle farklı olduğunu söyleyen Govender, Robben Adası'nda tutulan Mandela'nın bazı ayrıcalıklara sahip olduğunu belirtti. Govender, "Eşini ayda bir görmesi, sanırım ayda bir mektup yazması ve avukatlarını görebiliyor olması ayrıcalıktı. Yani bunlar temel insan hakları ve bunu elinden alamazlardı. Bu nedenle daha fazla hak için mücadele ettiler. Ama onlar birçok yoldaşla ve cezaevindeki tutuklularla örgütlüydüler. Yani Robben Adası'ndaki hapishanede bir dayanışma vardı” diyerek, İmralı Adası’ndaki uygulamaların Robben Adası’nı aştığına dikkat çekti. 

	 

	MA / Müjdat Can