'Mutlak Koruma Alanı'na maden ruhsatı

2025-03-06 17:47:39


	 

	DENİZLİ - 'Mutlak Koruma Alanı' bölgesinde verilen maden ruhsatına tepki gösteren ekolojistler, maden ruhsatı verilen alanın Denizli'nin su kaynaklarının üzerinde olduğunu, maden ruhsatının iptal edilmesi gerektiğini vurguladı. 

	 

	Büyük Menderes İnisiyatifi, Denizli'nin Tavas ve Babadağ bölgelerinde yapılmak istenen maden aramasına ilişkin Orman Bölge Müdürlüğü önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. "Sermaye elini Sergele ormanlarından çek" pankartı açılan açıklamada, "Ormanlar, dereler sermaye değildir", "

	Doğayı hor gören geleceği zor görür" ve "Sermaye elini doğadan çek" sloganları atıldı. 

	 

	İnisiyatif adına konuşan Avukatı Yağmur Yalçın, maden sahası bölgesinde bulunan ormanlarda geçtiğimiz ekim ayı sonunda 6 gün süren bir orman yangını olduğunu anımsattı. Şirketinin maden arama ruhsatının 20 Mart’ta sonlanacağını belirten Yağmur Yalçın, "Bin 211 hektar alanda izni olan bu şirketin yangından etkilenen alanların tam ortasında kazı alanı yer almaktadır. Bu arama ruhsatı verildiği tarihte Denizli Büyükşehir Belediyesi ve Merkezefendi Belediyesi ve Orman bölge müdürlüğü ÇED raporuna olumsuz görüşlerini belirtmişlerdir. Bu olumsuz görüşlere rağmen maden arama şirketi arama iznini alabilmiştir. Ne gariptir ki bu kazı alanı da içine alan çok büyük sınırlarla çevrilmiş ve büyük kısmı orman arazisi olan alanda İl Koruma Kurulunun 'Mutlak Koruma Alanı' kararı vardır. Kararın ana sebebi Denizli ilinin su kaynaklarının oluşma sahası olarak, bu alanın belirtilmiş olmasıdır" dedi. 

	 

	'DENİZLİ'NİN CAN DAMARLARI'

	 

	Bu karara rağmen şirketin ruhsat aldığını, şimdide ruhsat sahasını genişlettiğini belirten Yağmur Yalçın, Türkiye'de hukuka uymayan, doğanın haklarını hiçe sayan, insan sağlığını önemsemeyen ruhsatlar alınabildiğine dikkati çekti. Yakarak, yıkarak, acele kamulaştırma alarak çevre kıyımı yapıldığını söyleyen Yağmur Yalçın, "Doğa tahrip edilmekte, ağaçların katledilmesine seyirci kalınmaktadır. İlimizin nefes almasını sağlayan, ciğerlerimiz olan bu ormanlar, yeraltı sularımızın kaynak alanı olması ,doğal klima olarak iklimlenmenin sağlanması, faunaya verdiği doğal katkıları nedeniyle can damarımızdır. Bir avuç sermayenin yüzbinlerce insanın yaşam kaynağına zarar vermesine sessiz kalamayız. Her türden usulsüz, hukuksuz insanı ve doğayı hiçe sayan izin, ruhsatlandırma vb. nin karşısında daha güçlü durmaya devam edeceğiz. Bu konuyla alakalı gelişmeleri sonuna kadar takip edeceğiz" diye konuştu.